41- TOPRAKTA YETİŞEN
ÜRÜNLERDE ORTAKLIK
حدثنا إسحاق
بن منصور
أخبرنا يحيى
بن سعيد عن عبيد
الله عن نافع
عن بن عمر أن
النبي صلى الله
عليه وسلم
عامل أهل خيبر
بشطر ما يخرج
منها من ثمر
أو زرع
İbn Ömer (r.a.)’den
rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.): “Hayber halkı ile Hayber topraklarında
yetişen ürünlerin yarısı kendilerine ait olmak üzere ekincilik anlaşması
yaptı.”
Diğer tahric: Buhârî,
Müzarea; Müslim, Müsakat
قال وفي
الباب عن أنس
وابن عباس
وزيد بن ثابت
وجابر قال أبو
عيسى هذا حديث
حسن صحيح
والعمل على
هذا عند بعض
أهل العلم من
أصحاب النبي
صلى الله عليه
وسلم وغيرهم
لم يروا
بالمزارعة
بأسا على
النصف والثلث
والربع
واختار بعضهم
أن يكون البذر
من رب الأرض
وهو قول أحمد
وإسحاق وكره
بعض أهل العلم
المزارعة
بالثلث
والربع ولم
يروا بمساقاة النخيل
بالثلث
والربع بأسا
وهو قول مالك
بن أنس
والشافعي ولم
ير بعضهم أن
يصح شيء من
المزارعة إلا
أن يستأجر
الأرض بالذهب
والفضة
Tirmizî: Bu konuda
Enes, İbn Abbâs, Zeyd b. Sabit ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî: Bu hadis hasen
sahihtir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim
adamlarının uygulaması bu hadise göre olup yarı yarıya üçte bir, dörtte bir
nispetinde ziraat ortaklığı yapmakta bir sakınca görmezler. Bazı ilim adamları
tohumun toprak sahibinden olmasını tercih etmişlerdir. Ahmed ve İshâk
bunlardandır. Bazı ilim adamları ise üçte bir, dörtte bir şeklindeki ziraat
ortaklığını hoş karşılamayıp hurmada üçte bir, dörtte bir müsakatta bir sakınca
görmüyorlar.
Müsakat: Meyvesinin
bir kısmını almak şartıyla bir bağın ve hurmalığın asma ve hurmalarının
bakımını başkasına vermektir. Mâlik b. Enes ve Şâfii bu görüştedir. Bazı ilim
adamları ise ziraat ortaklığının hiçbir şeklinin caiz olmadığını toprağın altın
ve gümüş karşılığında kiraya verilebileceğini söylerler.