Müslim’, İslâma inanmış, Allah’a teslim olmuş, din olarak İslâmı seçmiş kimse demektir.
‘Müslim’ kelimesinin aslı ‘silm’dir. Bunun anlamı da, bir işten kurtulmak, barışta olmak demektir. Bu kökten türeyen ‘selâm, işten kurtulmak, barışta olmak demektir. Bu kökten türeyen ‘selâm, islâm, selime, salim, selîm, eslem, müslim’ gibi kelimeler Kur’an’da sık sık geçmektedir.
‘Müslim’, ‘esleme’ (teslim olmak, müslüman olmak, kurtulmak) fiilinin fail (özne) ismidir. Teslim olan, kurtulan, müslüman olan demektir.
Kur’an’da müslim olarak geçmektedir. Türkçede kullanılan müslüman kelimesi ise Farsçadaki ‘müselman’ söyleyişinin bozulmuş şeklidir.
Bilindiği gibi İslâm, kelime anlamı olarak, teslim olmak, müslüman olmak demektir. İslâm kelimesi Kur’an’da özel bir anlamda kullanılmaktadır. Bu da vahy kaynaklı dinlerin genel adıdır.
İslâm; evrendeki bütün varlıkların Allah’a teslim oluş şekli, bütün peygamberlere gönderilen son vahy kaynaklı dinin özel adı.
Silm, barış, huzur ve güven,
Selâm, saadet, barış, esenlik ve güven demektir.
İslâma teslim olmuş mü’minlerin kalbi selím’dir. Allah katında malların ve çocukların çokluğunun bir faydası olmayacak, ancak selim bir kalbe sahip olmak bir işe yarayacak.[1]
Müslim, Allah’a itaat eden, boyun eğen, bağlanan, kendini Allah’a veren, ihlaslı bir şekilde Allah’a yönelen ve hakkıyla müslüman olan kişidir.
Kelimenin sözlük anlamları da bunu çağrıştırır. Evren, kendisinde bulunan ‘fıtrat’ gereği, âlemlerin Rabbine teslim olmuştur.[2] O Allah’a boyun eğmiştir, itaat etmiştir, O’nun emrine teslim olmuştur. Bu öyle bir teslimiyettir ki, evren ve onun içinde ne varsa, O Allah’ın kendileri için çizdiği çizginin dışında asla çıkmazlar, kayıtsız şartsız O’na itaat ederler, kendileri için konulan kanuna uymaktan başka bir şey yapmazlar.
İslâm bu şekilde teslim oluşun kurallarını ve yollarını gösteren dinin adıdır. Müslim de bu ölçüye, bu ilâhí nizama uyan insandır.[3]