ŞAFİİ el-UMM

ZEKAT

 

ALTIN'IN ZEKATI

 

Bize er-Rebi' haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Yirmi miskale ulaşıncaya kadar zekat olmadığı hususunda görüş ayrılığı olduğunu bilmiyorum. Altın yirmi (20) miskale ulaştığı takdirde ona (altına) zekat düşer.

 

Şafii (Allah'ın rahmeti ona olsun) dedi ki: Zekatın tartı ile alınacağı görüşüne gelince; altın ister kaliteli, ister adi, ister dinar (sikke), ister kap, ister külçe olsun, gümüş gibidir. (Altın olan) dinarlar da 20 miskalden bir habbe yahut bir habbeden daha az miktarda eksik olurlarsa; karşılığında tartılanın caiz oluşu (sahte olmamamsı) gibi caiz olsa yahut tartana göre bir fazlalığı bulunsa bile ondan zekat alınmaz, çünkü zekat tartı ile alınır. Altına karıştırılan da altının peşin ya da hazır oluşu hakkında görüş de tıpkı gümüş hakkındaki gibidir, hiçbir hususta ondan farklı değildir.

 

Şafii (Allah'ın rahmeti ona olsun) dedi ki: Bir kimsenin bir kırat dışında 20 miskal altını bulunsa yahut bir kırat müstesna beş okkiye gümüşü olsa, onların hiçbirisinde zekat yoktur. Altın, gümüş ile birlikte toplanmaz, gümüş de altın ile toplanmaz. Aynı şekilde zekat alınan herhangi bir sınıf da diğer sınıf ile bir araya getirilmez.

 

Dedi ki: Kuru hurma ve kuru üzümün, her ikisi de dallarında tahmin edilen, öşürleri alınan, her ikisi de tatlı, meyve ve yaratılışları itibari ile birbirlerine yakınlıkları, altının gümüş e olan yakınlığından fazladır, buna rağmen bir araya toplanmayacaklarına göre herhangi bir kimsenin renkleri, değerleri bakımından birbirlerine benzerlikleri bulunmayan birisindeki üstünlük diğerine göre daha fazla bulunan altının gümüş ile birlikte toplanacağını bir kimsenin hata yoluyla söylemesi nasıl söz konusu olabilir ve bunların bir araya toplanmaları nasıl caiz olabilir? İkisini bir araya getirip toplayan kimse Rasulullah (s.a.v.)'ın şu buyruğundaki sünnetine muhalefet etmiş olur: "Beş okkiye gümüşten daha aşağısında sadaka / zekat yoktur." İşte bu kişi, beş okkiyeden daha az gümüşten zekat almış olacaktır.

Dese ki:

- Ben ona başkasını da ekledim, ona şöyle denilir:

- O zaman ona 30 koyun ya da 30 inekten daha aşağısını da ekle. Dese ki:

- Ben, zekat düşen mallardan olsa dahi onları katmam, çünkü onun türünden değildir. İşte altın da böyle olup gümüş türünden değildir. Bir adamın altın zekatını vermekle yükümlü olması ise havlin / senenin başında ve sonunda 20 dinarı olmadıkça söz konusu olmaz. Eğer senenin bitiminden bir gün önce 20 dinardan eksik olup sonra 20 dinara tamamlanırsa, tamamlandığı günden itibaren bir sene gelinceye kadar ona zekat düşmez.

 

Dedi ki: Bir kimse altın ticareti yapsa ve fazladan altın eline geçse, fazladan gelen altını ondan önceki altına eklemez. Ondan önceki altın kendi havlini / senesini tamamlamak üzere hesap edilir, fazlalık! elde edilen kar için fazlalığı elde ettiği günden itibaren yeni bir yıl başlatır. Tıpkı altının karı dışında başkasını ele geçirmesi halinde olduğu gibi. Bu gümüşte de aynen böyledir, hiçbir farkı yoktur.

 

Sonraki için tıkla:

 

ZİNET EŞYASININ ZEKATI