SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TAHARA BAHSİ

<< 96 >>

بَاب الْإِسْرَافِ فِي الْمَاءِ

45. Abdest Suyunda İsraf

 

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ الْجُرَيْرِيُّ عَنْ أَبِي نَعَامَةَ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ مُغَفَّلٍ سَمِعَ ابْنَهُ يَقُولُ اللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ الْقَصْرَ الْأَبْيَضَ عَنْ يَمِينِ الْجَنَّةِ إِذَا دَخَلْتُهَا فَقَالَ أَيْ بُنَيَّ سَلْ اللَّهَ الْجَنَّةَ وَتَعَوَّذْ بِهِ مِنْ النَّارِ فَإِنِّي سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ إِنَّهُ سَيَكُونُ فِي هَذِهِ الْأُمَّةِ قَوْمٌ يَعْتَدُونَ فِي الطَّهُورِ وَالدُّعَاءِ

 

Ebu Neame (r.a.)'den nakledilir ki: Abdullah b. Muğaffel, oğlunun; "Ey Allah'ım muhakkak ki ben senden cennet'e girdiğimde sağ tarafındaki beyaz köşkü istiyorum" diye dua ettiğini duyunca şöyle demiştir: Allah'dan cenneti iste ve cehennem ateşinden de O'na sığın. Zira ben Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'i "İleride bu ümmet içinde abdestte ve duada aşırılık yapacak bir topluluk gelecektir" , buyururken işittim."

 

 

Diğer tahric: ibn Mace, dua, (burada: "duada aşırılık edecekler" kaydı bulunmamaktadır); Ahmed, b. Hanbel

 

AÇIKLAMA:     Abdullah b. Muğaffel hakkında 27. hadis'in izahında bilgi verilmiştir. Oğlunun ismi hakkında Said, Ziyad, Yezid gibi çeşitli rivayetler vardır. Hadis'te geçen "Beyaz köşk" cennette bulunan malum bir köşktür ki, Nebilere aittir. İçi cennet hurileri ile doludur. Cennet'in sağında olmasından maksat Cennetin dışında ve sağ tarafında olması değil bilakis içinde ve sağ tarafında olmasıdır. Bu nedenle insanın, amellerinin ulaşamayacağı, ancak Nebilerin erişebileceği nimetler istemesi duada aşırılıktır. Bu bakımdan Rasuli Ekrem (s.a.v.) Efendimiz daha sağlığında, böyle aşırılık yapacak kimselerin ileride ortaya çıkacağını haber vermiş ve ümmetini bundan sakındırmıştır.

 

Bazı Alimler de duadaki aşırılığı, isteklerin, yapılan amellerin çok üstünde oluşuna değil de, belli şeyleri istemeye bağlamışlardır. Çünkü o belli şeyi belki Allah Teala başka kimselere verecektir. Bu nedenle bu hadisteki gibi mutlaka cennetin sağ tarafındaki beyaz köşkü istemek yerine herhangi bir beyaz köşk istenebilir.

 

Aynı zamanda günah olan bir şeyi istemek ve duada feryad-ü fiğan etmek de aşırılığa girer. Aşırılık, yapılan duada edebi terk, kendini peygamberler seviyesinde görmek gibi bir büyüklenme korkusunun bulunmasıdır.

 

Abdestte veya abdest suyu kullanmakta aşırılık gösterecek bir topluluğun ortaya çıkacağını da Nebi (s.a.v.) haber vermektedir. Hadiste geçen (...) kelimesinin birinci harfi zamme okunursa, "abdest alma fiilinde aşırılık göstermek" kasdedilmiş olur ki, abdest organlarının yıkanışında ve mesh edişte sünnetle tayin edilen ölçüyü aşmak demektir. Şayet birinci harf fetha ile okunacak olursa, "abdest suyu" anlamına gelir ki o zaman da kastedilen ölçüsüzlük, abdest suyunda meydana gelir. O taktirde de 92 ve 95 nolu hadisler de açıklanan ölçülere dikkat etmeyerek israfa kaçmakla, aşırılık gerçekleşmiş olur.

 

Nitekim Ahmed b. Hanbel ve ibn Mace'nin Abdullah b. Ömer'den rivayet ettikleri bir hadiste Hz. Nebi, abdest almakta olan Sad'a rastladığında "Bu israf da nedir, ya Sa'd" buyurdu. Sa'd da:

 

"Abdestte israf olur mu ya Resulullah?" dedi, Resuluüah da: "Evet, akan bir nehir kenarında bile olsan" buyurdular.

 

İbn Ömer'in bir başka rivayetinde de abdest alan birini görünce Nebi (s.a.v.)'in "İsraf etme, israf etme" buyurduğu, kaydedilmektedir.

 

Nevevi der ki; "Deniz kenarında bile olsan israftan kaçınılması gerektiği hususunda alimler görüş birliğindedirler. Bu hususta kuvvetli olan görüş tenzihen mekruh oluşudur. Şafii ulemasından bazıları da "israf haramdır" diyerek su kullanmada aşırı gitmenin haram olduğunu ifade etmişlerdir." (Nevevi Müslim şerhinde)

 

Bu husustaki israfın tenzihen mekruh olduğu görüşü cumhurun da görüşüdür. Ancak bu kerahet herhangi bir zarara veya bir malın telef olmasına sebeb olmamasına bağlıdır. Eğer böyle bir durum varsa o zaman haram olur. Abdestte yeterli'den fazla su kullanmanın israf olduğunu ifade eden hadisler [İbn Mace, tahare; Ahmed b. Hanbel] ise, zayıf olduklarından delil olmak niteliğinden uzaktır.

 

Hanefi ulemasına göre abdestte israf tahrimen mekruhtur. Bu hüküm de herkese mubah olan veya kendisine ait olan sulardadır. Vakıf suyu veya parası mescitlerden ödenen sularla bu şekilde abdest almak haramdır.