DEVAM: 83. İnzalsiz
(meni gelmeyen) Cima'ın Hükmü
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
مِهْرَانَ
الْبَزَّازُ
الرَّازِيُّ
حَدَّثَنَا
مُبَشِّرٌ
الْحَلَبِيُّ
عَنْ
مُحَمَّدٍ
أَبِي غَسَّانَ
عَنْ أَبِي
حَازِمٍ عَنْ
سَهْلِ بْنِ
سَعْدٍ
حَدَّثَنِي
أُبَيُّ بْنُ
كَعْبٍ أَنَّ
الْفُتْيَا
الَّتِي كَانُوا
يَفْتُونَ
أَنَّ
الْمَاءَ
مِنْ الْمَاءِ
كَانَتْ
رُخْصَةً
رَخَّصَهَا
رَسُولُ اللَّهِ
فِي بَدْءِ
الْإِسْلَامِ
ثُمَّ أَمَرَ
بِالِاغْتِسَالِ
بَعْدُ
Sehl b.Sa'd (r.a.) Ubeyy
b. Ka'b (r.a.)'ın kendisine şöyle dediğini haber verdi: "Suyun sudan
(guslün meni'den) olduğuna dair sahabilerin verdiği fetva, İslam'ın ilk
günlerinde Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in tanıdığı bir ruhsat idi.
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), sonraları (meni gelmese bile temastan
dolayı) yıkanmayı emretti."
Diğer tahric: Ahmed b.
Hanbel
Not: Bu Hadis de bir evvelki hadisin hemen hemen
aynısıdır. Ancak, bu Hadis de evvelkinden farklı olarak, ruhsat'ın niçin
verildiği tayin edilmemiş, fazla olarak da Ashab-ı Kiram'dan bazılarının o
ruhsat'a uygun olarak fetva verdikleri kaydedilmiştir. Meni gelmediği takdirde
guslün icap etmediğine dair fetva veren sahabilerin isimleri önceki hadiste
belirtilmiştir.