EŞİTLİKÇİLİK

 

Eşitlikçilik, bir devletin bütün yurttaşlarına tam anlamıyla eşit hak ve imtiyazların verilme­si gerekliğini ortaya koyan öğreti ve insanlar arasında eşitsizliklerin ortadan kaldırılabilece­ğine olan inançtır. Böyle bir İnanç, bir çok dİ-nî, siyasî ve sosyal hareketin belirli bir bölümü­nü oluşturur. Fransız devriminin "Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" şeklindeki ünlü sloganında eşitlik kavramı dile getirilmiştir. Eşİilikçilikle İlgili olarak uygulamada ne anlama geldiğine dair birbirleriyle çatışan pek çok yorum mev­cuttur. Kullanışlılık itibarıyla, üç ana düşünce çizgisi üzerinde durulabilir:

 1- Eşitlikçilik, ön­celikle, bütün siyasî hakların yetişkin insanla­rın tümü için aynı olması gerekliği anlamına gelir. Siyasete giriş, oy hakkı ve kanun Önünde eşiılik bakımından, sosyal, dinî, etnik veya baş­ka hiçbir kıstasın eşitsizliği doğurmasına izin verilmemelidir. Bu, eşİtlikçiliğin minininim ta­nımı olup gerek teoride ve gerekse genellikle uygulamada, lîatı demokrasilerin in çoğu İle di­ğer pek çok devlet tipinde kabul görmüştür.

2- Gene eşitlikçiliğin, bir kimsenin, içinde ya­şadığı sosyo-ekonomik duruma bakılmaksızın kendi yeteneklerini geliştirme ve başka bir ta­kım nitelikler elde etme yolunda diğer herke­sin sahip olduğu kadar eşit şansa sahip olacağı ve birtakım işlere başvurduğu zaman durumu­nun, örneğin, eğitimini sürdürmüş olduğu oku­lun türüne yahut babasının sosyal statüsüne göre belirlenmekten ziyade, tümüyle sözü edi­len yetenek ve nitelikleri icmel alınarak değer­lendirileceği anlamına gelen "fırsat cşjtliğTni içine aldığı kabul edilir. Bu ise toplumun daha az avantajlı kesimi için, hiç olmazsa, daha elve­rişli yetişme şartlarından gelenlerle onların gerçekten eşit şartlarda rekabet etmelerini mümkün kılacak şekilde düzenlenecek ve on­ları yetiştirecek bir eğitim ve sosyal refah siste­mini gerektirir. Gerçekte hiçbir modern dcvle-ıin bu hedefe varmış olduğu söylenemese de, ciddi bir şekilde çoğunun çabası bu yöndedir. Gene de hepsinin bu fikre gereken ağırlığı ver­mediği ihtimali gözden uzak tutulmamalıdır

. 3-Mutlak anlamıyla eşillikçİlik, yalnızca eşit fırsatları değil aynı zamanda maddî refah ve belki de, siyasî ağırlık bakımından gerçek eşit­liği gerektirmektedir. Ama böyle bütüncül bir eşitlik, devletlerin pek çoğunca arzu edilir ol­mak bir yana, teorik olarak bile mümkün gö­rülmemektedir. Bunun bir hedef olarak alındı­ğı komünist toplumlarda bile bugünkü du­rum, bariz bir şekilde bu tür bir eşitlikten uzaktır. Marksçı olmayan çok sayıda düşünür, böyle bir duruma geniş Ölçüde özgürlük kaybı ile ulaşılabildiğini ve bu yönde bir çaba için hiçbir maddî teşvik unsuru sağlamadığından ötürü ele ekonomik olarak etkinliğinin bulun­mayacağını öne sürmektedir.

Tarihsel bakımdan Marks, bireysel eşitsizlik­lere karşı sınıf bölünmelerinin temel önemini vurgulamış ve eşit olmayan bireysel kapasite ve çalışmanın komünizmi oluşturmanın ilk saf­hasında farklı şekilde oluşacağına dikkati çek­miştir. Sıalin, I930'a kadar Rusya'da iktidar iken eşitlikçi ücret yapısını eleştirdiğinde bu noktaya işaret etmiş ve bunun yerine endüstri­yel gelişmeyi leşvik etmek için eşil olmayan ödül sistemini yürürlüğe koymuştur. Buna karşılık, Mao Tse Tung daha eşitlikçi bir ekono­mik politikanın yanında yer almıştır.

Toplumdu malların eşitlikçi dağılımı ile ilgili problemler, XX.yüzyılda yeni bir perspektif kazanmıştır. Çünkü tarihsel deneyim, eşitsizli­ğin bir türünün ortadan kaldırılmasının diğer­lerini ortaya çıkaracağını göstermiştir. Ekono­mik, siyasî ve sosyal farklılıklar bir arada değiş­meyeceğinden, gelir farklılıkları azalırken, toplum İçindeki güç farklılıkları artabilir. Di­ğer bir sorun "fırsatların eşitliği" İle ortaya çık­mıştır. Eşitlikçi)ik meritokrasİ fikrini kabullen­mek zorunda kalmıştır. Ayrıca daha önceki eşitlikçilerin taraftar olduğu çevresel faktör­lerden ziyade genetik faktörler yüzünden eşit olmayan bireysel gelirin sosyal değişim İçin da­ha çok gerekli olması ihtimaliyle karşılaşacak­lardır. Öte yandan eşitlikçilik, hâlâ modern ta­rihteki en kuvvetli fikirlerden biri olma özelli­ğini korumaktadır.

(SBA) Bk. Eşitlik; Liberalizm; Meıitokrasi.