NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
الْمُصَفَّى
حَدَّثَنَا
عَلِيُّ بْنُ
عَيَّاشٍ
عَنْ اللَّيْثِ
بْنِ سَعْدٍ
حَدَّثَنَا
حَيْوَةُ
عَنْ ابْنِ
شُفَيٍّ عَنْ
شُفَيِّ بْنِ
مَاتِعٍ عَنْ
عَبْدِ
اللَّهِ هُوَ
ابْنُ عَمْرٍو
عَنْ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ
قَفْلَةٌ
كَغَزْوَةٍ
Abdullah b. Amr'dan
rivayet edildiğine göre,
Nebi (s.a.v.); (savaştan
sonra) "Dönüş de savaş gibi (faziletli)dir." buyurmuştur.
İzah:
Ahmed b. Hanbel, II,
174.
Allah yolunda savaş
İslâmın en faziletli amellerinden biri olduğundan mücâhidlerin savaş bittikten
sonra yurda dönmeleri de Allah yolunda savaşa çıkmaları gibi kıymetlidir. Bir
başka ifadeyle gaziler savaştan dönerlerken de aynen savaşa çıkarlarmış gibi
ecir alırlar. Çünkü savaştan sonra yurtlarına dönen gaziler düşmanın tehlikesini
ortadan kaldırarak dönmeleri yanında ayrıca yanlarına döndükleri ailelerine
huzur, sükun ve emniyeti de beraberlerinde getirdikleri gibi bir de düşmana
karşı yeni harp hazırlıklarına girişirler. Bu bakımdan savaştan dönerken de
aynen savaşa gider gibi sevab alırlar.
Hattâbî'nin
açıklamasına göre düşmanı pusuya düşürmek için yapılan geri çekilme
hareketleri de savaştan dönme kelimesinin şumûlü içerisirie girmektedir.