ŞİRKETLERLE İLGİLİ
MUHTELİF MESELELER
1468 Ortaklardan birisi; diğer
ortağının malının zekâtını, onun izni olmadan
veremez.(189) İzni olursa verebilir. Zira zekât; ticari bir
hadise değil, bir ibadettir. İhlâs, niyet ve temlik şarttır.
1469 İki ortaktan birisi
ölse; diğer ortağı onun öldüğünü bilsin, bilmesin
"Şirket-i Akid" bozulur.(190) Eğer ortaklar üç
kişi olup birisi ölse; onun hakkında ortaklık bozulur,
diğer, ikisi arasında yine devam eder. Bilindiği gibi
şirkette vekâlet önemlidir. Ölümle birlikte vekâlet sona
erer.(191) Sonuç olarak; ortaklardan birinin ölümü sonucu
şirket dağılırsa; müteveffanın varisleri hisselerini
alırlar. Eğer ortak sayısı ikiden fazla olur ve birinin
ölümü sonucu şirket dağılmazsa; mütevaffanın varislerine
hisseleri ödenir.
1470 Ortaklardan birisi
diğerine "Seninle çalışmak istemiyorum" derse; bu,
"ortaklığı feshettim" demesi yerine geçer.(192)
İki ortaktan biri (Allah muhafaza buyursun) irtidat ederse,
kendisine mühlet verilir. Eğer irtidatla birlikte Darû'l Harbe
iltihak ederse, hüküm kadıya aittir. Mürted; ölür veya
öldürülürse ortaklık sona erer.(193).
1471 Mufavaza ortağı olan
üç kişiden birisi kaybolunca, kalan iki ortak, ortaklığı
feshetmek isteseler bile, kayıp bulununcaya kadar
feshedemezler.(194).
1472
Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Allahû Teâla (cc)'nın eli
(yardımı) cemaatle beraberdir"(195) buyurduğu
bilinmektedir. Mü'minlerin bir araya gelerek şirket kurmaları
elbette sevinilecek bir olaydır. Ancak bu işe karar veren
mü'minlerin; bu husustaki İslâmi hükümleri en ince
ayrıntılarına kadar öğrenmeleri farz-ı ayndır. Ayrıca
helal ve haram hududlarını titizlikle muhafaza etmeleri
zaruridir.