بَاب
إِمَامَةِ
الْأَعْمَى
64. A'manın İmamlığı
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
الْعَنْبَرِيُّ
أَبُو عَبْدِ
اللَّهِ
حَدَّثَنَا
ابْنُ
مَهْدِيٍّ
حَدَّثَنَا
عِمْرَانُ
الْقَطَّانُ
عَنْ قَتَادَةَ
عَنْ أَنَسٍ
أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
اسْتَخْلَفَ
ابْنَ أُمِّ
مَكْتُومٍ
يَؤُمُّ
النَّاسَ
وَهُوَ
أَعْمَى
Enes'den (r.a.) rivayet
edildiğine göre, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) a'ma olduğu halde, İbn Ümmü
Mektum'u halka namaz kıldırmak üzere vekîl bırakmıştır.
Diğer tahric: Buhari,
ezan
AÇIKLAMA: Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in İbn Ummü Mektub'u
vekil bırakması pek çok defalar olmuştur. Bunlardan bazıları şu savaşlarda vuku
bulmuştur. Ebva Gazvesi, Sevîk Gazvesi, Gatafan, Uhud, Hamraü'l-Esed, Necran,
Zatü'r-Rika ve Bedr savaşları ve Veda Haccı.
Bu
hadis-i şerifin zahiri, amanın imamlık yapmasının caiz olduğunu ifade
etmektedir. İshak el-Mervezî ile İmam Gazalî (r.a.) "Namaza kendini daha
çok verebileceği için amanın imamlığı gözü gören kimsenin imamlığından daha
faziletlidir" derler.
Şafii
alimleri ise, ama ile gören kimse arasında imamlık konusunda bir fark
görmezler. Onlara göre ama kalbi meşgul edecek şeyleri görmediği için namaza
bütün varlığıyla kendini verebilir. Bu onun için bir fazilettir. Buna karşılık
gören kimse de pislikten sakınmakta amadan daha üstündür. Bu bakımdan her
ikisinin de kendine göre fazileti vardır. Şafiî alimlerinden İmam Nevevî ise,
"gözü gören kimse imamlığa amadan daha layıktır. Ama pislikten kaçınamaz.
Pislikse namazı bozar. Bazı kalbi meşgul eden şeyleri gör-mekse, namazı
bozmaz" demiştir. Maliki, Hanbelî ve Hanefîlere göre ise, necasetten
sakınması ve kıbleye karşı tam yönelmesi bakımından gözü gören kimsenin
imamlığı, amanın imamlığına tercih edilir. Gören kimse varken amanın imamlığı
mekruhtur. Cenab-ı Nebi (s.a.v.)'in İbn Ümmü Mektum'u imamlık için vekil olarak
bırakıp gitmesi Medine'de o zaman ondan başka namaz kıldıracak bir kimsenin
bulunmayışmdandır.