|
|
Rivayet
edildiğine göre Üssa bin Ebya salih bir kişiydi. Babası ise puta tapan ve halkı
putlara tapmağa davet eden bir kimseydi. Fakat oğlu Üssa hükümdar olunca, bir
münadiye emir verip halka şu şekilde ilanda bulunmasını söyledi:
"Haberiniz olsun, küfür artık mensuplarıyla birlikte ölmüştür. İman ve
mensupları ise yaşayacaktır. İsrailoğulları'ndan kafasını kim küfür ile dışarı
çıkarırsa, mutlaka öldürürüm. Allah'a karşı itaat terk edilip O'na isyan
edildiği için tufan dünyayı ve dünyada bulunanları sulara boğdu, beldeler yerin
dibine geçirildi, göklerden yeryüzüne ateş ve taş yağdırıldı." Üssa, bu
konuda işi oldukça sıkı tuttu.
İsrailoğulları
arasından puta tapan ve Allah'a karşı isyan ile meşgulolan bazı kimseler
hükümdar Üssa'nın annesinin yanına geldiler ve oğlunun yaptıklarını ona şikayet
ettiler. Üssa'nın annesi de puta tapardı. Nihayet annesi Üssa'nın yanına geldi,
onu fena halde azarlayıp yaptıklarından vazgeçmesini istedi, fakat Üssa
annesinin sözlerine kulak asmadı, hatta putlara taptığından dolayı onu tehdit
etti ve ondan beri (uzak) olduğunu açıkladı. Bunun üzerine puta tapan halk
ondan ümitlerini kestiler; kendisinden korkanlar ise ülkelerini terk ederek
Hindistan'a gitmek üzere yola çıktılar.
Bu
sırada Hindistan'da Rezh (Zere ?) adında bir hükümdar vardı. Kendisi diktatör,
zalim ve büyük bir sultan ve pek çok ülke ona itaat edip boyun eğmişlerdi.
Halkını da kendisine tapmağa davet ediyordu. İşte İsrailoğulları'ndan kaçan bu
grup Hint hükümdarının yanına gelerek kendi hükümdarlarını ona şikayet ettiler,
ayrıca kendi ülkelerinin güzelliklerini, bolluğunu, askerlerinin azlığını,
hükümdarlarının güçsüzlüğünü ve liyakatsizliğini anlattılar, ülkelerini ele
geçirmesi için tahrik edip iştahlandırdılar.
Bunun
üzerine Hint hükümdarı önce casuslar gönderdi. Casuslar, oradan ona haberler
getirdiler. Nihayet o, haberin doğruluğuna inanınca, askerlerini topladı ve
deniz yoluyla Şam bölgesine hareket etti. Bu arada ülkesine gelen
İsrailoğulları ona: "Üssa'nın bir dostu (Allah) var, bu ona yardım eder ve
onu destekler." dediler. Rezh de onlara: "Benim ordularım ve
askerlerimin çokluğu karşısında Üssa ve dostu ne yapabilir?" dedi.
Rezh'in,
ülkesini istilaya geleceği haberi Üssa'ya ulaşınca Allah'a yalvarıp dua etti,
Hint hükümdarının kuvveti karşısındaki aczini ve zaafını dile getirdi ve
Allah'tan kendisine yardım etmesini istedi. Allah (C.C.) da onun duasını kabul
etti ve ona rüyasında: "Ben, sana kötülükleri dokunmayacak şekilde Hint'li
Rezh'e ve askerlerine karşı kudretimi göstereceğim ve onların mallarını sana
ganimet olarak vereceğim; ta ki düşmanların senin dostunun elinden tuttuğu
kişiye güç yetiremeyeceklerini ve dostunun ordusunu yenemeyeceklerini
öğrensinler." buyurdu.
Daha
sonra Rezh deniz yoluyla hareket edip sahile geldi, buradan da Beytü'l-Makdis'e
yürüdü. Beytü'l-Makdis'e iki konaklık mesafe kala askerlerini bölgeye dağıttı
ve o bölge askerlerle dolup taştı, İsrailoğullarının kalplerini de bir korku
sardı. Bu arada Üssa, gözcüler gönderdi, onlar geri döndüklerinde gelenlerin,
bir benzeri işitilmemiş derecede kalabalık olduklarını Üssa'ya bildirdiler. Bu
haberi İsrailoğulları işitince haykırarak ağlamaya, birbirleriyle vedalaşmaya
başladılar, hatta Rezh'e kadar gidip ona teslim olmaya ve boyun eğmeğe karar
verdiler. Bu sırada hükümdarları Üssa onlara: "Şüphesiz Rabbim bana zafer
vaat etmiştir. O'nun vaadinden dönmesi ise söz konusu değildir. Siz tekrar
Allah'a dua edip yalvarmağa devam edin." dedi. Onlar da öyle yaptılar ve
hep birlikte dua edip Allah'a yalvardılar. Onların iddialarına göre Allah vahiy
yoluyla Üssa'ya: "Ey Üssa! Dost dostunu başkasının eline teslim etmez.
Düşmanını ise senin yerine ben haklayacağım. Bana tevekkül eden asla horlanmaz.
Güç ve kuvvetini benden alan katiyen zayıf düşmez. Sen rahat ve sıkıntısız
olduğun zamanlarda beni zikredip andın; ben de seni sıkıntılı olduğun
zamanlarda (düşmanının eline) teslim etmeyeceğim. Pek yakında zebanileri
göndereceğim ve onlar düşmanlarımı öldürecekler. Seni müjdeliyorum,
İsrailoğulları'na bunu haber ver." buyurdu. Müminler, bu müjdeye sevindiler,
münafıklar ise onu yalanladılar.
