باب
الإسراء
برسول الله
صلى الله عليه
وسلم إلى
السماوات،
وفرض الصلوات
74- RESULULLAH
(S.A.V.)'İN (GECELEYİN) GÖKLERE YÜRÜTÜLMESİ (İSRA) VE NAMAZLARIN FARZ KILINMASI
BABI
259 - (162) حدثنا
شيبان بن
فروخ. حدثنا
حماد بن سلمة.
حدثنا ثابت
البناني عن
أنس بن مالك؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال "أتيت
بالبراق (وهو
دابة أبيض
طويل فوق
الحمار ودون
البغل. يضع
حافره عند منتهى
طرفه) قال،
فركبته حتى
أتيت بيت
المقدس. قال،
فربطته
بالحلقة التي
يربط به
الأنبياء. قال،
ثم دخلت
المسجد فصليت
فيه ركعتين.
ثم خرجت.
فجاءني جبريل
عليه السلام
بإناء من خمر
وإناء من لبن.
فاخترت اللبن.
فقال جبريل
صلى الله عليه
وسلم: اخترت
الفطرة. ثم
عرج بنا إلى
السماء.
فاستفتح
جبريل فقيل:
من أنت؟ قال: جبريل.
قيل: ومن معك؟
قال: محمد. قيل:
وقد بعث إليه؟
قال: قد بعث
إليه. ففتح
لنا. فإذا أنا
بآدم. فرحب بي
ودعا لي بخير.
ثم عرج بنا
إلى السماء
الثانية.
فاستفتح
جبريل عليه
السلام. فقيل :
من أنت؟ قال:
جبريل. قيل:
ومن معك؟ قال.
محمد. قيل: وقد
بعث إليه؟
قال: قد بعث إليه؟
ففتح لنا.
فإذا أنا
بابني الخالة
عيسى بن مريم
ويحيى بن
زكريا صلوات
الله عليهما.
فرحبا ودعوا
لي بخير. ثم
عرج بي إلى
السماء
الثالثة.
فاستفتح
جبريل. فقيل:
من أنت. قال:
جبريل. قيل. ومن
معك؟ قال:
محمد صلى الله
عليه وسلم.
قيل: وقد بعث
إليه؟ قال: قد
بعث إليه. ففتح
لنا. فإذا أنا
بيوسف صلى
الله عليه
وسلم. إذا هو
قد أعطي شطر
الحسن. فرحب
ودعا لي بخير.
ثم عرج بنا
إلى السماء
الرابعة.
فاستفتح
جبريل عليه
السلام. قيل:
من هذا؟ قال:
جبريل. قيل:
ومن معك؟ قال:
محمد. قال: وقد بعث
إليه؟ قال: قد
بعث إليه.
ففتح لنا فإذا
أنا بإدريس.
فرحب ودعا لي
بخير. قال
الله عز وجل:
{ورفعناه
مكانا عليا}
[19/مريم/ آية 57] ثم
عرج بنا إلى السماء
الخامسة.
فاستفتح
جبريل. قيل من
هذا؟ قال:
جبريل. قيل :
ومن معك؟ قال:
محمد. قيل: وقد
بعث إليه؟
قال: وقد بعث
إليه. ففتح
لنا. فإذا أنا
بهارون صلى
الله عليه
وسلم. فرحب
ودعا لي بخير.
ثم عرج إلى
السماء السادسة.
فاستفتح
جبريل عليه
السلام. قيل:
من هذا؟ قال:
جبريل. قيل:
ومن معك؟ قال:
محمد. قيل : وقد
بعث إليه؟
قال: قد بعث
إليه. ففتح
لنا فإذا أنا بموسى
صلى الله عليه
وسلم. فرحب
ودعا لي بخير.
ثم عرج إلى
السماء
السابعة.
فاستفتح
جبريل. فقيل:
من هذا؟ قال:
جبريل. قيل : ومن
معك؟ قال:
محمد. قيل. وقد
بعث إليه؟
قال: قد بعث
إليه. ففتح
لنا. فإذا أنا
بإبراهيم صلى
الله
عليه وسلم،
مسندا ظهره
إلى البيت
المعمور. وإذا
هو يدخله كل
يوم سبعون ألف
ملك لا يعودون
إليه. ثم ذهب
بي إلى السدرة
المنتهى. وإن
ورقها كآذان
الفيلة. وإذا ثمرها
كالقلال. قال،
فلما غشيها من
أمر الله ما
غشي تغيرت.
