SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TERECCÜL BAHSİ

<< 4204 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ وَأَحْمَدُ بْنُ سَعِيدٍ الْهَمْدَانِيُّ قَالَا حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ أُتِيَ بِأَبِي قُحَافَةَ يَوْمَ فَتْحِ مَكَّةَ وَرَأْسُهُ وَلِحْيَتُهُ كَالثَّغَامَةِ بَيَاضًا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ غَيِّرُوا هَذَا بِشَيْءٍ وَاجْتَنِبُوا السَّوَادَ

 

Câbir b. Abdullah (r.a) demiştir ki;

 

"'Mekke fethedildiğ Ebu Kuhafe  getirildi, saçı ve sakalı ak tavşan gibi bembeyaz idi. Rasûlullah (s.a.v.) "şunu bir şeyle değiştirin, siyahtan uzak durun (şu beyazlığı siyahın dışında bir renkle boyayınî buyurdu.

 

 

İzah:

Müslim, Libas; Nesai Zinet; İbn Mace, Libas; Ahmed b. Hanbel III, 160, 316, 332;VI-349.

 

Ebu Kuhâfe: Hz.Ebu Bekir'in babasıdır. Adı Osman, babası Amir’dir. Mekke fethedildiği gün müslüman olmuş Hz.Ömer’in halifeliği esnasında  H. 14 yılında 99 yaşında vefat etmiştir.Kendisinden Hz. Ebu Bekir ve Hz. Esma hadis rivayet etmiştir.(aliyyü’l Kari, Mirkatü’l–Mefatih IV–457.)

 

Hadisin Müslim'deki bir rivâyelinde. Ebû Kuhâ-IVmn Mekke felni y|j| mK yoksa Mekke ,emj günü mü getirildiği .şek ile ifade edilmekledir. Ayrıca bu rivayette. Ebû Kuhâ-fe'riin saçlarının boyanmasının hanımlarına emredüdiği bildirilmekledir.

 

Ahmet b. Hanbel'in, Enes (r.a)'dan yaptığı rivayetle bildirildiğine gö­re; Ebû Kuhâfe'yi. Uz. Ebu Bekir (r.a} taşıyarak gelirip. Rasûluilah'm hu­zuruna  bırakmış   ve Ebû  Kuhâfe  müslüman olmuştur.Taberî nin rivayetinde ise. Ebû Kuhâfe'yi götürüp saçını sakalını kırmızıya boyadık­ları ifâde edilmiştir.

 

Hâdis-i .şerifte, Ebû Kuhâfe'nin saç ve sakalının beyazlığı '" (segame)ye benzetilmiştir. Bu kelime (süğâme) seklinde ele okunmakta­dır. Aliyü'l - KarTnin ifadesine göre; Mirak Şah da "süğâme" şeklinde ol­duğunu söylemiştir. Kamûsüı ise "seğâni" şeklindedir. Bu kelime yaprağı ve çiçeği bembeyaz olan bir bitkinin ismidir. Asım Efendi kumus tercemesinde bu kelimeyi, "Ak yavşan1" diye terecine etmiş, Bûrhan'daki iza­hın ise "yandık otu" mânâsına gelecek şekilde tefsir edildiğini söylemiş­tir. Bu ihtilâfların önemi yoktur. Meselenin esası. Ebû Kuhâfenin saç ve sakalının bembeyaz olup yaprağı ve çiçeği kar gibi beyaz oktu bir bitkiye benzetildiğidir.

 

Bu hâdis-i şerif ağaran saç ve sakalı boyamanın müslebap olmakla be­raber, siyaha boyamanın caiz olmadığına delâlet çimekledir. Siyaha boya­manın nehyedildiği açık olmakla birlikte bu nehiy mutlak midir, yoksa bazı hallerde siyaha boyanabilir mi? Bu konudaki görüşleri 20. bab'da 4212. hâdis'in izahı esnasında vereceğiz. Çünkü o bab, sırf siyaha boyan­ma konusundadır.