بَاب فِي
مَسْحِ
الْحَصَى فِي
الصَّلَاةِ
170-171. Secde
Mahallindeki Çakılların Namazda Düzeltilmesi
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ
الزُّهْرِيِّ
عَنْ أَبِي
الْأَحْوَصِ
شَيْخٌ مِنْ أَهْلِ
الْمَدِينَةِ
أَنَّهُ
سَمِعَ أَبَا
ذَرٍّ
يَرْوِيهِ
عَنْ
النَّبِيِّ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ إِذَا قَامَ
أَحَدُكُمْ
إِلَى
الصَّلَاةِ
فَإِنَّ
الرَّحْمَةَ
تُوَاجِهُهُ
فَلَا
يَمْسَحْ
الْحَصَى
Ebû Zer' (r.a.), Nebi
(s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Sizden biri namaz'a
başladığı zaman küçük çakılları düzeltmesin. Çünkü (bu anda) rahmet kendisine
yönelir."
Diğer tahric: Nesai,
tatbik; sehv; İbn Mace, ikamet; Tirmizi, salat; Ahmed b. Hanbel, V, 250, 163,
179.
AÇIKLAMA:
Hadisi şerifte namaza duran
kimsenin secde mahallindeki küçük çakılları düzeltmesin men edilmektedir.
"Namaza kalktığı zaman" ifadesinden maksad, "namaza
durduğunda" demektir. Çünkü namaza başlamadan önce
taşı düzeltmekte veya
başka bir şeyle meşgul olmakta hiç bir mahzur yoktur. Efendimizin sadece küçük
taşları mevzu bahis etmesi, nehyin sadece ona mahsus olmasını gerektirmez.
Secde mahallindeki kum ve toprakların düzeltilmesi de aynı nehyin hükmü altına
girer.
Hz. Nebi, küçük
taşların düzeltilmesini yasaklarken illet olarak, o esnada rahmetin namaz
kılana yönelmekte olduğunu göctoi"mîs ve rahmete ihtimam göstererek,
nehy'den önce illetini zikretmiştir.
Bundaki hikmet de;
taşları düzeltmenin zihni meşgul edeceği için, yönelmekte olan rahmel'derî haz
alamama ve onun kadrini bilememe endişesidir.