DEVAM: 28. Ezanın
Nasıl Okunacağı
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ دَاوُدَ
الْإِسْكَنْدَرَانِيُّ
حَدَّثَنَا
زِيَادٌ يَعْنِي
ابْنَ
يُونُسَ عَنْ
نَافِعِ بْنِ
عُمَرَ
يَعْنِي
الْجُمَحِيَّ
عَنْ عَبْدِ
الْمَلِكِ
بْنِ أَبِي
مَحْذُورَةَ
أَخْبَرَهُ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
مُحَيْرِيزٍ
الْجُمَحِيِّ
عَنْ أَبِي
مَحْذُورَةَ
أَنَّ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
عَلَّمَهُ
الْأَذَانَ
يَقُولُ اللَّهُ
أَكْبَرُ
اللَّهُ
أَكْبَرُ
أَشْهَدُ أَنْ
لَا إِلَهَ إِلَّا
اللَّهُ
أَشْهَدُ
أَنْ لَا
إِلَهَ إِلَّا
اللَّهُ
ثُمَّ ذَكَرَ
مِثْلَ
أَذَانِ حَدِيثِ
ابْنِ
جُرَيْجٍ
عَنْ عَبْدِ
الْعَزِيزِ
بْنِ عَبْدِ
الْمَلِكِ
وَمَعْنَاهُ قَالَ
أَبُو دَاوُد
وَفِي
حَدِيثِ
مَالِكِ بْنِ
دِينَارٍ
قَالَ
سَأَلْتُ
ابْنَ أَبِي مَحْذُورَةَ
قُلْتُ
حَدِّثْنِي
عَنْ أَذَانِ
أَبِيكَ عَنْ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَذَكَرَ
فَقَالَ
اللَّهُ أَكْبَرُ
اللَّهُ
أَكْبَرُ
قَطْ
وَكَذَلِكَ
حَدِيثُ
جَعْفَرِ
بْنِ
سُلَيْمَانَ
عَنْ ابْنِ
أَبِي
مَحْذُورَةَ
عَنْ عَمِّهِ
عَنْ جَدِّهِ
إِلَّا
أَنَّهُ
قَالَ ثُمَّ
تَرْجِعُ
فَتَرْفَعُ صَوْتَكَ
اللَّهُ
أَكْبَرُ
اللَّهُ
أَكْبَرُ
Ebu Mahzure (r.a.)'den
rivayet edildiğine göre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine
ezanı (şu lafızları) söyleyerek öğretmiştir:
ALLAHU EKBER - ALLAHU
EKBER
EŞHEDU EN LA İLAHE
İLLALLAH - EŞHEDU EN LA İLAHE İLLALLAH
Sonra (Nafi b. Ömer) İbn
Cüreyc'in Abdulaziz b. Abdulmelik' den (504 no ile )rivayet ettiği hadisin
manasını ve o hadisedeki ezanın benzerini zikretti.
Ebu Davud dedi ki: Malik
b. Dinar'ın hadisinde (şu rivayet vardır): İbn Ebî Mahzure'den, bana babasının
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'dan aldığı ezanından bahset, diye bir
istekte bulundum. (O da) sadece "Allah en büyüktür Allah en büyüktür’'
diye cevab verdi.
Cafer b. Süleyman'ın İbn
Ebî Mahzure 'den, onun da amcası vasıtasıyla dedesinden naklettiği hadis de
böyledir. (Yani Malik hadisindeki gibi tekbirin iki kere okunduğunu ifade
eder). Ancak Cafer'in rivayetinde (fazla olarak) "Sonra Allahü ekber,
Allahü ekber" (diye) tekrarlayarak sesini yükselt(ti)" ifadesi
vardır.
AÇIKLAMA: Üzerinde durduğumuz bu hadis-i şerif ile 503
numarada geçen ibn Cureyc hadisi lafız ve mana itibariyle birbirine benzemektedir.
Ancak îbn Cüreyc hadisinde ezanın başında bulunan tekbir dört kere tekrarlanırken,
üzerinde durduğumuz bu Nafi’ b. Ömer hadisinde ezanın başındaki tekbir iki
kere tekrarlanmıştır Bunun dışındaki lafızlar her ikisinde de ikişer kere
okunmuş ve ezanın sonundaki tevhîd bir kere okunmuştur. Ayrıca her iki hadiste
de tercî'in bulunması mana itibariyle aralarındaki benzerliği teşkil eder.
