NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
الْعَلَاءِ
وَمُحَمَّدُ
بْنُ
مَكِّيٍّ
الْمَرْوَزِيُّ
الْمَعْنَى
قَالَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ الْمُبَارَكِ
عَنْ
سُلَيْمَانَ
التَّيْمِيِّ
عَنْ أَبِي
عُثْمَانَ
وَلَيْسَ
بِالنَّهْدِيِّ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ
مَعْقِلِ
بْنِ يَسَارٍ
قَالَ قَالَ
النَّبِيُّ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
اقْرَءُوا يس
عَلَى
مَوْتَاكُمْ
وَهَذَا
لَفْظُ ابْنِ
الْعَلَاءِ
Ma'kıl b. Yesar'dan (rivayet
olunduğuna göre)
Nebi (s.a.v.)
"ölülerinizin üzerine yasin okuyun." buyurmuştur. Bu (lafız ravi)
İbnü'l-Ala'nın lafzıdır.
İzah:
İbn Mâce, cenaiz
Metinde geçen
"mevtâküm = ölüleriniz" kelimesinden mak-sat, ölmek üzere bulunan
hastalardır.
Nitekim Hanefi
âlimlerinden İbn Abidin de şöyle diyor: "Yanında yasin okumak menduptur.
Çünkü Nebi (s.a.v.) "Ölülerinizin üzerine yasini okuyun,"
buyurmuştur. İbn Hibban bundan murad ölmek üzere bulunan kimsedir,
demiştir."[Davudoğlu A, ibn Abidin, III, 397.]
Bu mevzuda îbn
Ebû'd-Dünya ile Deylemi'nin rivayet ettikleri merfu bir hadis de şu mealdedir:
"Ölmek üzere olan hiç bir hasta yoktur ki, üzerine yasin okunsun da Allah
onun Ölümünü kolaylaştırmasın." Ölmek üzere olan bir kimse, ölü hükmünde
olduğundan hadis-i şerifte ölmek üzere olan kimselerden ölüler diye
bahsedilmiştir.
Ölmek üzere bulunan
kimse kuvvetini kaybedip zayıf düşmüş ve bütün kalbiyle de Allah'a yönelmiştir.
İşte böyle bir anda yasin sûresi okununca bunu işiten hastanın dini esaslara
olan inancı artar ve özellikle bu sûrede anlatılan Kıyamet halleriyle ünsiyet
ederek rahatlar.
Ölmek üzere olan
hastalara yasin okunmasının hikmeti hakkında et-Tibî şunları söylüyor: "Bu
sûrede imana davet, geçmiş milletlerin halleri, kaderin isbatı, kulların
fiillerinin Allah'a dayandığı tevhidin isbatı, şirkin reddi, kıyamet
alametleri, Öldükten sonra dirilme, haşr, arasat meydanında toplanma, hesap,
ceza gibi birçok dini esaslar ve önemli meseleler vardır. İşte ölmek üzere
bulunan bir hastanın başında yasin okunmasının hikmeti sûrenin bu gibi
mevzuları içerisinde toplamış olmasıdır."
Müteahhirin
âlimlerinden bazıları, mevzumuzu teşkil eden bu hadisin zahirine sarılarak, yasin
sûresinin cenaze üzerine ölümden sonra ve definden önce okunabileceğini
söylerken, diğer bir kısmı da îbn Adiyy'in Ebû Bekr (r.a)'den rivayet ettiği;
"Kim anne ve babasının ya da bunlardan birinin kabrini cuma günü ziyaret
ederek orada yasin okursa, Allah mutlaka o kabirde yatan kimseyi
bağışlar."[Camius-Sagir 11,178.] mealindeki hadise dayanarak "Yasinin
cenaze üzerine Ölümden sonra, definden önce de sonra da okunabileceğini"
söylemişlerdir.
Hanefî âlimlerinden îbn
Abidin, "Ama bizim alimlerimiz öldükten sonra, yıkanıncaya kadar yanında
Kur'ân okumayı mekruh saymışlardır." cümlesini naklettikten sonra
"Mümteka'mn ölünün yanında Kur'in okunabileceğini ifade eden sözü ölmezden
önceye hamledilmiştir. Kaldırılmaktan murat da ruhun kaldırılması olduğuna
işarette bulunmuştur." diyerek hasta öldükten sonra yıkanıncaya kadar
yanında Kur'ân okumanın mekruh olduğunu ifade etmiştir.[Davudoğhı A., Ibn
Abidin, III, 402,403.]
Yasin sûresinin
fazileti hakkında, bazı hadisler varsa da bunların hepsi de sıhhatleri yönünden
tenkid edilmiştir. Bunlardan bazılarının meali şöyledir "Herşeyin bir
kalbi vardır. Kur'ân'ın kalbi de yasindir. Her kim yasin sûresini okursa, Allah
ona bu sûreyi okuması sebebiyle Kur'ân'ı on kere okumuş kadar sevap
yazar."[Tirmizi, Sevabü'l-Kur'ân; Darimî, fedailü'l-Kur'ân] Tirmizî, bu
hadisin garip olduğunu, Süyutî de zayıf olduğunu söylemiştir. "Kim bir
gecede Allah'ın rızasını dileyerek yasin okuyacak olursa (günahları)
bağışlanır"[Süyuti el-Camiü's-Sagir, II, 184.] "Kim Allah'ın rızasını
dileyerek yasin okursa, geçmiş günâhları affedilir, onu ölülerinizin yanında
da okuyunuz.[Beyhakî, Sevab'ül-Kur'ân.] Kim yasini bir defa okursa, Kur'an-ı
iki defa okumuş gibi olur."[Suyutî, el-Camiu's-Sagir, II, 184.] Bu
hadislerin birisinde yasin okuyan, Kur'an-ı on defa okumuş gibi sevap alır
denirken, diğer birinde iki defa okumuş gibi sevap alır denilmesi bu hadisler
arasında bir çelişki bulunduğunu göstermez. Çünkü bu sevab, okuyan kimsenin o
andaki samimiyet, ihlas ve diğer ruhî hallerine ve içinde bulunulan zaman ve
mekana göre değişebilir. Şevkanî "Bütün bu rivayetler biribirlerini
takviye ettiğinden bunlarla amel etmek faydalıdır" diyor.[Şevkani,
Neylii'I-Evtar, IV, 24.]