NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
52 - (1005) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
أبو عوانة. ح
وحدثنا أبو
بكر بن أبي
شيبة. حدثنا
عباد بن
العوام. كلاهما
عن أبي مالك
الأشجعي، عن
ربعي بن حراش،
عن حذيفة، (في
حديث قتيبة.
قال: قال
نبيكم صلى الله
عليه وسلم.
وقال ابن
شيبة: عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم) قال:
"كل
معروف صدقة".
[ش
(كل معروف
صدقة) أي ما
عرف فيه رضاء
الله فثوابه
كثواب الصدقة].
{52}
Bize Kuteybetü'bnü Saîd
rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Avâne rivayet etti. H.
Bize Ebû Bekir b. Ebi
Şeybe de rivayet etti. (Dediki): Bize Abbâd b. Avvâm rivayet etti. Bu râvîlerin
ikisi birden Ebû Malik-i Eşcaî'den, o da Rib'î b. Hirâş'dan, o da Huzeyfe^den
naklen rivâyer etmişlerdir.
— Kuteybe hadîsinde
Huzeyfe: Nebiimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)... demiş.
İbni Ebî Şeybe hadîsinde
ise: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den...) ifâdesini kullanmış.
Resûlullâh (Sallallahu
Aleyhi ve Selîem)
«Her Ma'ruf sadakadır.»
buyurmuşlar.
İzah
Ma'rûf: Allah'ın razı
olduğu bilinen fiildir. Böyle bir fiilin sevabı, sadaka sevabı gibidir.
Tıybi'ye göre «ma'rûf»
tâat olduğu bilinen her şey'in ismidir.
İnsanlara güler yüzle
muamele etmek bile ma'rûftan sayılır.
Hadîs-i şerif,
ehemmiyetsiz bile olsa hiç bir ma'rûfun hakir görülemiyeceğine ve iyilik yapmak
hususunda cimrilik göstermenin doğru olmadığına delildir.