DEVAM:
2. Saçları Düzeltmek
وَحَدَّثَنِي
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنْ زَيْدِ بْنِ
أَسْلَمَ،
أَنَّ
عَطَاءَ بْنَ
يَسَارٍ أَخْبَرَهُ
قَالَ : كَانَ
رَسُولُ
اللَّهِ r فِي
الْمَسْجِدِ،
فَدَخَلَ
رَجُلٌ
ثَائِرَ
الرَّأْسِ
وَاللِّحْيَةِ،
فَأَشَارَ إِلَيْهِ
رَسُولُ
اللَّهِ r
بِيَدِهِ
أَنِ
اخْرُجْ،
كَأَنَّهُ
يَعْنِي
إِصْلاَحَ
شَعَرِ
رَأْسِهِ
وَلِحْيَتِهِ.
فَفَعَلَ
الرَّجُلُ,
ثُمَّ
رَجَعَ،
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ r : « أَلَيْسَ
هَذَا
خَيْراً مِنْ
أَنْ
يَأْتِيَ
أَحَدُكُمْ
ثَائِرَ
الرَّأْسِ،
كَأَنَّهُ
شَيْطَانٌ »(
Ata b. Yesar
şunları anlattı: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem mescidde idi. îçeri
saçı sakalı dağınık bir adam girdi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem eliyle
ona:
«Çık» diye işaret
etti. Sanki saçını ve sakalını düzeltmesini kast ediyordu. Adam da saçını
sakalını düzelttikten sonra gelince, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
(onu göstererek):
«—Herhangi
birinizin şeytan gibi saçı başı dağınık bir halde gelmesinden böyle gelmesi
daha iyi değil mi?» buyurdu.
Ebu Ömer der
ki: Mürselliğinde Malik'ten ihtilaf yoktur. Cabir ve başkalarından manaca
mevsul olarak gelmiştir.