بَاب
الْوُضُوءِ
مِنْ مَسِّ
اللَّحْمِ
النِّيءِ
وَغَسْلِهِ
72. Çiğ Et'e
Dokunmaktan Dolayı Abdest Almak Mı Yoksa El Yıkamak Mı Gerekir?
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
الْعَلَاءِ
وَأَيُّوبُ
بْنُ
مُحَمَّدٍ
الرَّقِّيُّ
وَعَمْرُو
بْنُ
عُثْمَانَ الْحِمْصِيُّ
الْمَعْنَى
قَالُوا
حَدَّثَنَا
مَرْوَانُ
بْنُ
مُعَاوِيَةَ
أَخْبَرَنَا
هِلَالُ بْنُ
مَيْمُونٍ
الْجُهَنِيُّ
عَنْ عَطَاءِ
بْنِ يَزِيدَ
اللَّيْثِيِّ
قَالَ
هِلَالٌ لَا
أَعْلَمُهُ
إِلَّا عَنْ أَبِي
سَعِيدٍ
وَقَالَ
أَيُّوبُ
وَعَمْرٌو
أُرَاهُ عَنْ
أَبِي سَعِيدٍ
أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
مَرَّ
بِغُلَامٍ
وَهُوَ
يَسْلُخُ
شَاةً
فَقَالَ لَهُ
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ تَنَحَّ
حَتَّى
أُرِيَكَ
فَأَدْخَلَ
يَدَهُ
بَيْنَ
الْجِلْدِ
وَاللَّحْمِ
فَدَحَسَ
بِهَا حَتَّى
تَوَارَتْ
إِلَى
الْإِبِطِ
ثُمَّ مَضَى
فَصَلَّى
لِلنَّاسِ
وَلَمْ
يَتَوَضَّأْ قَالَ
أَبُو دَاوُد
زَادَ
عَمْرٌو فِي
حَدِيثِهِ
يَعْنِي لَمْ
يَمَسَّ
مَاءً
وَقَالَ عَنْ
هِلَالِ بْنِ
مَيْمُونٍ
الرَّمْلِيِّ
قَالَ أَبُو
دَاوُد
وَرَوَاهُ
عَبْدُ
الْوَاحِدِ
بْنُ زِيَادٍ
وَأَبُو
مُعَاوِيَةَ
عَنْ هِلَالٍ
عَنْ عَطَاءٍ
عَنْ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
مُرْسَلًا
لَمْ يَذْكُرْ
أَبَا
سَعِيدٍ
Ebu Sa'id
(el-Hudri)'den, demiştir ki; Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bir gün,
koyun derisi yüzen bir çocuğa rastladı; "Biraz kenara çekil, sana
göstereyim" buyurdu. Sonra elini kottuk altına kadar görünmeyecek şekilde
deri ile et arasına soktu. Sonra da gitti ve abdest almadan cemaate namazı
kıldırdı.
Ebu Davud der ki: Amr,
rivayetinde; "abdest almadı" sözünün tefsiri olarak "Yani elinl
suya sürmedi" ibaresini ziyade etmiştir. Amr, rivayetin Hilal b. Meymun
er-Remli'den: "Bize haber verdi" anlamına gelen "ahberana"
ile değil de an, an (...den, dan) sözleriyle nakletmiştir. Abdu'l-Vahid b.
Ziyad ve Ebu Muaviye Hilal'den o da Ata
tarikiyla, Rasulullah'tan Ebu Said'i anmadan (mürset olarak) rivayet
etmiştir[175]
Diğer tahric: İbn
Mace, Zebaih
AÇIKLAMA: Hadisten, elini et'e dokunduran bir kimsenin
abdest almasına lüzum olmadığı anlaşılmaktadır.
Hadisin
metne esas olan Eyyub ve Muhammed b. Ala'nın rivayetlerinde Rasulullah'ın ete
elini sürdükten sonra elini yıkayıp yıkamadığına dair hiçbir kayıt yok iken,
Amr’ın Rivayetinde elini yıkamadığı ilavesi de yer almıştır.
İbn
Rislan: “Bu hadisten, çocuğun kestiği hayvanın etini yemenin caiz olduğu
anlaşılmaktadır. Ayrıca bunda, hayvan kesildikten sonra deride v.s. kalan kanın
temiz olduğuna delil vardır" demektedir.