Kibre Sebep Olmasından Dolayı Biri İçin Ayağa Kalkmayı
Kerih Görenler |
8537- Ebu Abdillah el-Hafız
der ki: Hemedan'da zamanının muhaddisi Ebu Muhammed Abdurrahman b. Hamdan b.
el-Merzuban el-Hazzaz'ın meclisinde bulundum. Yanımıza çıktığında biz oturmuş
onu bekliyorduk. Bize doğru geldiğini gördüğümüzde hepimiz ayağa kalktık. Ancak
bize çıkıştı ve şöyle dedi: "İbrahim b. el-Hüseyn b. Dizil'in Affan b.
Müslim'den, onun da Hammad b. Seleme'den, onun da Humeyd'den bildirdiğine göre
Enes şöyle demiştir: "Ashabın Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
daha çok sevdiği biri yoktu. Ama yine de onu gördüklerinde ayağa kalkmazlardı,
zira Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bundan hoşlanınadığını
bilirlerdi. ''
Tahric: İsnadı hasendir.
Tirmizi 5/90 (2754).
8538- Ebu Umame der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bastonuna dayanmış bir şekilde
yanımıza çıktı. Onu görünce ayağa kalktığımda: "Birbirlerini yüceltmek
için Acemlerin birbirlerine kalktıkları gibi sizler de kalkmayın'"
buyurdu. Bize dua etmesini istediğimizde: "Allahım! Bizi bağışla' Bize
merhamet et! Amellerimizi kabul buyur' Bizi cennete sok! Bizi cehennem
ateşinden kurtar ve tüm işlerimizi ıslah et" şeklinde dua etti. Daha fazla
dua etmesini istediğimizde: "Her şeyi bu duada bir arada zikretUm"
buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Davud 5/398 (5230) ve İbn Mace 2/1261 (3836).
Muaviye'den naklen bize
bildirildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "insanların
kendisi için ayağa kalkıp dikilmelerinden hoşlanan kişi, cehennemdeki yerine
hazırlansın!" buyurmuştur.
Ebu Süleyman el-Hattabi
bunu açıklarken şöyle demiştir: "Bundan kasıt kişinin kibir ve gurur
içinde başkalarının kendisi için kalkmalarını söylemesidir. Metindeki
dikilmeden kasıt da, önünde ayakta durulmasıdır. Sa'd'ın hadisinde de kişinin
faziletli liderin veya adil yöneticinin önünde durması veya öğrencinin
öğretmeninin önünde durmasının müstehab olduğuna, mekruh olmadığına işaret
vardır."- Bkz: Muhtasarü's-Sünen (8/93-94).
Kişinin önünde böylesi
bir durma da Ensar'ın Sa'd için veya Talha'nın da Ka'b b. Malik için kalkması gibi
karşı taraf için saygı ve sevgiyi ifade eder. Ancak kişinin aksi durumda
kızacak veya yakınacak veya sitem edecek şekilde başkalarından kendisi için
kalkmalarını istememesi gerekir.
8539- İmam Ebu Bekr
Ahmed b. İshak der ki: Bir bayram gününde namazgahta Ebu Osman el-Hiri ile
karşılaştım. Ebu Osman da bizden biriyle karşılaştığı zaman insanların gözünde
değerimizi ve saygınlığımızı arttırmak için onların önünde fıkhi meseleler
sorardı. Bayram namazının kılındığı namazgahta bana da insanların önünde bazı
konuları sordu. Bitirdiği zaman da ona: "Hocam! İçimde bir şey var ve ne
zamandır onu sana sormak istiyordum. Böylesi toplantılarda insanlara sohbet
etmem istendiği zaman bir meclise girince bazen oturanların bazıları kalkıyor,
bazıları da kalkmıyor. Kalkmayıp oturanları görünce de öyle bir kızıyorum ki
elimden gelse onlara eziyet etmeyi bile düşünüyorum" dedim. Sözümü
bitirince Ebu Osman sustu, yüzünün rengi değişti ve bana herhangi bir karşılık
vermedi. Yüzünün renginin attığını gördüğümde de sustum. Ardından namazgaha
gittim.
A ynı gün ikindi
namazından sonra meclisimde oturdum ve insanların girmesine izin verdim. Akşam
vakti yanıma komşum olan ve Ebu Osman'ın meclislerini kaçırmayan bir adam
girdi. Ona: "Nereden geliyorsun?" diye sorduğumda: "Ebu Osman'ın
meclisinden" dedi. Ona: "Ne anlatıyordu?" diye sorduğumda:
"Baştan sona kadar çok iyi biri olduğunu düşündüğü bir adamdan bahsetti.
Ancak bu adam ona bir sırrını anlatmış, hoşuna gitmediği bir şeyolduğu için de
o adam hakkındaki düşüncesini değiştirmiş" dedi. Böyle deyince Ebu
Osman'ın benden bahsettiğini anladım. Adama: "Konuşmasını nasıl
bitirdi?" diye sorduğumda: "Ebu Osman: ''Bana içinden geçen öyle bir
şeyanlattı ki bu şeyde imanın kokusunu alamadım. Şayet bu anlattığı şeyden
dolayı tövbe etmezse de dalalet üzerinedir demektir'' dedi" karşılığını
verdi. Bunun üzerine ağlamaya başladım ve bu durumumdan dolayı Allah'a tövbe
ettim.
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın:
Karşılaşma Anında
Musafaha, Sarılma ve Saygıya Yönelik Benzeri Şeyler