21- Birbirlerini Allah
İçin Sevenler
أخبرنا
أحمد بن علي
بن المثنى قال
حدثنا عبد الرحمن
بن صالح
الأزدي قال
حدثنا بن فضيل
عن عمارة بن
القعقاع عن
أبي زرعة عن
أبي هريرة قال
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم إن من
عباد الله
عبادا ليسوا
بأنبياء
يغبطهم
الأنبياء
والشهداء قيل
من هم لعلنا
نحبهم قال هم
قوم تحابوا
بنور الله من
غير أرحام ولا
انتساب
وجوههم نور
على منابر من
نور لا يخافون
إذا خاف الناس
ولا يحزنون
إذا حزن الناس
ثم قرأ ألا إن
أولياء الله
لا خوف عليهم
ولا هم يحزنون
(:-2508-:) Ebu Hureyre bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem):
"Allah'ın bazı
kulları vardır ki Nebi olmadıkları halde Nebiler ve şehitler onlara gıpta
ederler" buyurunca ashab:
"Onlar kimlerdir?
Umulur ki biz de onları severiz" dediler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem):
"Bunlar akrabalık
bağı ve hiçbir yakınlık olmadan birbirlerini Allah için sevenlerdir. Onlar
nurdan minberler üzerinde nur yüzlü kişilerdir. Onlar, insanlar korktuğunda
korkmayan, üzüldüklerinde de üzülmeyen kişilerdir" buyurdu ve:
"Bilesiniz ki, Allah'ın dostlarına korku yoktur; onlar üzülmeyecekler
de"[Yunus 62] ayetini okudu.
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, Sahih (573), Ebu Ya']a 10/495 (6110) ve Bezzar 4/228 (3593)
rivayet ettiler. Bakın: Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (10/288), Münzirı, et-Terğib
ve'tTerhib (4/20) ve el-Hindi, Kenzu'l-Ummal (24702).
أخبرنا
الحسن بن
سفيان قال
حدثنا سعد بن
يزيد الفراء
أبو الحسن قال
حدثنا مبارك
بن فضالة قال
حدثنا ثابت عن
أنس بن مالك
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال ما
تحاب اثنان في
الله إلا كان
أفضلهما
أشدهما حبا
لصاحبه
(:-2509-:) Enes b. Malik'in bildirdiğine göre, Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
"Birbirlerini Allah
için seven iki kişiden (Allah katında) en değerlisi arkadaşını diğerinden daha
fazla sevendir."
- - -
İsnadı hasendir.
Hadisi İbn Hibban, sahih (566), Ebu Ya'la 6/143 (3419), Bezzar 4/230, 231 (3599,
3600), Beğavi, Şerhu's-Sümıe 13/52 (3466), Tayallisi 2/48, 49 (2113) ve
Taberani, M. el-Evsat 3/426 (2920)
أخبرنا
الحسين بن
إدريس
الأنصاري قال
حدثنا أحمد بن
أبي بكر عن
مالك عن أبي
حازم بن دينار
عن أبي إدريس
الخولاني أنه
قال دخلت مسجد
دمشق فإذا فتى
براق الثنايا
وإذا الناس
معه إذا
اختلفوا في
شيء أسندوه
إليه وصدروا
عن رأيه فسألت
عنه فقيل هذا
معاذ بن جبل
فلما كان الغد
هجرت فوجدته
قد سبقني
بالتهجير
ووجدته يصلي
قال فانتظرته
حتى قضى صلاته
ثم جئته من
قبل وجهه
فسلمت عليه
وقلت والله
إني لأحبك لله
فقال آلله قلت
آلله فأخذ
بحبوة ردائي
فجذبني إليه
وقال أبشر
فإني سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول قال
الله تبارك
وتعالى وجبت
محبتي للمتحابين
في
والمتجالسين
في
والمتزاورين
في قال أبو
حاتم رضى الله
تعالى عنه أبو
إدريس الخولاني
اسمه عائذ
الله بن عبد
الله كان سيد
قراء أهل
الشام في
زمانه وهو
الذي أنكر على
معاوية
محاربته علي
بن أبي طالب
حين قال له من
أنت حتى تقاتل
عليا وتنازعه
الخلافة ولست
أنت مثله لست
زوج فاطمة ولا
بأبي الحسن
والحسين ولا بابن
عم النبي صلى
الله عليه
وسلم فأشفق
معاوية أن
يفسد قلوب
قراء الشام
فقال له إنما
أطلب دم عثمان
قال فليس علي
قاتله قال
لكنه يمنع
قاتله عن أن
يقتص منه قال
اصبر حتى آتيه
فأستخبره
الحال فأتى
عليا وسلم
عليه ثم قال له
من قتل عثمان
قال الله قتله
وأنا معه عنى
وأنا معه
مقتول وقيل
أراد الله
قتله وأنا
حاربته فجمع
جماعة قراء
الشام وحثهم
على القتال
(:-2510-1-:) Ebu İdris el-Havlani anlatıyor: Şam mescidine girdim ve
(gülümsediğinde) ön dişleri parlıyan genç birini gördüm. insanlar onun
etrafında toplanmıştı. Bir şeyde ihtilaf ettikleri zaman meseleyi ona götürüyor
ve görüşünü kabul ediyorlardı. Kim olduğunu sorduğumda: "Muaz b.
