Bu konuda söylenmesi gereken söz şu temel düşünce
üzerine kurulmuştur; bu temel düşünce şudur:
Peygamberler -Allah'ın salat ve selâmı hepsinin
üzerine olsun-, şanı yüce olan Cenâb-ı Hakk'ın katından alarak insanlara
sundukları bilgiler ve peygamberliklerini tebliğ hususunda, bütün
ümmet imamlarının ittifakı ile masum (günahsız)dırlar.
Bu nedenle Cenâb-ı
Hakk'ın aşağıda aktaracağımız âyetlerde buyurduğu gibi, onların, Allah
katından getirdiklerinin tümüne iman etmek farz kılınmıştır.
"Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e,
İshâk'a, Yâkub'a
ve torun kabilelere indirilene, Mûsâ ve İsa'ya verilene ve diğer peygamberlere
Rab'leri tarafından verilene inandık; onlar arasında bir ayırım yapmayız; biz Allah'a
teslim olanlarız." deyin."
"Eğer onlar da sizin inandığınız gibi inanırlarsa
doğru yolu bulmuş olurlar. Ama dönerlerlerse mutlaka anlaşmazlık içine düşerler.
Onlara karşı Allah sana yeter; O, işitendir, bilendir."
(Bakara, 2/136-137)
"... Asıl ergenlik (birr) o kimsenin ergenliğidir
ki, Allah'a âhiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere inandı."
(Bakara,
2/177)
"Peygamber Rabbinden kendisine indirilene iman etti,
mü'minler de hepsi Allah'a, meleklerine, kitablarına ve peygamberlerine inandı.
"O'nun elçilerinden hiçbirini diğerinden ayırdetmeyiz." dediler. Ve dediler ki:
"İşittik itaat ettik! Rabbimiz, bizi bağışlamanı dileriz. Dönüşümüz Sanadır!"
(Bakara, 2/285).
Peygamberlerin dışında kalan insanlar bu durumun
tersinedir; çünkü onların hiçbirisi, (evliya olsalar bile) peygamberlerin masum
kılındıkları gibi masum kılınmış değildir.
Bundan dolayı kim peygamberlerden herhangi birisine
söverse, tüm İslâm hukukçularının ittifakıyla öldürülür; onların dışındaki
insanlara küfreden ise öldürülmez.
Peygamberler için sabit olan bu masumiyet olgusu,
nübüvvet ve risâlet amacının gerçeklik kazanması için şart kılınmıştır. Zira:
"Nebi",
Allah'tan haber veren kimsedir;
"Resul" ise Allah tarafından görevlendirilip,
bir şeriatla gönderilen kimsedir.
Bu nedenle her "Resul" "Nebi" dir;
ancak her "Nebi", "Resul" değildir.
Masumiyet olgusu, peygamberlerin Allah'tan alarak
insanlara tebliğ ettiği bütün hususlarda sabittir; bu noktada, tüm müslümanların
ittifakı ile herhangi bir yanılgı olduğu kesinlikle düşünülemez.
|