İMAMIN İKİNCİ GRUBU
BEKLEMESİ
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: İmam seferi iken akşam namazını kıldımsa ilk gruba ilk iki rekatı
kıldınr, sonra kıyama kalkarsa, arkasındaki grup da namazı ferdi olarak
tamamlarsalar bu güzel olur. Şayet imam teşehhütte bekler ve arkasındaki grup
kalkıp namazıanna ferdi olarak devam ederlerse, sonra imam kalkıp geri kalan
rekatı daha sonra gelen ikinci grupla birlikte kılarsa -inşaallah- namazı
geçerli olur. Ama bu iki durumdan bana en sevimli geleni, ikinci grubun ayakta
beklemesidir. Çünkü Resulullah (s.a.v)'in ikinci grubu kıyamda beklediği
rivayet edilmiştir.
İkinci grup rekata
yetişsin diye imamın kıyamda kıraati uzun tutarak beklemesini yeğlediğimi
söyledim, çünkü Resulullah (s.a.v)'in korku namazını iki rekat olarak kıldığı
rivayet edilmiştir. Akşam namazını korku namazı şeklinde kıldığına dair bir
haber ulaşmamıştır bize. Ayrıca hazarda da, Hendek savaşı dışında korku
namazını kılacak bir durum da söz konusu olmamıştır. Hendek savaşı da korku
namazına ilişkin ayetlerin inmesinden önce vuku bulmuştur. Dolayısıyla
Resulullah (s.a.v)'in kıyamı, secdelerin bitmesinden sonra kıyam edilecek yeri
gösterir. Ayrıca teşehhütle olmasını gerektiren bir oturması da söz konusu
değildi.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: İmam ilk grupla korku namazı olarak akşam namazının ilk iki
rekatını kıldıktan sonra ikinci grup gelip son rekatı da onlarla kılınca, artık
ilk grup onun imamlığından ayrılmış olur ve imamın teşehhüde oturması ile
birlikte namazlarına kendi başlarına devam ederler. Dolayısıyla imamın oturması
gibi onlar da otururlarsa bu caiz olur. Şayet ilk grup kıyamdayken onun
imamlığından ayrılırlarsa onun da kıyama kalkması gerekir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer imam hazarda veya seferde dört rekatlı bir namazı korku
namazı olarak kılarsa arkasında saf tutan ilk grup namazlarını kendi başlarına
tamamlayıncaya kadar ikinci rekatın sonunda oturması bu esnada kendi başına
teşehhüdde Allah'ın zikriyle beklemesi gerekir. Sonra ikinci grubun gelmesiyle
birlikte kalkar ve namazını tamamlar.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: İmam akşam namazını korku namazı olarak kıldınyorsa ve ilk
gruba bir rekat kıldıktan / kıldırdıktan sonra kıyamda bekler, bu ilk grup da
kendi başlarına namazlarını tamamlarsalar, sonra gelen ikinci gruba iki rekat
kıldımsa -inşaallah- namazı geçerli olur. Ama ben böyle yapmasını mekruh
görürüm. Çünkü imam iki gruba namaz kıldınyorsa ve bir grubun imamın arkasında
kılacağı rekat sayısı öbüründen fazla olacaksa bu takdirde ilk grubun imamın
arkasında kılacağı rekat sayısının fazla olması daha evladır.
Şayet imam korku halinde
iki rekatlık bir namaz kılıyorsa, ilk gruba bir rekat kıldırsa, Sonra oturduğu
yerde beklese ve arkasındaki grup kendi başlarına namazlarını tamamlasalar,
Sonra imam kalksa ve arkasında saf tutan ikinci gruba son rekatı kıldırsa, eğer
yanlışlıkla oturmuşsa onun da arkasındakilerin de namazı tamdır ve bunun için
sehiv secdesi getirmesi gerekir. Eğer oturması bir hastalıktan (illerten)
kaynaklanıyorsa, arkasında saf tutanların namazları geçerlidir ve imamın da
sehiv secdesi getirmesi gerekmez. Ama oturması bir illerten veya yanlışlıktan
kaynaklanmıyorsa ve oturma da kısa sürmüş se namazı bozulmuş sayılmaz. Ama
otursa (oturması da uzun sürse), bana göre namazını yenilemesi gerekir. İmam
oturuyorken ikinci grup gelse ve imam kalksa ve onlarla kaim olarak namazı
tamamlasa, -bu gruptan imamın bir illet veya yanlışlık olmaksızın ilk rekattan
Sonra uzun süre oturduğunu bilenlerin- bana göre namazlarını yeniden kılmaları
gerekir. Çünkü bu kimseler onun arkasında namaza durduklarını biliyorlar ve bu
imamın da bu şekilde namazdan çıkmış olduğunu, ayrıca namaza yeniden başlamak
anlamına gelen iftİtah tekbirini de yeniden getirmediğini de biliyorlar. Tıpkı
bir kimsenin tekbirsiz namaza başladığını veya namazını bozacak bir şey
yaptığını bildiği bir kimsenin arkasında saf tutan birinin namazını kaza etmesi
gerektiği gibi. Ama imamın arkasında saf tutan gruptan imamın ne yaptığını
bilmeyen kimselerin namazı tamdır. Tıpkı abdesti olmayan veya namazı fasit olan
birinin arkasında bilmeden saftutan bir kimsenin namazının tam sayılması gibi
...