Cebel'dir" dediler. ikinci gün öğle vakti mescide geldiğimde onu benden
önce gelmiş namaz kılarken buldum. Namazı bitirmesini bekledim ve bitirdiğinde
karşı tarafından yanına geldim. Ona selam verip:
"vallahi ben seni
Allah için seviyorum" deyince, Muaz: "Allah için mi?" dedi. Ben:
"Allah için" cevabını verdim. O giysimin kemerinden tutup beni
kendine doğru çekerek şöyle dedi:
"Müjdeler olsun
sana! Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
«Allah Teala şöyle
buyurur: Benim için birbirlerini sevenlere, benim için bir mecliste oturanlara
ve benim için birbirlerini ziyaret edenlere Cennet vacib oldu.»"
- - -
Hadisi İbn Hibban,
sahih (575), İbn Asakir, Tarih Dunaşk (s. 509, 511), Beğavi, Şerhu'ssünne 13/49
(3463), Ahmed 5/229,233,247 (1450), Hakim (4/168, 169, 170), Kudai,
Müsnedu'şşihab 2/322, 323 (1449), Münziri, et-Terğıb ve't-Terhib (3/365),
Taberani, M. el-kebir 2/81,20/78, 79,81,82,92 (144, 145, 146, 147, 149, 152,
154, 178), Abdullah b. Ahmed, müsned'in zevaidi olarak (5/328) ve
İbnu'l-Mübarek, zühd (715)
(:-2510-2-:) Ebu Müslim el-Havlani der ki: Muaz b. Cebel'e: "vallahi
seni sevmemin sebebi, ne aramızda bulunan akrabalık bağından, ne de dünyevi bir
çıkardan dolayıdır" dediğimde:
"Peki, niçin
seviyorsun?" diye sordu. Ben: "Allah için seviyorum" karşılığını
verince, beni giysimin kemerinden çekerek dedi ki:
"Eğer doğru
söylüyorsan, müjdeler olsun sana! Ben, Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
«Birbirlerini Allah için
sevenler, onun gölgesi dışında hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet günü Arş'ın
gölgesi altında olacaklardır. Onların yerlerine, Nebiler ve şehitler gıpta
edeceklerdir.»"
Sonra Ubade b.
es-Samit'in yanına gittim. Muaz'ın hadisini ona anlattığımda dedi ki:
"Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
"Allah Teala
buyurur ki: "Benim için birbirlerini sevenlere, benim için birbirlerine nasihatta
bulunanlara, benim için birbirlerini ziyaret edenlere ve benim için
birbirlerine bağışta bulunanlara muhabbetim vacib oldu. Onların yerlerine
Nebiler ve sıddıkler gıpta ederler."
- - -
Abdullah b. Ahmed,
müsned'in zevaidi olarak (4/386,5/239,328), Taberani, M. el-kebir 20/87, 88
(167, 168), Ebu Nuaym, Hilye (2/131, 5/121, 122), Tirmizi (2390), Bezzar 4/228,
229 (3594) ve Hakim (4/169)