NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
حَفْصُ بْنُ
عُمَرَ
حَدَّثَنَا
شُعْبَةُ
عَنْ
قَتَادَةَ
عَنْ
عُقْبَةَ بْنِ
صُهْبَانَ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
مُغَفَّلٍ
قَالَ نَهَى
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ عَنْ
الْخَذْفِ
قَالَ
إِنَّهُ لَا
يَصِيدُ صَيْدًا
وَلَا
يَنْكَأُ
عَدُوًّا
وَإِنَّمَا
يَفْقَأُ
الْعَيْنَ
وَيَكْسِرُ
السِّنَّ
Abdullah b. Mugaffel'den
demiştir ki: Rasûlullah (s.a.v.) fiske taşı atmayı yasakladı ve:
"O av avlamaz.
Düşmanı yaralamaz, ancak göz çıkarır, diş kırar" buyurdu."
İzah:
Buharî, edeb, teftir
sure; Müslim, sayd; Ebû Davud, diyat; Nesaî, kasame; İbn Mace, sayd, mukaddime;
Darimî, mukaddime; Ahmed b. Hanbel, IV, 86, V, 46, 54-57.
İbn Mâce'nin
rivayetinde, bu hadisin sonunda «Ben S£ma Rasûlullah (s>a.)'m fiske taşı
atmayı yasakladığım söylüyorum, sen yine de atıyorsun. Artık bundan sonra
seninle koruşmayacağım" sözleri yer almaktadır.
Bu da gösteriyor ki,
Rasûlullah (sa.)'in sünnet-i seniyyesine muhalefette ısrar eden kişiye küsmek
caizdir. "Mümin kişinin, din kardeşine üç-günden fazla küs durması caiz
değildir." mealindeki (4910) numaralı hadis-i şerifin böyle bir dini
meseleden dolayı küs kalmaya şümulü yoktur. Hadis-i şerifin ihtiva ettiği diğer
bir şer'i hükm de fisketaşı ile vurulan av hayvanının etinin yenmemesidir.
Metinde geçen "o avlamaz" cümlesi... bu taşlarla vurulan hayvanların
Maide suresinin üçüncü âyetinde geçen "mevkûze (sopa ve benzeri şeylerle
vurulup Öldürülen hayvan)" kelimesinin kapsamına girdiğine delâlet eder.