MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

SİYER

<< 3438 >>

92- Rıdvan Biatı

 

1. Ma'kil b. Yesar

 

- - (-)

25319 (1)- Hakem b. Abdullah el-A'rec, Ma'kil b. Yesar'dan bildiriyor: Ma'kil, Hudeybiye günü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in başına değmemesi için ağacın dallarından birini eliyle kaldırmıştı ve Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), insanlardan biat alıyordu. Halk Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e, kaçmamak üzere biat ettiler. O zaman oradaki Müslümanlar bin dört yüz kişiydi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim 3/1485 (1858) rivayet etti.

 

 

 

25320 (2)-Z Hakem b. el-A'rec: "Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir,[Fetih 10] ayetini açıklarken: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e, kaçmamak üzere verilen biat kastedilmiştir" dedi.

 

[Hasen]

 

 

2. Cabir b. Abdillah

 

- - (-)

25321 (1)- Cabir b. Abdullah der ki: "Hudeybiye günü Hz. Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kaçmamak üzere biat ettik."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim 3/1485 (1858) ve Beyhaki (4/137) rivayet ettiler.

 

 

 

25322 (2)- Salim b. Ebi'l-Ca'd der ki: Cabir b. Abdullah'a, ağacın altında biat edenleri sorduğumda: "Eğer yüz bin kişi bile olsaydık, (oku batırdığımız kuyudaki su) bize yeterdi. Biz o gün bin beş yüz kişiydik" cevabını verdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim 3/1484 (1856) rivayet etti.

 

 

 

25323 (3)- Cabir der ki: Hudeybiye günü bin dört yüz kişiydik.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize: ''Siz bu gün yeryüzündeki en hayırlı kişilersiniz" buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim 3/1484 (1856), Şafii (217) ve Humeydi 2/514 (1225) rivayet ettiler.

 

 

 

25324 (4)- Cabir der ki: "Hudeybiye günü bin dört yüz kişiydik.

Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biat ettiğimiz zaman Hz. Ömer ağacın altında onun elini tutmuştu. Bu ağaç semure ağacıydı. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ölüm üzere değil, kaçmamak üzere biat ettik."

 

[Sahih]

 

 

 

25325 (5)- Cabir'in bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Ağacın altında bana biat edenlerden hiç kimse cehenneme girmeyecektir'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim 4/1942 (2496), Ebu Davud 4/213 (4653) ve Tirmizi 5/695 (3860 "hasen sahih") rivayet ettiler.

 

 

 

25326 (6)- Ebu'z-Zübeyr der ki: Cabir'e: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Zu'l-Huleyfe'de insanlardan biat aldı mı?" diye sorulunca: "Hayır. Orada namaz kıldı. Sadece Hudeybiye'de ağacın yanında biat aldı" dedi. Yine Cabir'in söylediğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hudeybiye'deki kuyuya dua etti.

 

[Sahih]

 

 

 

25327 (7)- Cabir'in bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ''Bedir ve Hudeybiye'de bulunan hiç kimse cehenneme girmeyecektir'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

26497 (1)'de tekrar etmiştir.

 

 

 

25328 (8)- Cabir b. Abdullah der ki: Hz. Abbas, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elinden tutmuş, Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de bizden ahit alıyordu. Ahit almayı bitirince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Aldım ve verdim (sizden aldığım ahde karşı Cenneti vaad ettim)'' buyurdu. Ebu'z-Zübeyr der ki: O gün Cabir'e: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nasıl biat ettiniz, ölüm üzere mi?" diye sordum: "Hayır. Kaçmamak üzere biat ettik" cevabını verdi. Ben: "Ağacın altında biat edildiği günü gördün mü?" diye sorunca:

"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biat ettiğimizde ben Ömer b. el-Hattab'ın elini tutmuştum" dedi. Ben: "Kaç kişiydiniz?" diye sorunca: "Bin dört yüz kişiydik. Ced b. Kays dışındaki herkes ona biat etti, sadece o bir devenin karnı altında saklandi. O gün her yedi kişiye bir deve kestik" cevabını verdi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (4836-8), Tirmizi (1594) ve Nesai (7/140) rivayet ettiler.

