NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
79 - (2328) حدثناه
أبو كريب.
حدثنا أبو
أسامة عن
هشام، عن
أبيه، عن
عائشة. قالت:
ما
ضرب رسول الله
صلى الله عليه
وسلم شيئا قط بيده.
ولا امرأة.
ولا خادما.
إلا أن يجاهد
في سبيل الله.
وما نيل منه
شيء قط.
فينتقم من
صاحبه. إلا أن
ينتهك شيء من
محارم الله.
فينتقم لله عز
وجل.
[ش
(نيل منه) أي
أصيب بأذى من
قول أو فعل.
(إلا أن ينتهك)
استثناء
منقطع. معناه
لكن إذا
انتهكت حرمة
الله انتصر
لله تعالى
وانتقم ممن
ارتكب ذلك.
وانتهاك
حرمته تعالى
هو ارتكاب ما
حرمه].
{79}
Bize bu hadîsi Ebû
Kureyb rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Usâme Hişam'dan, o da babasından, o da
Âişe'den naklen rivayet etti. Âişe şöyle demiş:
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) eliyle hiç bir şeye vurmadı. Ne bir kadına, ne de bir
hizmetçiye! Ancak Allah yolunda kendisiyle mücahede edilirse o başka! Ona hiç
bir şey isabet etmemiştir ki, sahibinden intikam alsın. Meğer ki, Allah'ın
haramlarından bir şeyi çiğnemiş olsun! Bu takdirde Allah (Azze ve Celle) için
intikam alırdı.
79-م - (2328) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وابن
نمير. قالا:
حدثنا عبدة
ووكيع. ح
وحدثنا أبو
كريب. حدثنا
أبو معاوية.
كلهم عن هشام.
بهذا الإسناد.
يزيد بعضهم
على بعض.
{m-79}
Bize Ebû Bekr b. Ebî
Şeybe ile İbnü Numeyr de rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Abde ile Veki'
rivayet etti. H.
Bize Ebû Kureyb dahi
rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Muaviye rivayet etti. Bu râvılerin hepsi
Hişam'dan bu isnadla rivayette bulunmuşlardır. Bâzısının rivayeti ötekilerden
ziyade olmuştur.
İzah:
Bu hadîsi Buhârî
«Kitâbu'l-Menâkıb»'de; Ebû Dâvud «Kitâbu'l-Edeb»'de tahric etmişlerdir.
Hadîs-i şerif bütün
rivâyetleriyle Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in şahsı namına kimseden
intikam almadığını göstermektedir. Gerçi Ukbe b. Ebî Muayt ve Abdullah b. Hatal
gibi bazı müşriklerin öldürülmesini emir buyurmuştur. Fakat bunlar yalnız Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e eziyetle kalmaz Allah'ın haram kıldığı şeyleri
de çiğneyip geçerlerdi. Öldürülmeleri bundandır. Çünkü Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) Allah'ın hürmetini ayaklar altına alanlar hakkında son derece titiz
davranır cezalarını verirdi. Bâzılarına göre Nebi (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in şahsı nâmına intikam almaması küfre vardırmayan sebeplerle eziyet
olunduğu zamana mahsustur. Nitekim bağırıp çağırmak suretiyle kendisine ezada
bulunan Bedeviyi ve elbisesinden şiddetle çekerek omuzunda iz bırakan bir
başkasını affetmesi bu kabildendir- Dâvûdî intikam almamayı mala mahsus görmüş,
ırzı hakkında eza verenlerden hakkını aldığını söylemiştir.