İLAHİ KOMEDYA :
MAHİR: Bu konu 14. yüzyıldan beri öncelikle hristiyan alemi olmak
üzere büyük insan gurupları tarafından tartışılan ve tahrif edilmiş incilin
felsefi cennet cehennem ve araf yorumu olduğu söylenen ve daha çok bu kitapla
tanınan Dante'nin batı kilisesince kabul edilmiş eseri ilahi komedya ya
dairdir, elbetteki safsata olmakla birlikte dönemin hristiyanlığa bakışı
açısından bilinmesi faydalı olabilecek bir konudur.
İÇERİK MÜSLÜMAN'I İLGİLENDİRMEZ. SADECE ÇEVREYİ TANIMAK AMAÇLIDIR:
Michelino'nun freskinde Dante, cehennemin girişinde Araf Dağının
yedi eteğinde ve Floransa şehrinde, üstte cennet küresi, elinde İlahi
Komedya'yı tutuyor.Komedya'da Dante, ölüm sonrası sırasıyla Cehennem, Araf ve
Cennette geçen seyahati, hikâyenin kahramanı da olan kendisinin ağzından
anlatır. Orta Çağda "Komedya", "tragedya'nın" aksine sonu
iyi biten hikâye anlamına gelirdi. Burda eserin adındaki "komedya"
kelimesi, öyküsünün güldürü unsurları taşıdığı anlamına gelmez.
Orta Çağ ile Rönesans arasındaki geçiş döneminde yazılmış
ortaçağın döneminin bu şiiri, hayalgücü ve alegorik tasavvuru, ölüm sonrası
hayatı anlattığı öyküsü ile Hristiyan batı kiliseleri tarafından benimsendi.
Eserin orijinal adı "Komedya" olmakla birlikte daha sonra 1360
yılında Giovanni Boccaccio tarafından başına "İlahi" kelimesi
eklenerek Hristiyanlaştırılmıştır.
Toskana lehçesi ile yazılan eser, bu lehçenin modern İtalyan dili
olarak gelişmesine yardım etmiştir.
Konu başlıkları
1 Arkaplanı ve yapısı
1.1 Arkaplanı
1.2 Yapısı
1.3 Dili
1.4 Kâinatı tanımlaması
2 İçeriği
3 I. Bölüm: Inferno (Cehennem)
3.1 Giriş
3.2 Cehenneme iniş
3.3 Limbo
4 Kral Minos
5 Segui il tuo corso, e lascia dir le genti
Arkaplanı ve yapısı
İlk basılı eser, 11 Nisan 1472 Arkaplanı Dante, İlahi Komedya'yı
İtalya'nın Orta Çağ ile Rönesans arasındaki geçiş döneminde yazdı. Komedya'da
bu durum açıkça yansıtılır: Hem ortaçağ hem de klasik temalar kuvvetle ifade
edilir. Dante'nin çalışması Hristiyanlıkla ilgilidir ve yaşam sonrası kurgusal
seyahatleri içerir.
Dönemin Kuzey İtalya'sının Guelfo ve Ghibellinolar arasındaki
siyasi mücadele ortamında Dante, Kutsal Roma İmparatoru karşısında Papalığı
destekleyen Guelfler arasında yer alır. Floransalı Guelfler 1300 yıllarında iki
hizbe bölünmüşlerdi: Papa VIII. Boniface tarafından yürütülen laik idareye
muhalif ve Floransa'nın bağımsızlığını savunan Beyaz Guelfler ve Floransa'da
Papanın egemen olmasını savunan Siyah Guelfler. Dante 1302 yılında, Siyahlar
ile ittifak halinde olan Papa VIII Boniface'nin buyruğu ile Charles of
Valois'nın kumandasındaki askeri birliklerin şehre girmesi ile Şehremini Lord
Cante de' Gabrielli di Gubbio tarafından sürgün edilen Beyaz Guelfler arasında
yer alıyordu. Papa eğer sürgünden dönerse Dante'nin kazığa bağlanıp
yakılacağını söyledi. Dante'nin geri kalan hayatı boyunca süren bu sürgün,
Komedya'nın birçok bölümünde Dante'nin sürgününün kehanetlerinden, Dante'nin
siyasi görüşlerine ve bazı düşmanlarının sonsuza kadar lanetlenmesi şeklinde
tesirini gösterir.