25045 (6)'da tekrar etmiştir.

 

 

3. Abdullah b. Muğaffel

 

- - (-)

25329- Ebu'ı-Aliye veya bir başkası; hakkında, "Kendilerini bindirip (cepheye) sevk edesin diye sana geldikleri zaman, senin, ''Sizi bindirebileceğim bir şey bulamıyorum'' dediğin; bu uğurda harcayacakları bir şey bulamadıklarından dolayı üzüntüden gözleri yaş döke döke geri dönen kimselere de bir sorumluluk yoktur" ayet i nazil olanlardan olan Abdullah b. Muğaffel'den bildiriyor: Müslümanlar Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e biat ederken ben, ağaç dallarından birini alıp Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gölge yapıyordum. Onlar: "Ölüm üzerine sana biat ediyoruz" deyince, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır. (Savaş meydanından) kaçmamak üzere biat ediniz'' buyurdu.

 

[Hasen]

 

21549 (l)'de tekrar etmiştir.

 

 

4. Abdullah b. Ömer

 

- - (-)

25330- İbn Ömer der ki: ... Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hz. Osman'ı (Mekke'ye) gönderdi. Rıdvan biatı, Hz. Osman gittikten sonra gerçekleşti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir elini diğerinin üzerine koyarak: ''Bu da Osman içindir'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (3130, 3698, 4066) ve Tirmizi (3706) rivayet ettiler.

27441'de tekrar edecektir.

 

 

5. Müseyyeb

 

- - (-)

25331 (1)- Said b. el-Müseyyeb der ki: Babam, ağacın altında Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biat edenlerdendi. (Babam) der ki: "Ertesi sene hacca gittik. Fakat o ağacın yeri bize gizlendi (tanımadık). Şayet sizin için belirtilmiş olsaydı siz onu tanırdınız.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari 7/447 (4163) rivayet etti.

 

 

 

25332 (2)- Tarık der ki: SaId b. el-Müseyyeb'in yanında (altında biat edilen) ağaçtan bahsedilince şöyle dedi: "Babam, o yıl sahabeyle beraber olduğunu, diğer yıl (Hac için gittiklerinde) ağacın yerini unuttuklarını söyledi."

 

[Sahih]

 

 

6. Seleme b. el-Ekva'

 

- - (-)

25333 (1)- Seleme b. el-Ekva' der ki: Hudeybiye günü sahabeyle birlikte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e biat ettikten sonra bir kenarda oturdum. Halk Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in etrafından dağılınca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey İbnu'I-Ekva'! biat etmeyecek misin?'' diye sordu. Ben: "Biat ettim ey Allah'ın Resulü!" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ne üzere biat ettiniz?'' diye sordu. Ben de: "Ölüm üzere" cevabını verdim.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (4/61) rivayet etti.

 

 

 

25334 (2)- Seleme b. el-Ekva' der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e biat ettikten bir ağacın gölgesine gittim. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in etrafındaki insanlar azalınca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey İbnulI-Ekva'! biat etmeyecek misin ?'' diye sordu. Ben: "Biat ettim ey Allah'ın Resulü!" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yine biat et'' buyurdu. Ben de ikinci defa biat ettim. Yezid der ki: Seleme'ye: "O gün hangi şey üzere biat ediyordunuz?" diye sorunca: "Ölüm üzere" cevabını verdi.

