Ey
Râfizî
“(Oniki
imam) görüş ve içtihada iltifat etmezler, kıyası da haram kılmışlardır.”
diyorsun.
Şiîler
bu hususta ehl-i sünnetten kıyası uygun görmeyen bazı kimseler gibidir. Tabii
ki ictihad ve kıyası kabul edenler çoğunluktadır. Bağdat ekolü mu'tezililer de
kıyası kabul etmezler. Bazı muhaddisler de kıyası zemmederler. Buna rağmen
kıyas ve ictihadla amel etmek, yalancı birisinin ma'sum diye iddia ettiği
kimselerden naklettiği sözlerle amel etmekten çok daha iyidir.
Şüphesiz
ki, büyük imamların yaptığı ve hükümler taalluk eden ictihadlara sarılmak,
râfizîlerin Hasan El-Askeri ve Mevhum oğlundan yapılan nakillere bağlanmaktan
daha çok isabetlidir. Şu kesin bir gerçektir ki Mâlik, El-Leys, El-Evzaî,
Es-Sevrî, Ebu Hanife, Eş-Şafiî, Ahmed ve benzerleri (Allah Onlardan razı
olsun) Allah (c.c.)'ın dinini râfizilerin bağlandıkları Hasan El-Askeri ve
oğlundan daha iyi bilirler. Hasan el Askeri ve Oğlu, bu zatların birinden ilmi
öğrenmeleri şarttır.
Bilinen şu ki, Ali b. El-Hasan, Ebu Ca'fer b. Muhammed
üstün âlimlerden olmalarına rağmen, zamanın âlimlerinden öğrenim görüyorlar ve
bazı konularda onların ilmine müracaat ediyorlardı.
|