İKİ FARZI BİR VAKİTTE
KILMAK
(Cem'i takdim
ve Cem'i tehir)
418
Molla Hüsrev: "Özür sebebiyle bir vakitte iki farz namaz
cem edilmez. Yani birleştirilmez. İmam-ı Şafii (rha) bu
görüşte değildir. Zira İmam-ı Şafii (rha): Öğle ile
ikindinin ve akşam namazı ile yatsının bir arada
kılınmasını; yağmur, hastalık ve sefer özürüyle caiz
görür"(58) buyurmaktadır. Alaûddin El Haskafi:
"Yolculuk ve yağmur gibi bir özürden dolayı iki farzı
bir vakitte kılmak caiz değildir. Şafii (rha) buna
muhaliftir" hükmünü zikreder. İbn-i Abidin bu metni
şerhederken: "İmam-ı Şafii (rha) özürsüz iki namazı
beraber kılmayı caiz görmemektedir. Bu hadise kendisine cevap
verirse, bizim cevabımız da o olacaktır. Resûl-i Ekrem
(sav)'in namazı vaktinden önce kıldığını gösteren Ebû't
Tufeyl hadisine gelince: Tirmizi onun garib olduğunu söylemiş
Hakim ise "Bu hadis uydurmadır" demiştir. Ebû Davûd
namazın vaktinden evvel kılınacağını bildiren sabit hadis
olmadığını söylemiştir. İki namazın bir vakitte
kılınacağını söyleyen kimseyi Hz. Aişe (r.anha)
reddedmiştir. Buhari ve Müslim'de İbn-i Mesûd (ra)'dan şu
hadis rivayet olunmuştur: "Kendisinden başka ilah olmayan
Allahû Teâla (cc)'ya yemin ederim ki, Resûlullah (sav) hiçbir
namazı vaktinin dışında kılmamıştır. Ancak iki namaz
müstesna!.. Arafat'ta öğle ile ikindiyi birlikte, Müzdelifede
de akşam ile yatsıyı birlikte kıldı" Vakitleri tayin
hususunda varid olan ayetlerle hadisler bu babta kafidir. Bahsin
tamamı "Zeylei" ve "Münye" şerhi gibi
mufassal kitaplardadır" buyurmaktadır.(59) Amelde Hanefi
mezhebini taklid eden bir mükellef; yolculukta da olsa her
namazı vaktinde eda etmek zorundadır. İki farz namazı bir
vakitte kılamaz. Şafii mezhebini taklid eden mükellef ise;
yolculuk anında cem'i takdim ve cem'i te'hir yapabilir.