Dante muhtemelen Komedya'sını sürgünde olduğu ve hiç geri
dönemediği 1308 yılları ile öldüğü 1321 yılı arasında yazmıştı. Cehennem ve
Arafta, Dante sırasıyla günah ve tövbekarlık içinde başından geçenleri anlatır.
Yapısı İlahi Komedya,
Cehennem (İtalyanca: inferno), Araf (İtalyanca: Purgatorio) ve Cennet
(İtalyanca: Paradiso) isimlerindeki herbiri 33 kıtadan (İtalyanca:
Cantica-Kanto) müteşekkil 14,233 satırdan meydana gelir. Başlangıç kıtası şiire
giriş bölümü olarak hizmet eder ve genellikle ilk bölüm içinde sayılmaz,
böylece 33 kıtalık 3 bölüm ve bir ilave giriş kantosuyla toplam 100 kantodan
oluşur. Eserde 3, 7, 22, 33 sayıları dikkat çeker, mesela şiirin bölümleri bu
sayıların katları halinde kuruludur.
Şiir Terza Rima nazımına göre yazılmıştır, mısra sonlarında
kafiyeler aba, bcb, cdc, ded,... şeklinde gider. Şiirin bu uyak yapısına uygun
olarak Türkçe'ye aktarılmasının güçlüğü dolayısıyla uzun yıllar Türkçe çevirisi
yayınlanamamıştır.
Eserdeki terza rima örgülü uyağının örneği:
“ Nel mezzo del cammin di nostra vita (a)
mi ritrovai per una selva oscura (b)
ché la diritta via era smarrita. (a)
Ahi quanto a dir qual era è cosa dura (b)
esta selva selvaggia e aspra e forte (c)
che nel pensier rinova la paura! (b)
”
İlahi Komedya'nın bu biçimi rastlantı eseri ortaya çıkmamıştır,
diğer ortaçağ çalışmaları gibi semboller ve sayılarla kuruludur. İlahi
Komedya'daki her üçparagrafın son kelimesi "yıldızlar"'dır.
Mısraların terza rima uyağıyla örülü olması ve 3 parça olması Hristiyanlıktaki
teslise, Kantoların 33 kıtadan oluşması İsa Peygamber'in öldüğü zamanki yaşına
işaret eder. Giriş kantosuyla birlikte elde edilen 100 sayısı ise kutsal ve
mükemmel sayı olarak bilinirdi.
Luigi Valli gibi kimi araştırmacılara göre Fede Santa ya da Fedeli
D’Amore (Aşk Sadıkları) adlı ezoterik örgütün bir üyesi olan ve “Tapınak
Şövalyesi” ünvanını almış olan Dante'nin “İlahi Komedya” adlı yapıtı baştan
aşağı ezoterik bilgilerin sembolizm içinde verildiği bir yapıttır. Dante
ezoterik bilginin yoğun olarak kullanıldığı, içerdiği sembolizmi tam anlamıyla
çözülememiş yapıtının cehennem adlı bölümünde bunu kendisi şöyle dile
getirmektedir: “Sağlıklı bir akla sahipseniz, şu tuhaf dizelerin arasında saklı
öğretiyi kavrayınız.” Dante’nin yapıtındaki “cehenneme iniş” aslında
inisiyasyonlarda yaşanan bir deneyimdir. İnisiyasyonlardaki ilk aşamanın
sonunda yaşanan bir deneyimi ifade eder. Kimi inisiyasyonlarda bir tabutta
geçirilen, tüm inisiyasyonlarda mevcut bu deneyimi yaşayan inisiye adayı,
nefsani öğelerden ya da karmik tortulardan arınarak “ikinci doğuş” diye
adlandırılan saf bilinç halini elde eder. Dante’nin göklerin kat kat olduğunu
belirtmesi de pek çok tradisyonda rastlanan bir sembolizmdir. Kimilerine göre
Dünyanın kozmik tabakalaşmasını, dünyanın esîrî maddelerinin gitgide süptillik
göstermek üzere derecelenmesini simgelemektedir. Dantenin bu yapıtında
kullandığı sayısal sembolizm incelendiğinde en çok kullandığı sayılar, profesör
Rodolfo Benini’nin de saptadığı gibi 3,7 ve 22’dir. Yani Dante “İlahi Komedya”
adlı yapıtını 3,7 ve özellikle 22 sayısını esas alan bir sistem üzerine
kurmuştur. 22 sayısı Kabala’da, tarotta, ezoterizmde önem verilen bir üstad
sayıdır. Bu yapıtta geçen, anlamı çözülememiş “Can Grande della Scala” sözüyle
de kimilerine göre “Merdivenin Büyük Köpek Takımyıldızı” ya da “Merdivenin
Büyük Kaanı” demek istemişti.
