DEVAM: 5. Küsûf
Namazında Kıraat
حَدَّثَنَا
الْعَبَّاسُ
بْنُ
الْوَلِيدِ بْنِ
مَزْيَدٍ
أَخْبَرَنِي
أَبِي
حَدَّثَنَا
الْأَوْزَاعِيُّ
أَخْبَرَنِي
الزُّهْرِيُّ
أَخْبَرَنِي
عُرْوَةُ
بْنُ
الزُّبَيْرِ
عَنْ
عَائِشَةَ أَنَّ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَرَأَ
قِرَاءَةً
طَوِيلَةً
فَجَهَرَ
بِهَا
يَعْنِي فِي
صَلَاةِ الْكُسُوفِ
Âişe (r.anha)'den
rivayet edildiğine göre; Resûlullah (S.A.V.) (küsûf namazında) kıraati uzun
tutmuş ve açıktan okumuştur.
İzah:
Buhârî, kusûf; Müslim,
kusûf
Önceki rivayette Hz.
Âişe'nin Resûlullah'm okuduğu sûreyi tahmin ettiği bildirildiği halde burada
Efendimizin açıktan okuduğu açıkça ifade edilmiştir. Bu durum hadisler arasında
tezat olduğu izlenimi veriyorsa da bu tezadı izâle mümkündür.
Önceki hadisin
açıklamasında da işaret edildiği gibi, Hz. Peygamberin aslında bu namazda
açıktan okuduğu halde Âişe validemiz uzak bir yerde olduğu için Resûlullah'm
sözlerini iyice anlayamamış ve tahminen okunan sûrelerin Bakara ve Âl-i İmrân
olduklarını çıkarmış olması mümkündür. Ya da hâdise birkaç defa tekerrür
etmiş, Hz. Peygamber bazılarında açıktan okuduğu halde bazılarında gizli
okumayı tercih etmiştir. Bu hadiste bahis mevzuu edilen namazın husuf namazı,
gece kılındığı için cehri okunmuş olması ihtimali üzerinde duranlar da vardır.
Tercemede parantez içerisinde (küsûf namazında) diye türkçeye aktardığımız
"küsuf namazında olduğunu kast ediyor" cümlesi, hadisin diğer
kitaplarındaki rivayetinde mevcut değildir. Bu ilâve müellif Ebû Davud'a ait
olmalıdır.