DEVELERİN KUSURLARI VE
AYIPLARI
Bize Rebi', Şafii'den
şöyle rivayet etti: Eğer develerin tümü uyuz, deli (ya da bir tür sıtma),
hasta, bir gözü kör ise veya herhangi bir kusurları var ise mal sahibi
bunlardan birini verir ve bunların dışında sağlam birini vermekle yükümlü
tutulamaz.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bütün develer kusurlu iseler zekatı alan, farzın miktarında
indirime gidemez, değeri artıramaz, ya da almamazlık edemez yahut yoksullara
göre almaya kalkamaz. Sadece gerekli yaştaki deve mevcut değilse ya da mevcut
olmakla beraber ayıplı ise ve develerin içinde de bunlardan başka sağlıklı deve
varsa artırıma veya indirime gidebilir.
- Zekatı alan, alınması
vacip olan yaştaki kusurlu / ayıplı deveden başkasını alabilir. Mal sahibi bu
sağlıklı deveyi daha kötü durumdaki bir deveyle değiştiremez.
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Şayet develer ayıplı ve sayıları da koyun verilmesini
gerektirecek kadar olur da zekat olarak verilmesi gereken koyunlar da
içlerindeki bir deveden daha değerli olursa, mal sahibine şöyle denir:
"Koyunu verirsen kabul ederiz. Koyunu vermezsen tercih senindir, onun
yerine gönüllü olarak bir deve de verebilirsin, koyunu da verebilirsin."
Eğer tercih yapmaya yanaşmazsa bir koyun vermeye zorlanır. Zorlandığı halde
koyun vermez de deve vermeyi isterse kabul edilir.
- Develerin bir kısmı
diğerlerinden farklı iseler ve mal sahibi en eksik olanını veya en değersiz
olanını veya en iyi olanını verirse kabul edilir. Bu tür develer, verilmesi
farz olan, zekatları kendi sınıflarından olması gereken develer gibi
değildirler.
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Develerdeki eksiklik (nakısa) ister eski olsun, ister
develerin sayılmasından sonra olsun bu develerin zekatı, nakıs olanlarından
veya koyun olarak kabul edilir. Sonra, zekatı alan kişi aldıktan sonra devede
bir nakısa meydana gelirse veya telef olursa yahut mal sahibinin develerinde
eksilme olur ya da ölürlerse tarafların bunun için birbirlerine telafi
maksadıyla başvurmaları doğru olmaz.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer zekat tahsildarı develeri sayar ve sahiplerinden zekat
almadan develerin tamamı veya aşırı olmamak kaydıyla bir kısmı telef olursa,
şayet kalanlar zekat miktarında ise zekatını alır, değilse bir şeyalamaz.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bir kimsenin develeri varsa ve zekat tahsildarı bunları
sayarken mal sahibi "Benim kayıp develerim var." derse, bunlardan
kayıp ve hazır zekatı alınır. Sonra beldenin zekat tahsildarı kayıp devesini
ondan zekat olarak alır. Ondan kayıp zekatını alan kimsenin kayıp zekatı
miktarını diğerlerinden ayırarak geri vermesi gerekir. Tıpkı zekatını taksim etmiş
gibi. Fakat sürü sahibi isterse hakkından vazgeçebilir.
Sonraki için tıkla:
ZEKAT OLARAK
VERMEK İÇİN UYGUN YAŞTAKİ DEVENİN BULUNMAMASI