NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
خَلَّادٍ
الْبَاهِلِيُّ
حَدَّثَنَا
يَحْيَى عَنْ
ابْنِ جُرَيْجٍ
أَخْبَرَنِي
عَطَاءٌ
أَخْبَرَنِي
مُخْبِرٌ
عَنْ
أَسْمَاءَ
أَنَّهَا
رَمَتْ
الْجَمْرَةَ
قُلْتُ
إِنَّا
رَمَيْنَا الْجَمْرَةَ
بِلَيْلٍ
قَالَتْ
إِنَّا كُنَّا
نَصْنَعُ
هَذَا عَلَى
عَهْدِ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
Esma (r.anhâ'nın
haccın)'dan bahseden (bir râvi) O'nun (Akabe Cemresine) taş(ları fecrden Önce)
attığını haber verdi (ve) dedi ki: Ben (kendisine);
Biz taşları geceleyin
attık, dedim de;
"Biz Resûlullah
(S.A.V.) zamanında böyle yapardık" diye cevap verdi.
İzah:
Buhari, hac; Müslim,
hac; Ahmed b. Hanbel. VI, 347, 351.
Resûl-i Ekrem
(S.A.V.)'in baldızı olan Hz.Esmâ'mn bu haccı, Veda Haccından ve Resûl-i Ekrem'in Dâr-ı Bekâ'ya irtihalinden
sonra yapmış olduğu bir hacdır. Esma (r.anhâ) Akabe Cemresine bayram günü
atılacak olan taşlan güneşin doğmasını beklemeden geceleyin (yahutta alaca
karanlıkta) attığı için hürriyetine kavuşturduğu kölesi Abdullah b. Keysân
kendisine; "biz bu taşlan vaktini beklemeden geceleyin attık"
diyerek ondan bu hareketinin açıklamasını istemiştir. Esma (r.anhâ) da
-kadınları ve acizleri kasdederek, "Biz Resûlullah (S.A.V.) zamanında
böyle yapardık" diye cevap vermiştir. "Hz. Esma (r.anhâ'nın haccm)dan
bahseden "(ravî)" sözüyle, Hz. Esmâ'mn hürriyetine kavuşturduğu eski
kölesi Abdullah b. Keysan kasd edilmiştir.