فما أحد من
خلق الله
يستطيع أن ينعتها
من حسنها.
فأوحى الله
إليّ ما أوحى.
ففرض علي
خمسين صلاة في
كل يوم وليلة.
فنزلت إلى
موسى صلى الله
عليه وسلم.
فقال: ما فرض
ربك على أمتك؟
قلت خمسين
صلاة. قال:
ارجع إلى ربك.
فاسأله
التخفيف. فإن
أمتك لا
يطيقون ذلك.
فإني قد بلوت
بني إسرائيل
وخبرتهم. قال،
فرجعت إلى ربي
فقلت: يا رب!
خفف على أمتي.
فحَطّ عني
خمسا. فرجعت
إلى موسى
فقلت: حَطَّ عني
خمسا. قال: إن
أمتك لا
يطيقون ذلك
فارجع إلى ربك
فاسأله
التخفيف. قال،
فلم أزل أرجع
بين ربي تبارك
وتعالى وبين
موسى عليه
السلام حتى قال:
يا محمد! إنهن
خمس صلوات كل
يوم وليلة.
لكل صلاة عشر.
فذلك خمسون
صلاة. ومن هم
بحسنة فلم يعملها
كتبت له حسنة.
فإن عملها كتبت
له عشرا ومن
هم بسيئة فلم
يعملها لم
تكتب شيئا.
فإن عملها
كتبت سيئة
واحدة. قال:
فنزلت حتى انتهيت
إلى موسى صلى
الله عليه
وسلم فأخبرته.
فقال: ارجع
إلى ربك
فاسأله
التخفيف. فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقلت: قد
رجعت إلى ربي
حتى استحييت
منه".
[:-409-:] Bize Şeyban b. Ferruh tahdis etti. Bize Hammad b. Seleme
tahdis etti. Bize Sabit b. Bunani'nin Enes b.
Malik'ten rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu:
''Bana beyaz renkli
uzun, eşek'ten yüksek, katırdan alçak, gözünün değdiği son noktada ayağını
koyan bir binek olan Burak getirildi. Ben buna binerek Beytu'l-Malkdis'e
geldim. O'nu Nebilerin bağladığı halka'ya bağladım.
Sonra Mescid'e girdim,
iki rek'at namaz kıldım sonra çıktım. Cebrail (a.s.) bana içinde şarab bulunan
bir kap ile süt bulunan bir kap getirdi. Ben sütü seçtim. Bunun üzerine
Cebrail: Fıtratı seçtin dedi.
Sonra bizi semaya
çıkardı. Cebrail kapının açılmasını istedi. Sen kimsin diye soruldu, Cebrail
dedi. Seninle birlikte kim var denildi. O: Muhammed, dedi. Ona (gelmesi için)
gönderildi mi, denildi. O: Ona gönderildi, dedi. Bu sefer bize (kapı) açıldı.
Adem'i karşımda buldum. Bana hoş geldin, merhaba dedi ve hayırla dua etti.
Sonra bizi ikinci semaya
çıkardı. Cebrail (aleyhisselam) kapının açılmasını istedi. Sen kimsin denildi,
O: Cebrail dedi. Seninle kim var denildi. O: Muhammed, dedi. Ona (gelmesi için
haber) gönderildi mi, diye soruldu. O: Evet, ona gönderildi ,dedi. Bunun
üzerine bize kapı açıldı, bu sefer iki teyze çocuğu Meryem oğlu İsa ile Zekeriya
oğlu Yahya ile -Allah'ın salat ve selamları onlara olsun- karşılaşıverdim.
İkisi de bana hoş geldin dedi, bana hayırla dua etti.
Sonra bizi üçüncü semaya
çıkardı. Cebrail kapının açılmasını istedi, sen kimsin denildi. Cebrail, dedi.
Seninle beraber kim var denildi, Muhammed dedi. Ona (gelmesi için) gönderildi
mi denildi. O: Evet, ona gönderildi dedi. Bunun üzerine bize (kapı) açıldı.
Orada da Yusuf {aleyhisselam} ile karşılaşıverdim. Bir de ne göreyim,
güzelliğin yarısı ona verilmiş bulunuyor. O da beni güzel karşıladı ve bana
hayırla dua etti.