Dili Komedya, Floransa
lehçesinde (Toskana Lehçesi) ve İtalyan anadilinde yazılan ilk önemli yapıttır.
Dante'nin zamanında İtalya'da eserler çoğunlukla Latince yazılmaktaydı. Bu
eser, Floransa lehçesinin standart İtalyanca olarak yerleşmesinde önemli rol
oynamıştır. Bu durum hala geçerlidir ve standart İtalyanca Floransa
Lehçesindedir.
Kâinatı tanımlaması
Komedya'nın arz merkezli, Batlamyus tarzı evren görüşüne göre arz yarıküre
üzerine oturmuş bir küredir ve geri kalanı hemen hemen tamamen denizlerle
kaplanmıştır. Kudüs yarı kürenin merkezindedir. Burada sunduğu tamamen
Batlamyus modeline dayanan Evren Dizgesine göre, yer Evren'in merkezindedir ve
hareketsizdir. Yer'in etrafında sırasıyla, Ay, Merkür, Venüs, Güneş, Mars,
Jüpiter ve Satürn'ün küreleri bulunur. Satürn küresinden sonra, sabit yıldızlar
küresi ve ondan sonra da ilk hareket ettirici küre gelir. Onuncu küre ise, en
yüksek küre, yani Tanrının Evi'dir. Küreler, meleklerin yardımı ile hareket
eder. Dante, Aristoteles'in etkisi ile ortakmerkezli küreler dizgesi'ni
benimsemiş, dışmerkezli kürelerin olmadığını savunmuştur.
İçinde yaşanılan dünyanın altında yer alan cehennem bir huni
şekilli delhiz biçimindedir ve merkezinde isyankâr melek İblis bulunur. Bütün
bunlar insan için yaratılmıştır. Arzın tam merkezinde bulunan İblis aynı
zamanda kâinatın da merkezindedir. Burda sembolik olarak İblisin evrendeki en
dünyevi ve gökyüzünden (yani cennetten) en uzaktaki yaratık olduğu anlatılmak
istenir.
Denizlerle çevrili yarı kürenin ortasında, dairesel olarak karşı
tarafta Araf dağı arzın içinden cehennemin içinden çıkar. Araf dağının
zirvesinden Adem ve Havva'nın kovulduğu cennet yer alır.
İçeriği Uyarı: Yazının
devamı, eserin konusu hakkında ayrıntılı bilgi içermektedir.
Gustave Doré'ın İlahi Komedyayı gösteren oyması (1861–1868); Dante
burda şiirin "Cehennem" isimli 1.kantosunda kaybolur.
Ateş yağmuru, Her kim buraya girerse, bütün ümitlerini
terketsin!Dante okuyucuyu ölüm sonrası bir seyahat macerasına davet eder.
Seyahatin öyküsü 1300 yılının Paskalya haftasında geçer. İlk sahnede arzın
derinliklerindeki cehenneme (Inferno) doğru yol alır. Bu esnada mitolojik
karakterler ile ve Toskano'nun tanınmış eski güçlü insanları ile karşılaşır.
Sonra Araf'a (Purgatorio) tırmanırken eski ileri gelen kişilerle konuşur. Bu
kişiler cennete (Paradiso) girmeden önce Araf'ta beklemektedirler.
