بســـم الله الرحمن الرحيم

 

3.2.12

 

Râfizînin “Ebubekir  Kelâle'nin hükmünü bilmiyordu” iddiasına gelince;

Buna da şu cevap verilir:

Aslında Ebubekir'in (r.a.) bu konudaki bilgisi onun derin bilgisine işaret ediyor. Çünkü O'nun Kelâle hakkındaki görüşünü Cumhur-u Ulemâ kabul etmiş ve onunla amel etmişlerdir. Kelâle de, çocuğu ve babası olmayan kimse demektir.

Dede meselesine gelince, bu Ömer'in (r.a.) hükmüdür. Ebubekir'in (r.a.) dedeyi baba yerine saydırdığı görüşünde ihtilaf olmamıştır. On kişiden fazla sahabî, Ebu Hanife'nin mezhebi ve bir kısım Şafiî ve Hanbelî fukahasının görüşleri de bu istikamettedir. Bu görüş, delillerinin sağlamlığı bakımından en isabetli görüştür. Mâlik, Şafiî ve Ahmed; Zeyd b. Sabit'in görüşündedirler. Ama Ali'nin (r.a.) dede hakkındaki görüşüne fakihler yanaşmamışlardır. Fakihler, uzak dedenin amcalardan mukaddem olduğu görüşünde ittifak edince, elbetteki yakın dede kardeşlerden mukaddem olacağı ortaya çıkmış olur. Kardeşlerin mirasta dedeye ortak olduğunu söyleyenlerin görüşleri de kendi aralarında mütenâkızdır.

 

İÇİNDEKİLER

Üçüncü Bölüm

3.2