Ebu Muhammed şöyle
demiştir: Bu hususta farklı bir görüş daha var: İmam namazını bilerek bozmuşsa,
ister bilsinler ister bilmesinler, onun arkasında saf tutanların namazları da
geçersizdir. Çünkü bizim bu kimselerin imamın arkasında namaz kılmalarını caiz
görmemiz, imamın bilerek namazı ifsat etmemesi şartına bağlıdır. Nitekim Ömer
(r.a.), namazını kaza etmiştir, ama arkasında namaz kılanlar kaza
etmemişlerdir. Çünkü Ömer'in kaza etmesi sehivden kaynaklanıyordu.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer biri dese ki: Bir kimse pekala imamın bu davranışının
imamın namazını ifsat ettiğini bilmeyebilir! Cevap olarak denir ki: Öyle ama
aynı şekilde imamın iftitah tekbirini terk etmesinin ve namazda konuşmasının da
namazını bozduğunu bilmeyebilir. Buna rağmen bir kimse, arkasında namaz kıldığı
imamın bunlardan birini yapması durumunda mazur sayılmaz.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Böyle bir durum karşısında ilk grubun namazı fasit olmaz;
çünkü namazını bozacak bu davranışları yapmadan önce onun imametinden
çıkmışlardı. Eğer imam oturmasından sonra ayakta iftitah niyetiyle tekbir
getirmişse ilk grubun namazı tamamdır. Çünkü imam namazını ifsat etmeden önce
onun imamlığını bırakmışlardır. İkinci gruba gelince, onlar geçerli olan namaza
iftitah tekbiri getirmeden namaza başlamadıkları için, dolayısıyla imamın
kıldığı bu rekat hem kendisi hem de arkasında kılanlar için geçerlidir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: İmam korku namazını hazarda kıldınrken, cemaati de dört
gruba ayırsa, sonra ilk gruba bir rekatı kıldırdıktan sonra ayakta beklese, ilk
gruptakiler de kendi başlarına namazlarını sürdürseler, ardından ikinci grup
gelse ve onlarla bir rekat kıldıktan sonra oturarak beklese, onlar da
namazlarını ferdi olarak sürdürseler, sonra üçüncü grupla bir rekat kılsa ve
ayakta beklese, onlar da kendi başlarına namazlarını tamamlasalar ve en son
olarak dördüncü grup gelse ve onlara bir rekat kıldırdıktan sonra otursa ve
onlar da namazlarını sürdürseler, bu hususta iki görüş vardır: Birinci görüş:
İmam kötü / hoş olmayan bir uygulama gerçekleştirmiş olur, ama hem kendisinin
hem de arkasında namaz kılanların namazı yeniden kılmaları gerekmez.
İkinci görüş: İmamın
namazı fasit olur, arkasında namaz kılan ilk grubun namazı ise tamamdır; çünkü
onlar imam namazını ifsat etmeden önce onun imamlığından ayrılmışlardır. İkinci
grubun namazı da geçerlidir, çünkü onlar da imamın namazı fasit olmadan önce
imamlığından ayrılmışlardı. Bir imam korku namazında bir kere bekleme, sonra
bir kere daha bekleme hakkına sahiptir. Son iki gruptan (üçüncü ve dördüncü
rekatta imama uyanlardan) imamın yaptığının yanlış olduğunu bilenlerin
namazları fasittir ve bunu bildikten sonra namazlarını tamamlamak
durumundadırlar. Bilmeyenlerin ise namazları fasit olmaz. İmam korku namazında
iki kereden fazla bekleyemez. Sonuncu bekleyişi oturarak olmalı ve sonrasında
da selam vermelidir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: İmam ilk gruba üç rekat, ikinci gruba da bir rekat
kıldınrsa, bana göre bu mekruhtur, ama imamın da, arkasında namaz kılanların da
namazı bozulmaz. Çünkü ilk grup imamla birlikte iki rekat kılıp ardından onun
imamlığından ayrılabiliyorsa, üç rekat kıldıktan sonra aynısalar fazladan bir
rekat kılarak ayrılmış olurlar. Bir grup farz namazın bir rekatında imama
uyarsa, tek bir bekleme gerçekleştirdi diye imamın namazı fasit olmaz. İkinci
grubun da namazı geçerlidir. Ancak hem imamın hem de ikinci grubun sehiv
secdesine gitmesi gerekir. Çünkü beklemeyi yerinde yapmamıştır.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin), akşam namazında ilk gruba bir rekat, ikinci gruba da iki rekat kıldıran
imam ile ilgili olarak şöyle dedi: Resulullah (s.a.v) akşam namazında ilk gruba
bir rekat kıldırmış, sonra ayakta beklemiş, bu ilk grup da ferdi olarak
namazlarını tamamlamışlar. Sonra ikinci gruba bir rekat kıldırmış ve teşehhüde
oturmuş, ikinci grubu beklemesi birinci grubu beklemesinden daha uzun olmuştu.
Sonraki için tıkla:
KORKU NAMAZINDA
KlRAATİ KISA TUTMAK