Merhum
müellif Ebu Davud'un ifadesine göre, bu hadis-i şerifte ezanın başında bulunan
tekbîr iki kere tekrarlanıyor. Lakin Darekutnî'nin muttasıl senedle rivayet
ettiği bu hadisin aslında Ebu Mahzure'nin tekbiri iki kere okuduğu ifadesi
yoktur. Bu hadisin sened ve metnini Darakutnî şu şekilde rivayet etmiştir:
"Bize, Kadı Ebu Ömer haber verdi, dedi ki; "bize Ali b. Abdilaziz
söyledi" dedi ki , "Bize Müslim nakletti" dedi ki "Bize
Davud b. Ebî Abdurrahman el-Kureşî anlattı" Dedi ki; "Bize Malik b.
Dinar şöyle dedi: Ezan okuduktan sonra Mescid-i Haram'ın damında duran İbn Ebî
Mahzure'nin yanına çıktım ve bana Resul-i Ekrem'in (s.a.v.) öğrettiği ezanı,
babanın nasıl okuduğunu anlat" dedim. O da şöyle anlattı: "Ezana
tekbirle başladı. Sonra birer kere:
‘Eşhedü
en la ilahe illallah, Eşhedü enne Muhammeden Resulullah’
Hayya
ele’s-selat, hayya elel felah’ derdi
sonra döner:
‘Eşhedü
en la ilahe illallah, ‘Eşhedü en la ilahe illallah
Eşhedü
enne Muhammeden Resulullah, Eşhedü enne Muhammeden Resulullah
Hayya
ele’s-selat, Hayya ele’s-selat,
Allahu
Ekber, Allahu Ekber, La ilahe illallah’ derdi."
Darekutnî'nin
bu rivayetine göre şehadetlerde ve hayye alelerde bir kere terci' yapılmıştır.
Lakin Ebu Davud bu rivayetinde tek kalmıştır.
Ca'fer
b. Süleyman'ın rivayetinde ikisi kısık ikisi de yüksek sesle olmak üzere
tekbirlerin sayısı dört oluyor. Gerisi, Malik b. Dînar hadisi gibidir.
Bu
hadis-i şerifte geçen İbn Ebî Mahzure'nin Bedr'de kafir olarak ölen amcası
Enîs, vasıtasıyle yine kafir olarak ölen dedesinden hadis rivayet etmesi izaha
muhtaçtır. Ayrıca bütün raviler ezanı Ebu Mahzure'den rivayet ettiği halde
burada Ebu Mahzure'nin babasından rivayet edilmiş olması da bu hadis-i şerifin
izaha muhtaç ikinci bir yönünü teşkil etmektedir. Bu konuda Menhel sahibinin
izahı şöyledir: İbn Ebî Mahzure'den maksat Abdul-melik'tir. Abdulmelik bu
hadisi babası Ebu Mahzure'den vasıtasız olarak almıştır.
İkinci
bir izah tarzı da şudur: İbn Ebî Mahzure'den maksat Abdulaziz b. Abdilmelik b.
Ebî Mahzure'dir. Abdulaziz bu hadisi Abdullah b. Mahayriz'den rivayet etmiştir.
Her ne kadar Abdullah b. Muhayrîz Abdulaziz'in gerçek amcası değilse de Ebu
Mahzure'nin evinde yetim olarak büyüdüğü için mecazen Abdulaziz'in amcası
hükmündedir. Abdullah da Ebu Mahzure'den rivayet etmiştir.
Bu
hadis-i şerifte görüldüğü gibi ezanda baştaki tekbirin terci' ile iki kere
okunduğu ifade edilmektedir. Bunun yanında yine bazı sağlam hadislerde ise, bu
tekbirin yüksek sesle dört kere tekrarlandığı ifade edilmektedir. Bütün bu
rivayetleri göz önünde bulunduran bazı hadis alimleri bu şekillerin hepsine
göre ezan okumanın caiz olacağı kanaatine varmışlardır ki, Ahmed b. Hanbel'in
mezhebi de budur.
Diğer
mezheb imamlarının görüşleri ise, 502 no'lu hadis-i şerifin izahında
geçmiştir.