Sonra beni dördüncü
semaya çıkardı. Cebrail (aleyhisselam) kapının açılmasını istedi. Kim o
denildi, Cebrail dedi. Seninle beraber kim var denildi. Muhammed (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'dedi. Ona (gelmesi için) gönderildi mi dedi. Cebrail: Evet
ona gönderildi dedi. Bize kapı açıldı. İdris (aleyhisselam) ile
karşılaşıverdim. O da beni hoş karşıladı ve bana hayırla dua etti. Aziz ve
Celil Allah da: "Ve biz onu yüksek bir yere kaldırdık." (Meryem, 57)
buyurmaktadır.
Sonra bizi beşinci
semaya çıkardı. Cebrail kapının açılmasını istedi. Kim o denildi, Cebrail dedi.
Seninle birlikte kim var denildi. Muhammed, dedi. Ona (gelmesi için haber)
gönderildi mi, denildi. O: Ona gönderildi dedi. Bunun üzerine bize (kapı) açıldı.
Bu sefer Harun (aleyhisselam) ile karşılaşıverdim O da beni hoş karşıladı ve
bana hayırla dua etti.
Sonra bizi altıncı
semaya çıkardı. Cebrail (a.s.) kapının açılmasını istedi. Kim o denildi,
Cebrail dedi. Seninle beraber kim var denildi. Muhammed {Sallallahu aleyhi ve
Sellem}' dedi. Ona (gelmesi için haber) gönderildi mi denildi. O: Evet, ona
gönderildi dedi. Bunun üzerine bize (kapı) açıldı. Musa (aleyhisselam) ile
karşılaşıverdim. Beni hoş karşıladı ve bana hayırla dua etti.
Sonra yedinci semaya
Çıktı. Cebrail kapının açılmasını istedi. Kim o denildi, o Cebrail dedi.
Seninle beraber kim var denildi. Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dedi.
Ona (gelmesi için haber) gönderildi mi denildi. O: Evet, ona gönderildi dedi.
Bu sefer bize (kapı) açıldı. İbrahim (aleyhisselam) ile sırtını
el-Beytu'I-Ma'mur'a dayamış olduğu halde karşılaşıverdim. Bir de baktım ki ona
her gün yetmiş bin melek giriyor ve bir daha ona geri dönmüyorlar.
Sonra beni Sidretu'l-Münteha'ya
kadar götürdü. Yapraklarının fillerin kulakları gibi olduğunu gördüm, meyveleri
de küpler gibi idi. Allah'ın emrinden o ağacı bürüyen bürüyünce değişikliğe
uğradı. Yüce Allah'ın yarattıklarından hiçbir kimse onun güzelliğini anlatamaz.
Yüce Allah bana vahyettiklerini vahyetti. Bir gün bir gecede bana elli namazı
farz kıldı. Musa'nın yanına indim.
- Rabbin ümmetine neyi
farz kıldı, dedi. Ben: Elli namaz dedim. O: Rabbine dön, ondan hafifletmesini
dile, çünkü senin ümmetinin buna gücü yetmez. Ben İsrailoğullarını sınadım ve
onları iyice tanıdım, dedi.
(Allah Resulü devamla)
buyurdu ki: Bunun üzerine Rabbime döndüm. Rabbim ümmetimin yükünü hafiflet,
dedim. Benden beş vakit indirdi. Musa'nın yanına döndüm. Benden beş vakit
indirdi, dedim. O: Ummetinin buna gücü yetmez. Rabbine dön ve ondan
hafifletmesini dile, dedi. (Allah Resulü) buyurdu ki: Şanı yüce ve mübarek
Rabbim ile Musa (aleyhisselam) arasında gidip gelmeye devam ettim. Nihayet: Ey
Muhammed, bir gün ve bir gecede onlar beş namazdır, her bir namaz için de on
(kat sevap) vardır. İşte böylece elli namaz oldular. Her kim bir iyilik yapmak
ister de onu yapmazsa ona bir hasene olarak yazılır. Eğer onu yaparsa, bu sefer
ona on hasene olarak yazılır. Kim bir kötülük yapmak ister de onu yapmazsa ona
hiçbir şey yazılmaz. Şayet onu yaparsa ona bir günah olarak yazılır buyurdu.
(Allah Resulü devamla)
dedi ki: Sonra indim ve nihayet Musa (aleyhisselam)'ın yanına varıp, ona
(durumu) haber verdim. O: Rabbine dön, ondan hafifletmesini dile, dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: Bu sefer: Rabbime o kadar
çok gidip geldim ki artık ondan haya ediyorum dedim. "
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'I-Eşraf, 345
260 - (161) حدثني
عبدالله بن
هاشم العبدي.
حدثنا بهز بن
أسد. حدثنا
سليمان بن
المغيرة.
