بســـم الله الرحمن الرحيم

 

3.10.25

 

Râfizî şöyle diyor:

“Nâdir oğulları savaşında Ali, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in çadırını oka tutan okçuyu bir okla öldürmüştür. Akabinde de on kişi daha öldürdükten sonra geri kalanlar kaçmışlardır.”

Ey Râfizî!

Bu da açık bir yalandır.

Nadîr oğulları, haklarında “Haşr” sûresinin nazil olduğu yahudilerdir. Bunların kıssası Uhud muharebesinden öncedir. Müslümanlar, andlaşmalarını bozdukları için Nâdir oğullarını muhasara etmişler ve hurmalıklarını kesmişlerdi. Onlar da kalelerinden çıkamadıkları için yenilgiyi kabul etmişlerdir. Daha sonra yerlerini terketmek şartıyla Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile barışı kabul ettiler. Rasulullah da onları yurtlarından çıkarttı.

Ey Râfizî!

Haşr sûresini okuyup düşünmedin mi? Nadîr oğulları yurtlarını terlettiklerinde de silahtan başka develerinin taşıyabildiği kadar beraberlerinde eşya götürdüler. Hatta elleriyle evlerini yıkarak, kapı pervazlarını da götürdüler. Yerlerini terkeden bu yahudiler Hayber ve Şam'a gittiler.

 

İÇİNDEKİLER

Üçüncü Bölüm

3.10