Şiir birinci şahsın ağzından yazılmıştır ve Dante'nin ölümün üç
krallığında Hristiyanlıkça Paskalyanın üç kutsal gününde (Easter Triduum) 1300
yılının ilkbaharında geçer. 1300 yılının 7 Nisan gecesi başlayan seyahat bir
hafta sürer. İmparator Augustus döneminde yaşamış, Romalı şair Virgil ona
Cehennemde ve Arafta rehberlik ederken Arafın tepesinde Virgil bu görevini
Dante'nin idealindeki kadın Beatrice'e bırakır. Dante'nin ilk eserlerinden La
Vita Nova'daki Beatrice Portinari karakterinden esinlenen Beatrice, gençliğinde
sadece iki kere karşılaştığı, unutamadığı ve uzaktan hayranlık duyduğu
Floransalı kadındır. Beatrice Dante'ye rehberlik ederek onu semaya, ilahi
ışığın kaynağına ulaştırır.
I. Bölüm: Inferno
(Cehennem) Giriş
Mitolojik varlık kayıkçı Charon, Acheron nehrinde insanları
taşıyor
Dante'nin İlahî Komedya eserinin "Inferno" bölümünün 7.
şarkısı: Cehennemin dördüncü çemberinde, hasislik ve savurganlık suçluları
altın sikkelerle dolu ağır torbaları sararak birbirlerine hakaret ederler.
(Gustave Doré, 1857, 1890'de ABD'de basılan kitabında kullanılan versiyonu)
Dante'nin İlahî Komedya eserinin "Inferno" bölümünün 31.
şarkısı: Tanrı'ya karşı çıktığı için cehennemin dokuzuncu çemberi olan
Cocytus'un girişinde bağlanan Titanlar (Gustave Doré, 1857, 1890'de ABD'de
basılan kitabında kullanılan versiyonu)1300 yılının cuma günü Dante 35
yaşındadır. Dante, şiirde bunu "Yaşam yolumuzun yarısında" (Nel mezzo
del cammin di Vita Nostra, kanto 1:1) mısrasıyla dile getirir. Derin kişisel
bunalımın bir alegorisi olan ve muhtemelen 13. kantoda bir intihar girişimi
olarak verilen karanlık ormanda yolunu kaybeder. Ormanda günahlarını sembolize
eden vahşi hayvanların saldırısına uğrar. Burda şehveti simgeleyen leopar ve
kötü hırs ve günahkar nefsi simgeleyen arslan ve dişi kurt ile karşılaşır.
Vahşi hayvanların yani günahlarının ve nefsinin kötü isteklerinin elinden
kaçmayı, doğru yola ulaşmayı, dağın arkasında parlayan güneş ile simgelenen
ilahi kurtulaşa ermeyi murat eder.
Virgil tarafından kurtarılır (2. kanto) ve onunla birlikte
yeraltına, güneşin erişemediği derin karanlığa doğru giderler ve cehenneme
inerler.
Cehenneme iniş:
Cehennem 9 iç içe daireye bölünmüştür. Eşmerkezli daireler
gittikçe artan günahkarlığı temsil eder. Her dairenin günahkarları işledikleri
kötülükler gereğince ebediyete kadar cezalandırılır. Mesela hayattayken
gelecekten haber verenler kafaları arkalarına dönük vaziyette dolaşırlar bu
nedenle önlerini hiçbir zaman göremezler. Dış dairelerde şehvet ve nefislerinin
kurbanı olan ve nefislerine söz geçiremeyen kimseler, merkeze doğru ise küfre
sapanlar ve yalancılar vardır. Günah işleyen ama ölmeden önce tövbe edip af
dileyen insanlar günahları nedeniyle çile çektikleri Arafta bulunurlar,
cehenneme atılmazlar. En iç dairede arzın merkezinde Şeytan'ın buzların içinde
hapsolduğu en son noktaya ulaşılır. Günümüzde cehennemde cezalandırma şekli
ateşte yanma olarak bilinse de Orta Çağda cehennemde cezalandırmada ateşte
yanma figürü daha nadirdir onun yerine buzun içinde acı çekme daha sıklıkla
tanımlanır. Bu yüzden Dante de Şeytanı buzun içinde hapsolmuş şekilde
resmetmiştir.
