SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-İSTİSKA

<< 537 >>

باب: تحويل الرداء في الاستسقاء.

4. Yağmur Duası Sırasında Omuza Atılan Ridanın Ters Çevrilmesi

 

حدثنا إسحق قال: حدثنا وهب قال: أخبرنا شعبة، عن محمد بن أبي بكر، عن عباد بن تميم، عن عبد الله بن زيد: أن النبي صلى الله عليه وسلم استسقى فقلب رداءه.

 

[-1011-] Abdullah İbn Zeyd'den nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası etti ve omuzuna attığı ridasmı çevirdi."

 

 

حدثنا علي بن عبد الله قال: حدثنا سفيان: قال عبد الله بن أبي بكر: أنه سمع عباد بن تميم يحدث أباه، عن عمه عبد الله بن زيد: أن النبي صلى الله عليه وسلم خرج إلى المصلى، فاستسقى القبلة، وقلب رداءه، وصلى ركعتين.قال أبو عبد الله: كان ابن عيينة يقول: هو صاحب الأذان، ولكنه وهم، لأن هذا عبد الله بن عاصم المازني، مازن الأنصار.

 

[-1012-] Abdullah İbn Zeyd'den nakledildiğine göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem musallaya çıkıp yağmur duası etti ve daha sonra kıbleye yönelip omuzuna attığı ridasını çevirdi ve iki rekat namaz kıldı.

 

 

AÇIKLAMA:     İmam Buharî'nin kullandığı bu konu başlığı yağmur duası sırasında elbise­nin ters çevrilmesine karşı çıkanlara bir cevap mahiyetindedir.

 

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elbisesini ne şekilde tersine çevirdiği konusu başka rivayetlerde açıklanmaktadır. Nitekim Süfyan'ın Mesudî yoluyla Ebu Bekir İbn Muhammed'den naklettiği ek bir bilgiye göre "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem  sırtına attığı ridasının sağ tarafını sol tarafına almıştır. İbn Mace ile İbn Hüzeyme'nin naklettikleri ek bilgi ise "Sol tarafını da sağ yanına almıştır" şeklindedir.

 

İmam Şafiî'nin sonraki (yeni) içtihadına göre omuza alınan elbisenin belirti­len şekilde sağ tarafı sola çevrilerek ters yüz edilmesi müstehaptır. Kurtubî ve başka alimler İmam Şafiî'nin sonraki içtihadının sadece ters yüz edilme yönünde olduğunu sanmışlardır. Halbuki İmam Şafiî'nin el-Ümm'de zikrettiği görüş belirt­tiğim gibidir. alimlerin çoğunluğuna göre ise elbisenin sadece çevrilmesi, yani sağ tarafın sola, sol tarafın da sağa alınması müstehaptır. Şüphesiz İmam Şafiî'­nin görüşü daha ihtiyatlı ve kuşatıcı bir görüştür. Ebu Hanife ile bazı Malikîier'e göre bu uygulamalardan hiçbiri müstehap değildir.

 

Yine alimlerin çoğunluğuna göre cemaatin elbiselerini imamın çevirmesi ile birlikte çevirmesi müstehaptır. Ahmed İbn Hanbel'in başka bir yolla Abbad'dan naklettiği hadis de bu görüşü desteklemektedir. Bu hadise göre Resul-i Ekrem (s.a.v.) elbisesini çevirince "Cemaat da O'nunla birlikte elbiselerini Çevirmiştir."

 

Abdullah İbn Zeyd'in "ve omuzuna attığı ridasını çevirdi" şeklindeki ifade­sinden ilk bakışta anlaşılan Resulullah (s.a.v.)'in yağmur duasını bitir­dikten sonra elbisesini çevirdiğidir. Halbuki yağmur duasındaki uygulama böyle değildir. Bu bakımdan Abdullah İbn Zeyd'in sözünü şu şekilde anlamak gerekir: "Yağmur duası sırasında elbisesini çevirdi." Nitekim İmam Malik'in naklettiği rivayete göre: "Resul-i Ekrem (s.a.v.) kıbleye yöneldiği sırada omuzuna attığı ridasını çevirmiştir." İmam Müslim'in Yahya İbn Saîd - Ebu Bekir İbn Muhammed senediyle naklettiğine göre: "Resulullah (s.a.v.) dua et­mek isteyince kıbleye yöneldi ve omuzuna attığı ridasını çevirdi."

