SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

MENASİK BAHSİ

<< 1994 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِيُّ وَهُدْبَةُ بْنُ خَالِدٍ قَالَا حَدَّثَنَا هَمَّامٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ اعْتَمَرَ أَرْبَعَ عُمَرٍ كُلَّهُنَّ فِي ذِي الْقِعْدَةِ إِلَّا الَّتِي مَعَ حَجَّتِهِ

 

قَالَ أَبُو دَاوُد أَتْقَنْتُ مِنْ هَا هُنَا مِنْ هُدْبَةَ وَسَمِعْتُهُ مِنْ أَبِي الْوَلِيدِ وَلَمْ أَضْبِطْهُ عُمْرَةً زَمَنَ الْحُدَيْبِيَةِ أَوْ مِنْ الْحُدَيْبِيَةِ وَعُمْرَةَ الْقَضَاءِ فِي ذِي الْقِعْدَةِ وَعُمْرَةً مِنْ الْجِعْرَانَةِ حَيْثُ قَسَمَ غَنَائِمَ حُنَيْنٍ فِي ذِي الْقِعْدَةِ وَعُمْرَةً مَعَ حَجَّتِهِ

 

Enes (r.a.)'den rivayet olunduğuna göre,

 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem dört umre yapmıştır: Haccıyla birlikte yapmış olduğu umresinin dışında hepsi de Zilka'de ayında (yapılmış)tır.

 

 

Buhari, meğâzî; Müslim, hac; Tirmizî, hac; İbn Mâce, menâsik; Dârimî, menâsik; Ahmed b. Hanbel, I, 246, 321; II, 139; III, 134, 256, IV, 297.

 

 

Ebû Dâvûd dedi ki: Ben buradan itibaren (nakledeceğim sözle­ri) Hudbe (b. Halid)'den sağlam olarak aldım. Bu sözleri Ebu'l-Velid'den de işittim. (Ama iyi zabt edemediğim için ondan işittikle­rimi nakletmiyorum. Hudbe'den işittiklerimi nakletmekle yeti­niyorum):

 

 

İzah:

Hudeybiye Umresi yahut Hudeybiye'den (yapılan) umre Zilka­de ayında (yaptığı) Kaza Umresi Zilkade ayında ganimetleri taksim ettiği sırada Ci'râne'den (ihrama girerek yaptığı) umre ve haccıyla birlikte (yaptığı) umre.

 

Açıklama:

Resûl-i Ekrem Efendimiz Zilka'de ayında umre yapılamayacağı yolundaki Câhiliyye inancını yıkmak amacıy­la ve Zilkade ayının faziletinden dolayı Veda Haccıyla beraber yaptığı um­renin dışında bütün umrelerini Zilka'de ayında yapmıştır. Gerçi Veda Hac­cıyla birlikte yaptığı umreyi Zilhicce ayında yapmıştır, ama onun için ih­rama yine de Zilkade ayında girmiştir.

 

Musannif Ebû Dâvûd bu hadisi Ebu'l-Velid et-Tayâlisî ile Hudbe b. Hâlid'den rivayet etmiştir. Fakat musannif bu hadisin Ebu'l-Velîd'den duy­duğu "Hudeybiye umresi..." diye başlayan cümleden itibaren sonuna ka­dar olan kısmım pek iyi zabt edemediğinden onları nakletmemiş. Hadisin bu kısmını Hudbe b. Hâlid'den duyduğu lâfızlarla nakletmiştir. Bu kısım­da geçen "Hudeybiye umresi yahut Hudeybiye'den" cümlesindeki tered­düt musannıfa ait değil, râviye aittir.

 

Metinde geçen ganimet savaşta düşmandan ele geçirilen zenginlikler­dir. Kur'an-ı Kerîm ganimetlerin beşte birini toplum yararına ayırmıştır: "Biliniz ki ganimet olarak aldığınız şeylerin beşte biri Allah'a, Peygam­ber'e, yakın akrabalara, öksüzlere, muhtaçlara ve yolculara aittir."[Enfal 41] âyet-i kerimesinde bu husus açıkça bildirilmiştir.

 

Huneyn, Mekke ile Tâif arasında Mekke'ye yaklaşık olarak on mil uzaklıkta bulunan bir vadidir. Huneyn Gazvesi Mekke'nin Fethinden son­ra hicretin 8. yılında Şevval ayında yapılmıştır.