SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

EMARET BAHSİ

<< 1916 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

166 - (1916) حدثنا حامد بن عمر البكراوي. حدثنا عبدالواحد (يعني ابن زياد). حدثنا عاصم عن حفصة بنت سيرين. قالت:

 قال لي أنس بن مالك: بم مات يحيى بن أبي عمرة؟ قالت قلت: بالطاعون. قالت فقال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (الطاعون شهادة لكل مسلم).

 

{166}

Bize Hamid b. Ömer El-Bekrâvî rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülvahid (Yani îbni Ziyâd) rivayet etti. (Dediki): Bize Âsim, Hafsa binti Sîrîn'den rivayet etti. Şöyle demiş:

 

Bana Enes b. Malik:

 

  Yahya b. Ebî Amra neden öldü diye sordu.

 

  Taun'dan dedim. Bunun üzerine: Resûlullah (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem):

 

«Taun her müslüman için şehitliktir.» buyurdu dedi.

 

 

(1916) - وحدثناه الوليد بن شجاع. حدثنا علي بن مسهر عن عاصم، في هذا الإسناد، بمثله.

 

{…}

Bize bu hadisi Velid b. Şüca'dah rivayet etti. (Dediki): Bize Ali b. Müshir, Asim'dan bu isnâdda bu hadisin mislini rivayet etti.

 

 

izah:

Bu hadislerin Ebû Hureyre rivayetini Buhari «Ezan» ve «Namaz» bahislerinde; Tirmizî «Kitabül birr» de tahric etmişlerdir. Tirmizi onun hakkında: «Bu hadis Hasen Sahihtir» demiştir. Enes rivayetini Buhârî «Cihâd» ve «Tib» bahislerinde tahrîc etmiştir.

 

«Allah ona teşekkür etti.» cümlesinden murad: Onun yaptığından razı oldu fiilini kabul etti ve kendisine senada bulundu demektir.

 

Şüheda: Şehidin cem'idir. Şehid faîl veznin de olduğu için hâzır bulunup gören manasına ismi fail olduğu gibi, görülen manasına ismi mef'ûl de olabilir. Burada her iki takdir caizdir. Şehidin ölümünde melekler hazır bulunduğu için o meşhûd yani görülmüş demekir. Bazıları şehidin cennet için kendisine şahidîik edilmiş manasına geldiğini söylemişlerdir. Bir takımları şehid Allah katında diri ve hazır olduğu için kendisine bu isim verildiğini, daha başkaları Allah'ın ikramını gördüğü için şehid denildîğini söylemişlerdir. Şehidler hakkında birçok hadisler vardır. Bunların bazısında şehidlerin beş nevi olduğu bazıların da yedi diğerlerin de sekiz hatta dokuz ve on bir olduğu bildirilmektedir. Bu muhtelif sayılara bakarak rivayetler arasında tenakuz olduğu iddia edilemez. Çünkü bu sayıların muhtelif oluşu Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) efendimize gelen vahye göredir. Burada harb şehidlerinden başkâ veba'dan, ishalden ölenlerle boğularak ve üzerine bina yıkılarak ölenlerin de şehid oldukları bildiriliyor. Başka rivayetlerde yanarak ölenlerle zatürreden ölenlerin hamile olarak ölenlerin malı uğrunda ödürülenlerin de şehîd gittikleri bildirilmiştir. Ulemanın beyânına göre; bu suretle ölenlerin şehîd sayılması çektikleri büyük elem ve acılara mukabil bir lütfu ihsandır. Harb meydanında ölenlerden başk şehit hükmünde olanlar yıkanırlar ve cenaze namazları kılınır. Harbde ölenlerse yıkanmazlar. Hasılı şehitler üç kısma ayrılır.

 

1- Dünya ve ahiret şehitleri: Bunlar harbde öldürülenlerdir.

 

2- Dünya ahkâmı hakkında değilde yalnız ahiret hususunda şehid sayılanlar.

 

3- Yalnız dünya ahkâmı hususunda şehid sayılanlar: Bunlar ganimet aşıranlar ve harbden kaçarken öldürülenlerdir, ki insanlara göre şehid sayılırlar. Çünkü yaptıklarının iç yüzünü bilen yoktur. Bunu yalnız Allah bilir. Ve kendilerine ahirette şehid sevabı vermez.