 

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in niçin bu şekilde elbisesini çevirdiği ko­nusunda farklı yorumlar yapılmıştır: Mühelleb'e göre kişi bu şekilde içinde bu­lunduğu hali değiştirerek Allah'ın hükmünün de değişeceğini ummaktadır; işte bu ümidi sağlamak İçin elbise çevrilir. İbn Arabî'ye göre ise: "Kul, Allah'tan bir şeyin olmasını dilerken ümidinin artması için bazı yollara başvurabilir, fakat doğrudan bu şeylere bel bağlamamak gerekir. Burada elbisenin çevrilmesi Allah ile Resulü arasında bir işarettir. Adeta Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e şöyle denmiştir: 'Elbiseni çevir ki halin ve durumun da değişsin!" Fakat İbn Arabi'nin bu açıklaması naklî bir delile muhtaçtır. Zaten İbn Arabi'nin kabul etmediği gö­rüşle ilgili olarak ravileri güvenilir olan bir hadis bulunmaktadır. Bu hadisi Darekutnî ve Hakim şu senedle nakletmiştir: Cafer İbn Muhammed İbn Ali -Babası - Cabir İbn Abdullah. Darekutnî'ye göre bu mürsel bir hadistir. Her ne olursa olsun zanna dayalı görüş beyan etmektense naklî bir delile sahip olmak daha İyidir.

 

Resulullah (s.a.v.)'in musallaya çıkışı İle ilgili olarak Ahmed İbn Hanbel ile diğer Sünen sahiplerinin İbn Abbas'tan naklettiği rivayet şöyledir: "

Resul-i Ekrem (s.a.v.) evinden çıktı ve musallaya varana kadar boy­nu bükük, mütevazı ve kendinden geçmiş bir şekilde yürüdü. Oraya varınca da minbere çıktı." Bezzar İle Taberanî'nin Ebü'd-Derda'dan naklettiği rivayetteki ifadeler ise şöyledir: "Yağmurlar kesildi ve kuraklık başladı. Bunun üzerine biz Resulullah (s.a.v.)'den yağmur duası etmesini istedik Ve O (s.a.v.) de duaya çıktı."

 

Yağmur Duası Namazının Vakti

 

İbnü'l-Münzir yağmur duası namazının vakti konusundaki görüş ayrılıklarını nakletmiştir. Bu görüşler içinde tercih edilen görüş, yağmur duası namazı için belirlenmiş bir vaktin olmadığıdır. Aslında yağmur duası namazıyla ilgili hüküm­lerin çoğu bayram namazı gibidir. Ancak yağmur duası namazı, belirli bir vakti olmadığı için bu noktada bayram namazından ayrılır.

 

Peki yağmur duası namazı gece kılınabilir mi? Bazı alimler Resulullah (s.a.v.)'in yağmur duası namazını gündüz kıldırırken açıktan okuduğunu dikkate alarak bu namazın bayram namazı gibi gündüz kılındığı halde açıktan okunan namazlardan olduğunu söylemişlerdir. Bu alimler, yağmur duası namazı gece kılınabilseydi Resulullah (s.a.v.)'in gündüz kılarken içinden oku­ması ve gece kılarken de diğer gece namazları gibi açıktan okuması gerekirdi, diyerek bu görüşlerini savunmuşlardır.

 

İbn Kudame, yağmur duası namazının, namaz kılmanın mekruh olduğu va­kitlerde kılınamayacağına dair alimlerin icmasının bulunduğunu nakletmiştir.

 

İbn Hibban, Resul-iiEkrem'in (s.a.v.) yağmur duası namazı için musallaya çıktığı tarihi hicretin altıncı yılı Ramazan ayı olarak kaydeder.

 

Resulullah'ın (s.a.v.) yağmur duası namazını iki rekat kıldığına dair başka rivayetler de bulunmaktadır:

 

1. İbn Hüzeyme'nin Yahya İbn Saîd'ten naklettiği rivayet: "Ve daha sonra Resul-i Ekrem (s.a.v.) halka iki rekat namaz kıldırdı."

 

2. İbn Şihab ez-Zührî'den nakledilen rivayet: "Daha sonra Resuluîlah (s.a.v.) bize iki rekat namaz kıldırdı. Bu rivayetlere dayanılarak yağmur duası sırasında okunan hutbenin, namazdan önce olduğu sonucu çıkarılmıştır. Zaten Hz. Aişe ile İbn Abbas'tan nakledilen hadislerin gereği de budur. Fakat Ahmed İbn Hanbel'in Abdullah İbn Zeyd'ten naklettiği rivayette Resulullah'ın (s.a.v.) hutbeden önce namaz kıldığı açık bir şekilde ifade edilmiştir. Şafiîler ve Malİkîler işte bu ikinci rivayeti esas alarak hutbenin namazdan sonra olduğunu söylemişlerdir. Ahmed İbn Hanbel'den de bu yönde bir görüş nakle­dilmiştir. Fakat Ahmed İbn Hanbel'in "Bu iki uygulamadan dilediğini seçmekte serbesttir" şeklinde bir görüşü de rivayet edilmiştir.

 

Abdullah İbn Zeyd'den bu konuyla ilgili olarak nakledilen rivayetlerin hiç­birinde yağmur duası namazının nasıl kılınacağına ve bu namazda neler okuna­cağına dair bilgi yoktur.