 

[Sahih]

 

 

 

25335 (3)- Seleme b. el-Ekva' der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber Hudeybiye'ye geldik. Biz bin dört yüz kişiydik. Hudeybiye kuyusunun başında elli koyun vardı ki, su onlara yetmemişti. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kuyunun kenarına oturdu. Ya dua etti, ya da içine tükürdü de suyu çoğalıp kabardı, hem su içtik, hem de hayvanlarımızı suladık. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağacın altında biata davet etti. İnsanların ilki olarak ona biat ettim. Sonra peşpeşe biat etmeye başladılar. İnsanların yarısı biat edince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey Selemel Bana biat et" buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Ben herkesten önce biat etmiştim" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yine biat et'' buyurdu. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni silahsız olarak gördü ve bana deriden bir kalkan verdi. Sonra insanlar biat etmeye devam ettiler. Biatlaşmanın sonunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey Seleme, sen biat etmiyor musun ?'' diye sordu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Ben sana insanların başında ve ortasında biat etmiştim" cevabını verince: ''Yine biat dı buyurdu ve ona üçüncü defa biat ettim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sana vermiş olduğum kalkanın nerede?'' diye sorunca: "Ey Allah'ın elçisi, amcam Amir benim yanıma silahsız olarak uğradı da kalkanı ona verdim" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şüphesiz sen, ilk defa: ''Ey Allahım, Bana kendimden daha sevgili olan bir dost ver'' diyen gibisin'' buyurdu ve güldü. Sonra Mekke halkından müşrikler barış için bize elçi gönderdiler. Sonunda biz birbirimize gidip geldik ve aramızda barış oldu. Ben, Talha b. Ubeydillah'ın hizmetçisi idim. Kısrağını sular ve tımar eder, Talha'nın yemeğinden yerdim. Allah ve Resulü'ne hicret ederek ailemi ve malımı terketmiştim. Biz Mekke halkı ile barış yapıp birbirimize karıştığımızda bir ağacın yanına geldim, altındaki dikenleri temizledim, sonra da gölgesine yattım. Mekke müşriklerinden dört kişi yanıma gelerek Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hakkında ileri geri konuşmaya başladılar. Onlara kızarak oradan ayrıldım ve başka bir ağacın altına gittim. Onlar da silahlarını ağaca asıp uzandılar. Onlar bu durumdayken vadinin alt tarafından birisi: "Ey muhacider, ündada koşun, İbn Zuneym öldürüldü" diye seslendi. Kılıcımı

sıyırdım ve uyunukta olan o dört kişinin üzerine yürüdüm, silahlarını aldım ve bir elimde topladım. Sonra da: "Muhammed'in yüzünü şereflendiren Allah'a yemin ederim ki sizden her kim başını kaldıracak olursa kafasını koparırım" dedim. Sonra onları sürüp Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e getirdim. Amcaın Amir atına binmiş, İbn Mikrez'i ve yetmiş kişiyi sürükleyip getirmişti. Onları Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda durdurunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara baktı ve: ''Onları bırakın ki bu, onlar için günahkarlığın başlangıcı olsun'' buyurdu ve onları affetti. Bunun üzerine, "Mekke'nin göbeğinde sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur. Allah yaptıklarınızı görmekte olandır"[Fetih 24] ayeti nazil oldu. Sonra Medine'ye geri dönüp, Lahyu Cemel denilen yerde konakladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o gece (nöbet için) dağa tırmananlar için istiğfarda bulundu. Sanki, Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve ashabını gözeten birileri vardı. O gece iki veya üç defa dağa çıktım. Medine'ye geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kölesi Rebah'a develerini vererek (sulaması için) gönderdi. Ben de onunla beraber Talha'nın atını sulamaya götürdüm. Suya yetişince Abdurrahman b. Uyeyne, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in develerine saldırıp çobanı öldürdü ve develeri sürüp gitti.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (1807) rivayet etti.

25992 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

25336 (4)- Yezid b. Ebi Ubeyd der ki: Seleme b. el-Ekva'ya: "Hudeybiye günü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e ne üzere biat ettiniz?" diye sorduğumda:

"Ölüm üzere biat ettik" cevabını verdi.

 

[Sahih]