BAKARA 154 |
وَلاَ
تَقُولُواْ
لِمَنْ
يُقْتَلُ
فِي سَبيلِ
اللّهِ
أَمْوَاتٌ
بَلْ
أَحْيَاء
وَلَكِن لاَّ
تَشْعُرُونَ |
154. Allah yolunda
öldürülenler için "ölüler" demeyiniz. Aksine onlar diridirler, fakat
siz anlayamazsınız.
Bu, Yüce Allah'ın bir
başka ayet-i kerimede yer alan: "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü
sanmayın. Aksine onlar Rableri katında diridirler. Rızıklanırlar ...'' (Al-i
İmran, 169) buyruğunu andırmaktadır. Orada Yüce Allah'ın izniyle şehitlere ve
şehitlerin hükümlerine dair açıklamalar gelecektir.
İleride de açıklanacağı
üzere Yüce Allah ölümden sonra onları rızıklandırmak üzere dirilteceğine göre,
kafirleri de azablandırmak üzere diriltmesi mümkündür. Bu buyruk bir bakıma
kabir azabına da delildir. Şehitler ise Yüce Allah'ın buyurduğu gibi
diridirler. Yoksa bu diriltileceklerdir, anlamına gelmez. Çünkü böyle olsaydı
şehitler ile başkaları arasında bir fark olmazdı. Çünkü herkes diriltilecektir.
Buna Yüce Allah'ın: "Fakat siz anlayamazsınız" buyruğu delildir.
Mü'minler ise ölümden sonra tekrar diriltileceklerini bilirler, anlarlar.
"Ölüler"
kelimesinin merfu gelmesi bir gizli mübteda dolayısıyladır. "Aksine onlar
diridirler" buyruğu da bu şekildedir. Yani onlar ölüdürler, demeyin.
Aksine onlar diridirler, şeklindedir. Burada "demeyin" kelimesinin
amel etmesi (i'rabını değiştirmesi) doğru olmaz. Çünkü bunlar arasında bir
ilişki yoktur.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN