NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
51 - (873) حدثني
محمد بن بشار.
حدثنا محمد بن
جعفر. جدثنا
شعبة عن خبيب.
عن عبدالله بن
محمد بن معن،
عن بنت لحارثة
بن النعمان ؛
قالت:
ما
حفظت (ق) إلا من
في رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. يخطب
بها كل جمعة.
قالت: وكان
تنورنا وتنور
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم واحدا.
[ش
(وكان تنورنا
وتنور رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
واحدا) إشارة
إلى حفظها
ومعرفتها
بأحوال النبي
صلى الله عليه
وسلم وقربها
من منزله].
{51}
Bana Muhammed b. Beşşâr
rivayet etti. (Dediki):. Bize, Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dediki): Bize
Şu'be, Hubeyb'den, o da Abdullah b. Muhammed b. Ma'n'dan, o da Hârisetü'bnu
Nu'mân'ın bir kızından naklen rivayet etti. Şöyle demiş :
«Ben, Kaaf sûresini
ancak Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in (mübarek) ağzından belledim.
Onu her cum'a hutbede okurdu. Bizim tandırımızla, Resulullah (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem)'\n tandırı birdi.»
52 - (873) وحدثنا
عمرو الناقد.
حدثنا يعقوب
بن إبراهيم بن
سعد. حدثنا
أبي عن محمد
بن إسحاق. قال:
حدثني عبدالله
بن أبي بكر بن
محمد بن عمرو
بن حزم
الأنصاري، عن يحيى
بن عبدالله
ابن
عبدالرحمن بن
سعد بن زرارة،
عن أم هشام
بنت حارثة بن
النعمان ؛
قالت:
لقد
كان تنورنا
وتنور رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
واحدا. سنتين
أو سنة وبعض
سنة. وما أخذت (ق
والقرآن
المجيد) إلا
عن لسان رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
يقرؤها كل يوم
جمعة على
المنبر. إذا
خطب الناس.
{52}
Bize, Amru'n-Nâkıd rivayet
etti. (Dediki): Bize Ya'kûb b. İbrâhîm b. Sa'd rivayet etti. (Dediki): Bize
babam, Muhammed b. İshâk'dan rivayet etti. Demişki: Bana Abdullah b. Ebî Bekir
b. Muhammed b. Amr b. Hazm EI-Ensârî, Yahya b. Abdillâh b. Abdirrahmân b. Sa'd
b. Zürâra'dan, o da Ümmü Hişâm binti Hârisete'bni Nu'mân'dan naklen rivayet
etti. Ümmü Hişâm şöyle demiş :
«Gerçekden iki sene
yahut bir seneden biraz fazla müddet zarfında bizim tandırımızla Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in tandırı birdi. Ben Kaaf sûresini ancak
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in dilinden öğrendim. Onu her cum'a
cemaata hutbe îrâd ederken minberde okurdu.
İzah:
Bu hadîsin senedindeki
Sa'd b. Zürâra hakkında bâzıları Es'adü'bnu Zürâra demişlerdir. Fakat Kaadı
İyâz 'in beyânına göre doğrusu burada olduğu gibi Sa'd 'dır. Bütün nüshalarda
bu isim Sa'd olarak zikredilmişdir. Yalnız Hâkim: «Doğrusu, Es'ad'dır. Bâzıları
Sa'd olduğunu söylemişlerdir.» demiş ve bunu böylece Buhari 'den rivayet
ettiğini bildirmişse de, Buhârî'nin târihinde bunun zıddını kaydedildiği
görülmektedir. Buhâri: «Bu zât'ın ismi Sa'd'dır. Es'ad olduğunu söyliyenler de
vardır. Fakat bu bir vehimden ibâretdir.» demektedir. Bu suretle Hâkim'in sözü
kendi aleyhine inkilâb etmiş olur.
Es'adü'bnu Zürâra,
Hazrec kabilesinin reisidir. Bu hadîsde zikri geçen Sa'dü'bnu Zürâra onun
kardeşidir. Sa'd Yahya ile Amra 'nın dedeleridir. Sa'd islâmiyete yetişmişdir.
Ancak kendisi bazılarınca münafıklar zümresinden sayıldığı için bir çok siyer
ulemâsı onu sahabe meyânında zikretmemişlerdir.
Hadîsin birinci
rivayetinde Hârisetü'bnu Nu'mân'ın kızı Nekire olarak zikredilmişse de, ikinci
rivâyetde isminin Ümmü Hişâm olduğu bildirilmişdir. Hz. Ümmü Hişâm:
«Bizim tandırımızla,
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in
tandırı birdi.» demekle, evinin Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in evine pek yakın olduğuna ve bu suretle Nebi (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in hâllerini herkesden ziyâde vâkıf olup, onları bellediğine işaret
etmişdir.