Dante cehennemi çok politik bir tabiatta tasvir eder, çoğu siyasi
hasmını ve hatta bazı Papaları ancak ayrıca aynı zamanda bazı dostlarını da
cehenneme koyar.
Acheron nehri kıyıları cehenneme girişin geçitindedir. Mitolojik
kayıkçı Charon tarafından ölü ruhlar cehenneme taşınır. Burda geçitin kıyısında
hayattayken iyi ve kötü arasında bir seçim yapamamış bazı kimseler kalmıştır.
Onlar hala gerçek bir cehennemde değildirler ancak bu bölgede sonuza kadar
hapsolmuş olarak deliler gibi etrafta bir flamanın peşinde koşturan ve eşek
arıları tarafından sokulan ve bazı kurtçuk ve böcekler tarafından kanları
sürekli emilen kimselerdir. Dante, Virgil'in rehberliğinde cehennemin kıyısındaki
Acheron nehrinin kıyısına gelir. Kayığı kullanan Charon, Dante'yi karşı kıyıya,
cehenneme geçirmeyi kabul etmez.
Limbo Cehennemdeki ilk
daire limbodur. Burda vaftiz edilmemiş eski erdemli ve günahkâr olmayan ama
İsa'yı da tanımayan şair Virgil gibi putperestler bulunur. Gerçekten
cezalandırılmazlar ama Tanrıdan ayrı olarak ve bağışlanma ümidinden mahrum elem
içinde kalırlar. Limbo ile Yunan mitolojisindeki Elysion çayırları ile ironik
bir ilgi kurulmuştur. Suçsuz olup da İsa'yı tanımayanlar, şeytanlar tarafından
eziyete uğramazlar ve kendilerine bir zarar verilmez ama lanetlenmiş olarak
karanlıklar içinde kutsal ışıktan uzak bir şekilde yaşamaya mahrum kılınarak
cezalandırılırlar.
Limbo'da hem Cicero, Euclid, Homer gibi kişiler ve ayrıca İbn Rüşt
ve İbn-i Sina gibi bazı Müslüman filozoflar ve hatta şaşrıtıcı bir şekilde
Selahaddin Eyyübi (VI. Kanto) bile vardır. Dante burada bulunan bir kalede
Homer, Horace, Ovidius, Lucan gibi ünlü şairler ile ve Aristo ve Sokrates gibi
filozoflar ile konuşur. Dante bütün meşhur tarihe malolmuş paganların
kendilerini burda bulduklarını anlatmasına rağmen daha sonra ikisi ile Araf ve
Cennette de karşılaşmıştır (Sato ve Utica).
Kral Minos ölü ruhları yargılar ve günahlarına göre cehennemin
hangi dairesine konacağı hükmünü verir. Kral Minos, Yunan mitolojisinde de
yeraltı dünyasında bulunan üç yargıçtan birisidir.
Bu sonsuz dairede şehvet düşkünleri ve Francesca da Rimini, VII.
Cleopatra ve Kartaca Kraliçesi Dido gibilerin de aralarında bulunduğu erotik
arzularını kontrol edemeyen ruhlar, öfkeli bir şekilde esen ebedi bir fırtına
altında cezalandırılır.
Ebedi yağmurların yağdığı üçüncü dairede Kerberos tarafından
gözetlenen ve işkence gören oburlar vardır (6. Kanto).
Dördüncü çemberde maddiyata düşkünlükte ortalamadan sapmış
açgözlüler cezalandırılır. Bu çemberde mitolojideki bolluğun kişileştirilmişi
zenginlik tanrısı Plutos, cimriler, para ve maddiyat hırsı ile mal mülk
toplayan veya savurganlık yapanlar gardiyanlık yapar. Bu gruptakiler birbirlerine
doğru ağır bir yükü iterler yük parçalandığında tekrar başa dönüp aynı yükü
birbirlerine doğru iterler.
Segui il tuo corso, e lascia dir le genti (Türkçe: Sen kendi
yolundan git; bırak diğerleri konuşsunlar), bu eserden bir replik olup Karl
Marx'ın Das Kapital 'in birinci cildi bu sözle başlar.