NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
189 - (1234) حدثني
زهير بن حرب.
حدثنا سفيان
بن عيينة عن عمرو
بن دينار. قال:
سألنا
ابن عمر عن
رجل قدم
بعمرة. فطاف
بالبيت ولم
يطف بين الصفا
والمروة.
أيأتي امرأته
؟ فقال: قدم
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فطاف بالبيت
سبعا. وصلى
خلف المقام
ركعتين. وبين
الصفا
والمروة،
سبعا. وقد كان
لكم في رسول
الله أسوة
حسنة.
{189}
Bana Züheyr b. Harb
rivayet etti. (Dediki): Bize Siifyân b. Uyeyne, Amr b. Dinar'dan rivayet etti.
Amr şöyle demiş:
İbni Ömer'e, Umre'ye
niyet ederek gelip de beyti tavaf eden, fakat Safa ile Merve arasında sa'y
yapmayan bir adamın karısına yakınlık edip edemiyeceğini sorduk. İbni Ömer
şöyle dedi:
«Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) (hacca) geldi de, beyti yedi defa tavaf etti, Makaam-i
İbrahim'in arkasında iki rek'at namaz kıldı, Safâ ile Merve arasında da yedi
defa sa'y de bulundu. Muhakkak ki, sizin için Resulullah'da güzel bir örnek
vardır.»
(1234) حدثنا
يحيى بن يحيى
وأبو الربيع
الزهراني عن حماد
بن زيد. ح
وحدثنا عبد بن
حميد. أخبرنا
محمد بن بكر.
أخبرنا ابن
جريج. جميعا
عن عمرو بن
دينار، عن ابن
عمر رضي الله
عنهما، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم نحو حديث
ابن عيينة.
{…}
Bize Yahya b. Yahya ile
Ebû'r-Rabî'Ez-Zehrânî, Hammâd b. Zeyd'den rivayet ettiler. H.
Bize Abd b. Humeyd de rivayet
etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Bekir haber verdi. (Dediki): Bize İbni Cüreyc
haber verdi. (Hammâd ile İbni Cüreyc) hep birden Amr b. Dinar'dan, o da İbni
Ömer (Radiyallahu anhüma)'dan, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den
naklen İbni Uyeyne hadisi gibi rivayette bulunmuşlardır.
İzah:
Bu hadîsin Amr b. Dînâr
rivayetini Buhâri «Namaz» ve «Hacc» bahislerinde; Nesâî ile İbni Mâce «Hacc
bahsinde muhtelif râvilerden tahrîc etmişlerdir.
Vakfe yerinden murâd:
Arafat'tır.
İbni Ömer hadîsi tavâf-ı
kudûmu isbât etmektedir. Bu tavaf, Arafat'ta vakfe yapmadan îfâ edilebilir.
İbni Abbâs (Radiyallahu
anh)'ın dışında bütün ulemânın kavilleri budur.
Tavâf-i Kudüm: Mekke'ye
varır varmaz yapılan tavaftır. Uzaktan gelenler için, bunu yapmak sünnettir.
Şâfiiler'den bâzıları
vâcib olduğunu, yapılmadığı taktirde kurban kesmek îcâb ettiğini söylemişlerse
de Şâfiiler'in meşhur kavline göre de sünnettir.
Tavâf-i Kudüm: Mekke'de
yaşıyanîara sünnet değildir. Buna Tavâf-i Tahiyye dahî derler,
Hz. İbni Ömer'in: «Eğer
samîmi isen» sözünden muradı: Müslümanlığındare Resulullah (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem)'e tâbi oluşunda samimi isen, onun yolunu bırakıp da İbnİ Abbâs ve
başkalarının sözüyle amel etme! demektir.
Dünyâ fitnesinden murâd
; İbni Abbâs (Radiyallahu anh)'in Basra valiliğidir. Vâlîlikde bulunmak dinen
tehlikelidir; fitneye sebep olabilir.
İbni Ömer (Radiyallahu
anh) ise hiç bir valilikte bulunmamıştı. Bununla beraber :
«Dünyâ hangimizi
fitneye giriftar etmemiştir?» demesi, tevâzu'unun insaf ve takvasının
ifadesidir.
Hadîsin bâzı
nüshalarında Hz. İbni Ömer'in sözü «Hangimizi» şeklinde tesbit edilmiştir. Her
iki rivayet de doğrudur.