DEVAM: (Teşehüdden
Kalkarken Ellerin Kulak Hizasına Kaldırılması)
حَدَّثَنَا
ابْنُ
مُعَاذٍ
حَدَّثَنَا
أَبِي ح و
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
مَرْوَانَ حَدَّثَنَا
شُعَيْبٌ
يَعْنِي
ابْنَ
إِسْحَقَ
الْمَعْنَى
عَنْ
عِمْرَانَ
عَنْ لَاحِقٍ
عَنْ بَشِيرِ
بْنِ نَهِيكٍ
قَالَ قَالَ
أَبُو هُرَيْرَةَ
لَوْ كُنْتُ
قُدَّامَ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَرَأَيْتُ
إِبِطَيْهِ
زَادَ
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُعَاذٍ
قَالَ
يَقُولُ
لَاحِقٌ
أَلَا تَرَى
أَنَّهُ فِي
الصَّلَاةِ
وَلَا
يَسْتَطِيعُ
أَنْ يَكُونَ
قُدَّامَ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
وَزَادَ
مُوسَى بْنُ
مَرْوَانَ
الرَّقِّيُّ
يَعْنِي
إِذَا كَبَّرَ
رَفَعَ
يَدَيْهِ
Ebu Hureyre (r.a.)
demiştir ki; "Eğer Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in önünde (bulunmuş)
olsaydım (kollarını kaldırırken) koltuk altlarını görürdüm."
İbn Muaz, Lahîk'ın
(şöyle) dediğini ekledi; "Biliyorsun ki, o namazdadır, (Namazda imamı
olan) Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in önünde bulunamaz." Musa (b.
Mervan da şunu) ilave etti: Bunun manası şudur: "Resulullah tekbir aldığı
zaman (koltuk altları görünecek kadar) ellerini kaldırırdı."
Ebu Davud rivayet
etmiştir.
AÇIKLAMA: Ebu Hüreyre (r.a.) hazretleri burada Hz.
Nebiin tekbir alırken koltuk altlarını karşısında bulunduğu farzedilen kişi
tarafından rahatça görülebilecek şekilde kollarını kaldırdığını ifade etmek
istemektedir. Yoksa Hz. Ebu Hüreyre, İbn Muaz'ın da söylediği gibi, namaz
esnasında Resul-i Ekrem'in karşısına geçip de onun kollarını kaldırması anında
koltuk altlarını görmüş değildir. Zaten cemaatin, imamın önüne geçmesinin
imkansız olduğunu söylemeye lüzum yoktur.