حدثنا ثابت عن
أنس بن مالك
قال: قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
"أتيت فانطلقوا
بي إلى زمزم.
فشرح عن صدري.
ثم غسل بماء
زمزم ثم أنزلت".
[:-410-:] Bana Abdullah b. Haşim El-Abdi rivayet etti. (Dedi ki): Bize
Behz b. Esed rivayet etti. (Dediki): Bize Süleyman b. El-Mugira rivayet etti.
(Dedi ki): Bize Sabit, Enes b. Malik'ten şöyle
dediğini tahdis etti:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): Yanıma gelindi, (gelenler) beni Zemzeme götürdü, göğsüm açıldı,
sonra Zemzem suyu ile yıkandı, sonra (yerime) indirildim.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'l~Eşraf, 413
261 - (161) حدثنا
شيبان بن
فروخ. حدثنا
حماد بن سلمة.
حدثنا ثابت
البناني عن
أنس بن مالك؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم أتاه
جبريل صلى الله
عليه وسلم وهو
يلعب مع
الغلمان.
فأخذه فصرعه
فشق عن قلبه.
فاستخرج
القلب.
فاستخرج منه علقة.
فقال: هذا حظ
الشيطان منك.
ثم غسله في
طست من ذهب
بماء زمزم. ثم
لأمه. ثم
أعاده في
مكانه. وجاء
الغلمان
يسعون إلى أمه
(يعني ظئره)
فقالوا: إن
محمدا قد قتل.
فاستقبلوه وهو
منتقع اللون.
قال أنس: وقد
كنت أرى أثر
ذلك المخيط في
صدره.
[:-411-:] Bize Şeyban b. Ferruh rivayet etti. (Dediki): Bize Hammad
b. Seleme rivayet etti. (Dedi ki): Bize Sabit el-Bunanî, Enes b. Malik'ten rivayete göre:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e küçük çocuklarla birlikte oynarken Cebrail (aleyhisselam)
gelip onu tuttu, yere yatırdı, kalbinin üzerini yardı. Kalbini çıkardı ve ondan
bir kan pıhtısı çıkarttıktan sonra işte bu şeytanın senden payıdır dedi. Sonra
onu altından bir leğen içinde Zemzem suyu ile yıkadı. Sonra onu tekrar bir
araya getirdi. Sonra onu yerine iade etti. Çocuklar annesinin -yani
sütannesinin- yanına koşarak gittiler ve: Muhammed öldürüldü, dediler. Onunla
rengi değişmiş olduğu halde karşılaştılar. Enes dedi ki: Ben onun göğsünde o
iğnenin izini görüyordum.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'l-Eşraf, 346
262 - (162) حدثنا
هارون بن سعيد
الأيلي. حدثنا
ابن وهب. قال:
أخبرني
سليمان وهو
ابن بلال. قال:
حدثني شريك بن
عبدالله بن
أبي نمر. قال : سمعت أنس
بن مالك
يحدثنا عن ليلة
أسري برسول
الله صلى الله
عليه وسلم من
مسجد الكعبة؛
أنه جاءه
ثلاثة نفر قبل
أن يوحى إليه.
وهو نائم في
المسجد
الحرام. وساق
الحديث بقصته
نحو حديث ثابت
البناني. وقدم
فيه شيئا وأخر.
وزاد ونقص.
[:-412-:] Bize Harun b. Saîd el Eyli rivayet etti. (Dedi ki): Bize,
İbni Vehb rivüyet etti dedi ki: Bana Süleyman —ki İbni Bilal'dır— haber verdi
dedi ki: Bana Şerik b. Abdullah b. Ebi Nemir tahdis etti: Enes b. Malik'i bize Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in Kabe mescidinden yürütüldüğü (isra) gecesini anlatırken dinlemiştim.
Anlattığına göre ona vahiy gelmeden önce o Mescid-i Haram'da uyuyorken yanına
üç kişi gelmiş sonra hadisi kıssası ile birlikte (bundan önceki) Sabit
el-Bunani'nin rivayet ettiği hadise yakın olarak zikretti. O rivayetinde bazı
şeyleri öne aldı, bazı şeyleri sonraya bıraktı. Bazı fazlalıklar da zikretti,
bazı yerleri de eksik söyledi.
Diğer tahric: Buhari,
3570, 7517; Tuhfetu'l-Eşraf, 909
DAVUDOĞLU 409 – 423 AÇIKLAMASI
168.sayfada.
409 – 429 NEVEVİ ŞERHİ
172.sayfada.