NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
86 - (1589) حدثنا
محمد بن حاتم
بن ميمون.
حدثنا سفيان
بن عيينة عن
عمرو، عن أبي
المنهال. قال:
باع
شريك لي ورقا
بنسيئة الى
الموسم، أو
الى الحج.
فجاء إلي
فأخبرني.
فقلت: هذا أمر
لا يصلح. قال:
قد بعته في
السوق. فلم
ينكر ذلك علي أحد.
فأتيت البراء
بن عازب
فسألته. فقال:
قدم النبي صلى
الله عليه
وسلم المدينة
ونحن نبيع هذا
البيع. فقال
(ما كان يدا
بيد، فلا بأس
به. وما كان
نسيئة فهو
ربا). وائت زيد
بن أرقم فإنه
أعظم تجارة
مني. فأتيته.
فسألته. فقال
مثل ذلك.
{86}
Bize Muhammed b. Hatim
b. Meymûn rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân b. Uyeyne, Amır'dan, o da Ebu'l-Minhâl'den
naklen rivayet etti. (Demişki):
Benim bir ortağım bir
gümüşü mevsime (yahut hacca) kadar veresiye sattı. Müteakiben bana gelerek
haber verdi. Ben: Bu caiz olmayan bir iştir; dedim. O: Ama ben bunu pazarda
sattım da bana kimse caiz olmayacağını söylemedi; dedi. Ben hemen Berâ' b.
Âzib'e giderek (meseleyi) sordum. Şu cevabı verdi :
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) Medine'ye geldiğinde biz bu ahşverişi yapıyorduk. Bunun üzerine
şöyle buyurdular:
«Hangi mal peşin olarak
satılıyorsa onda bir beis yoktur; fakat veresiye satılan ribâdır.» (Berâ') :
— Sen bir de Zeyd b.
Erkam'a git, zîra o benden daha büyük tacirdir; (Dedi.) Ona giderek sordum. O
da bunun gibi söyledi.
87 - (1589) حدثنا
عبيدالله بن
معاذ العنبري.
حدثنا أبي. حدثنا
شعبة عن حبيب؛
أنه سمع أبا
المنهال يقول:
سألت
البراء بن
عازب على
الصرف؟ فقال:
سل زيد بن
أرقم فهو
أعلم. فسألت
زيدا فقال: سل
البراء فإنه
أعلم. ثم قال:
نهى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم عن بيع
الورق بالذهب
دينا.
[ش
(دينا) أي
مؤجلا].
{87}
Bize Ubeydullah b. Muâz
El-Anberî rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize
Şu'be, Habîb'den naklen rivayet etti ki Habîb, Ebu'l-Minhâl'i şöyle derken
işitmiş:
— Berâ' b. Âzib'e sarf'ı sordum. Zeyd b.
Erkam'a sor; o benden daha iyi bilir, dedi. Bunun üzerine Zeyd'e sordum. O da: Berâ'a
sor; o benden daha iyi bilir, dedi. Sonra ikisi birden:
— Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gümüşü
altın mukabilinde veresiye satmayı yasak etli; dediler.
İzah:
Bu hadîsi Buhâri
«Buyu'» ve «Hicret» bahislerinde; Nesaî Buyû'»da muhtelif râvilerden tahrîc
etmişlerdir.
Hadîs-i şerif ashâb-ı
kiramın tevazu', insaf ve hakşinaslıklarına delildir.