Bunun
üzerine Allah (C.C.) ona askerleriyle birlikte Rezh'a karşı çıkmasını emretti.
Üssa oldukça az sayıda bir askerle onun karşısına çıktı ve tümsekçe bir yere
gelip durdu, buradan Rezh'in askerlerini gözetlemeye başladı. Rezh onları
görünce küçümsedi ve hakir gördü. Çevresindekilere: "Ben, bu küçük bir
grup için mi askerlerimi toplayıp ülkemden buraya geldim ve bunca masraf
yaptım?" dedi. Sonra da yanına gelen İsrailoğulları'nı ve haber toplayıp
getirmek üzere gönderdiği casusları yanına çağırdı, onlara da: "Siz bana
yalan söylediniz. Bana İsrailoğulları'nın çok olduklarını söylediniz, ben de
askerlerimi toplayıp bunca masraf yapıp buraya geldim." dedi ve onların
öldürülmelerini emretti. Emir üzerine onlar öldürüldüler. Bundan sonra Üssa'ya
birini gönderdi ve ona: "Sana yardım edecek ve seni benim satvetim
(kahredici gücüm) den kurtaracak olan dostun nerede?" diye sordu. Üssa da
ona: "Ey bedbaht! Sen ne söylediğinin farkında değilsin. Sen, gücünle Allah'ı
yenmek, ya da azlığına rağmen O'nunla çokluk yarışına mı girmek istiyorsun. O,
şu anda bulunduğum yerde benimle beraber bulunmaktadır. Allah, kiminle beraber
olursa, onun yenilmesine imkan yoktur. Pek yakında başına gelecek (musibetleri)
göreceksin." dedi.
Rezh,
onun bu sözlerine öfkelendi ve askerlerini saflar haline getirip savaşa
hazırladıktan sonra Üssa'nın üzerine yürüdü, okçularına atış emrini verdi,
okçular da atışa geçtiler ve oklarını Üssa ile askerlerinin üzerlerine
yağdırdılar. Bu sırada Allah (C.C.) İsrailoğulları'na yardımcı olmak üzere
meleklerden bir imdat grubu gönderdi. Onlar, atılan okları alıp Hint'li
okçuların üzerine fırlattılar. Her okçuyu kendi attığı ok öldürdü, böylece
bütün okçular öldürüldüler. Bu esnada İsrailoğulları'nın saflarından tesbih ve
dua sesleri yükselmeğe başladı. Melekler de Hint'lilere göründüler. Rezh
melekleri görünce, Allah onun kalbine bir korku saldı ve o şaşırıp kaldı,
askerlerine seslenerek meleklere karşı hamle yapmalarını emretti. Askerler
verilen emre uyarak hamlelerini yaptılar, fakat melekler tarafından
öldürüldüler. Geride Rezh, köleleri ve hanımlarından başka kimse kalmadı. Rezh,
bu durumu görünce gerisin geri döndü ve: "Üssa'nın dostu beni öldürdü
(mahvedip bitirdi)" diyerek kaçmağa başladı.
Üssa
onun gerisin geri kaçmakta olduğunu görünce: "Allah'ım! Eğer onu helak
etmezsen, onun yerindeki naibi (vekili), asker toplayıp tekrar üzerimize
gelecektir." dedi. Bundan sonra Rezh ve beraberindekiler denizin kıyısına
geldiler ve gemilere bindiler. Onlar, gemilerle hareket edip yollarına
koyuldukları bir sırada Allah tarafından gönderilen bir rüzgar (fırtına) ile
hepsi denizde boğuldular.
Üssa'dan
sonra yerine oğlu Safat hükümdar oldu ve ölünceye kadar yirmi beş yıl
hükümdarlık yaptı. Daha sonra Amrem (İmran)'in kızı ve Ahziya'nın kız kardeşi
(veya annesi) Azelya hükümdar oldu. Azelya başa geçince, İsrailoğulları'ndan
hükümdarlık ailesine mensup olanların bütün çocuklarını öldürmüş, geriye ise
sadece Ahziyanın oğulunun oğlu olan Yuvaş bin Ahziya kalmıştı. O da ortada olmayıp
gizli kaldığı için kurtulmuştu.
Daha
sonra Yuvaş ve adamları Azelya'yı öldürdüler. Azelya'nın hükümdarlığı yedi yıl
sürdü. Bundan sonra kırk yıl Yuvaş hükümdarlık yaptı. Sonra Yuvaş'ı, büyük
annesini öldürdüğü adamlarından birisi öldürdü. Ondan sonra Uziya -ona
Guziya'da denir- bin Emsıya (Emu-sıya) bin Yuvaş hükümdar oldu ve ölünceye
kadar elli iki yıl hükümdarlık yaptı. Ondan sonra Yusam (Yutam) bin Uziya
hükümdar oldu ve ölünceye kadar on altı yıl hükümdarlık yaptı. Bundan sonra
Hazkıya bin Ehaz hükümdar oldu ve hükümdarlığını ölünceye kadar devam ettirdi.
Denildiğine göre, Hazkıya'nın, kendisine ömrünün bittiğini bildiren Şa'ya'nın
arkadaşı olduğu söylenir. Hz. Şa'ya tarafından Hazkıya'ya ömrünün bittiği
bildirilince o, Allah'a yalvarıp ömrünü uzatmasını diledi, Allah (C.C.) da onun
ömrünü uzattı ve Şa'ya'ya emrederek ömrünün uzatıldığını ona bildirmesini
istedi. Bir başka rivayette, ileride de bahsedileceği üzere, bu kıssada geçen
Şa'ya'nın arkadaşının Sıdkıya olduğu söylenir.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA