|
|
HİCRETİN
7.YILI
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hayber'den ayrıldıktan sonra Muhayyisa bin
Mes'ud'u Fedek halkına gönderip onları İslam dinine çağırdı. O günlerde
Pedeklilerin başkanı Yahudi Yuşa bin Nun idi. Pedekliler Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile arazinin yarısı üzerine antlaşma yaptılar. Resulullah da
onlardan bunu kabul etti. Fedek'in yarısı sadece Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'e ait bulunuyordu. Çünkü Müslümanlar Fedek'e ne atlarıyla ne de
binekleriyle binip gitmişlerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Fedek'ten gelen gelirleri yolculara harcardı. Fedek'liler Ömer bin Hattab
halife olup Hicaz' daki Yahudileri oradan çıkartıncaya kadar yerlerinde
kaldılar. Hz. Ömer onları oradan çıkartmak isteyince, Ebu'l-Heysem bin
et-Teyyihan, Sehl bin Ebi Hayseme ve Zeyd bin Sabit'i gönderip Fedek'in
arazisinin yarısının kıymetini adil bir şekilde belirlediler. O da bu kıymeti
Yahudilere ödeyip onları Şam'a sürdü. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali hep Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
hayatında ne yaptıysa vefatından sonra da aynı uygulamayı devam ettirdiler.
Muaviye
halifeliğe geçince orayı Mervan bin el-Hakem'e ikta etti. Mervan burayı iki
oğlu Abdülmelik ile Abdülaziz'e hibe etti. Daha sonra Ömer bin Abdulaziz ile
Abdülmelik bin Mervan'ın iki oğlu Velid ve Süleyman'ın eline geçti. Velid
halifeliğe geçince kendisine ait olan payı Ömer bin Abdülaziz'e hibe etti. Daha
sonra Süleyman da halife oldu, o da kendisine ait olan payı aynı şekilde Ömer
bin Abdülaziz'e hibe elti. Ömer bin Abdülaziz halife olunca, insanlara bir
hutbe irad edip onlara Fedek'in durumunu anlattıktan sonra Fedek'i Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, Ebu Bekir'in, Ömer'in, Osman'ın ve Ali'nin
dönemindeki statüsüne irca ettiğini açıkladı. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kızı olan Hz. Fatıma'nın çocukları burayı
ellerine geçirdilerse de daha sonra onların da elinden alındı.
Hicret'in
210. yılında (24 Nisan 825 - 13 Nisan 826) ise Me'mun burayı tekrar onlara
verdi.
Bu
yılın (Hicret'in 7. yılı) Muharrem ayında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kızı Zeyneb'i eski kocası Ebu'I-As bin er-Rebi'e geri verip onunla
evlendirdi. Yine bu yıl içinde Hatıb, Mukavkıs'ın yanından Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in oğlu İbrahim'in annesi olan Mariye ile onun
kız kardeşi Şirin'i, katırı Düldül'ü, eşeği Ya'fur'u ve bazı elbiseleri
beraberinde getirerek geldi. Mariye ve kız kardeşi Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in huzuruna varmadan Müslüman oldular. Mariye'yi Resulullah
kendisi aldı, Şirin'i de Hassan bin Sabit'e hibe etti. Şirin, Hassan'ın oğlu
Abdurrahman'ın annesidir. Buna göre, Abdurrahman ile İbrahim teyze çocukları
olmaktadır.
Yine
aynı yılda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine minber
yaptırmıştır. Bu minberin hicretin sekizinci (1 Mayıs 629 - 19 Nisan 630)
yılında yapıldığı da söylenmiştir. Sağlam görüş ve rivayet de budur.
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu yıl Ömer bin el-Hattab'ı otuz kişi ile
birlikte Hevazin taraflarına göndermiş, fakat Hevazinliler kaçtıkları için
herhangi bir çarpışma olmadan geri dönmüşlerdi.
Ensar'dan
Nu'man bin Beşir'in babası olan Beşir bin Sa'ad Seriyyesi de bu yılolmuştur.
Beşir bin Sa'ad, Fedek'te Mürreoğulları üzerine Şaban (4 Aralık 628 - 1 Ocak
629) ayında 30 kişiyle birlikte yürümüştü. Beraberindekiler arasında çokça
yaralanan olmuş, sonra da Medine'ye geri dönmüştü.
Galib
bin Abdullah el-Leysi, Mürreoğulları üzerine yine aynı yılda bir seriyye ile
birlikte gitmiştir. Burada kendilerinin bir antlaşmalısı olan Cüheyneli Mirdas
bin Nehik, Üsame bin Zeyd ve Ensar'dan bir kişi tarafından öldürülmüştür. Üsame
anlatıyor: "Biz, onun üstüne atıldığımızda adam; şahadet ederim ki
Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur, dediği halde biz onu öldürünceye kadar
bırakmadık. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına varıp ona durumu
anlattığımızda şunları söyledi: ''La ilahe ilallah'a karşı sen ne
yapacaksın?''"
Yine
aynı yıl Galib bin Abdullah'ın Seriyyesi olmuştur. Galib yüz otuz atlı ile
birlikte Abd bin Sa'lebeoğulları üzerine yürümüş, onlara baskın yapmış ve
davarlarını alıp Medine'ye getirmişti.
Beşir
bin Sa'ad, el-Yumn ve el-Ceni'ıb bölgelerine bu yılın Şevval (1 Şubat - 1 Mart
629) ayında bir seriyye ile birlikte gitmiştir.
Bu
seriyyenin nedeni şudur: Eşca'lı Cübeyl bin Nüveyre, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Hayber'e kılavuzluğunu yapmıştı. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in huzuruna gelerek Gatafanlılardan bir grubun el-Cenab
denilen bir yerde olduklarını, Uyeyne bin Hısn'ın onlara yardım ettiğini ve
Medine'ye yürümek üzere onlara emir verdiğini bildirdi. Bunun üzerine Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beşir'i göndermiş, O da onların davarlarını
toplamış ve Uyeynelilerin bir kölesini öldürmüşler, sonra da Uyeynelilerle
karşılaşmışlardı, Müslümanlar onları ve Uyeyne'yi yenik düşürmüşlerdi. Haris
bin Avf, Uyeyne'yi gördüğünde Uyeyne yenik düşmüş bulunuyordu. O'na şunları
söyledi: "Artık senin için geçmişleri tekrarlamama zamanı gelmiştir."
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA