NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
90 - (2216) حدثنا
عبدالملك بن
شعيب بن الليث
بن سعد. حدثني
أبي عن جدي.
حدثني عقيل بن
خالد عن ابن
شهاب، عن
عروة، عن
عائشة، زوج
النبي صلى
الله عليه وسلم؛ أنها
كانت، إذا مات
الميت من
أهلها،
فاجتمع لذلك
النساء، ثم
تفرقن إلا
أهلها
وخاصتها -
أمرت ببرمة من
تلبينة فطبخت.
ثم صنع ثريد.
فصبت
التلبينة
عليها. ثم قالت:
كلن منها.
فإني سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول
"التلبينة
مجمة لفؤاد
المريض. تذهب
بعض الحزن".
{90}
Bize Abdü'l-Melik b,
Şuayb b. Leys b. Sa'd rivayet etti. (Dediki): Bana babam dedemden rivayet etti.
(Demişki): Bana ükayl b. Hâlid, İbni Şihâb'dan, o da Urve'den, o da Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Âişe'den naklen rivayet etti ki:
Yakınlarından biri ölür
de cenazesine kadınlar toplanır, sonra dağılırlar. Ve yalnız ölenin ailesi ile
yakınları kalırsa bir çömlek bulamaç emreder de pişirilirmiş. Sonra tirit
yapılır; bulamaç onun üzerine dökülürmüş. Bundan sonra Âişe (kadınlara) şöyle
dermiş :
— Bundan yeyin! Çünkü
ben Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i:
«Bulamaç hastanın
kalbini rahatlandırır. Bâzı üzüntüleri giderir.» buyururken işittim.
İzah:
Bu hadîsi Buhârî
«Et'ime» ve «Tıb» bahislerinde; Tirmizî «Kitâbü't-Tıb»'da; Nesâî «Velîme» ve
«Tıb» bahislerinde muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir.
Telbîne, undan veya
kepekten yapılan bulamaçtır. İçerisine çok defa bal da konurmuş. Rengi beyaz
olduğu için buna sütleme mânâsına gelen Telbîne adı verilmiştir.
Hadîs-i şerif üzüntülü
kimselere bulamaç yedirmenin müstehab olduğuna delildir.