|
|
HİCRİ 17.YIL
Tüster
bu yıl içerisinde fethedilmiştir. Onun 16. veya 19. yılda fethedildiği de
söylenmiştir.
Denildiğine
göre, Hürmüzan ''Suku'l-Ahvaz Günü'' hezimete uğrayıp Müslümanlar orayı
fethedince Hurkus, Ceze' bin Muaviye'yi Hz. Ömer'in emri ile Suku'l-Ahvaz'a
göndermişti. Ceze' ''eş-Ş'ır'' diye bilinen kasabaya kadar onları takip etti ve
eline geçirdiği kimseleri öldürdü, fakat Hürmüzan'a bir şey yapamaz duruma
gelince bu sefer Ceze' Devrak denilen Sürrak şehrine yöneldi. Burasını hiç bir
zorlukla karşılaşmadan eline geçirdi, kaçan kimseleri cizye vermeye davet etti,
onlar da bu daveti kabul ettiler. Durumu Hz. Ömer Utbe'ye bildirdi. Bunun
üzerine Hurkusa ve Ceze'e ikinci bir emir verinceye kadar ellerine geçirdikleri
yerlerde kalmalarına dair mektup yazdı. Ceze' bölgeyi imar etti. Su kanalları
açtı, oranın arazilerini canlandırdı. Hürmüzan onlara elçiler göndererek barış
istedi. Hz. Ömer barış teklifini kabul etti ve Müslümanların ele geçirdikleri
yerlerin ellerinde kalmasını şart koştu. Daha sonra bu şartla barış yaptılar ve
bu antlaşmaya bağlı kaldılar. Müslümanlar Kürtleri kabul etmekle birlikte,
O'nun (Hürmüzan'ın) onların yanına gelmesine bir şey demiyorlardı.
Hurkus,
Ahvaz Dağlarına yerleşti, ancak Müslümanlar aralarındaki anlaşmazlıkları ona
kadar götürmekte zorlukla karşılaşıyorlardı. Hz. Ömer bunu haber alınca
kendisine mektup yazarak düzlüğe inmesini emretti ve ne bir Müslümana, ne de
bir antlaşmalıya herhangi bir zorluk çıkarmamasını tembih etti. O'na: "Ne
tereddütte kal ne de, aceleciliğe kapıl. O takdirde dünya seni kederlendirir,
ahiretin de elinden gider" diye yazmıştı. Hurkus, Siffin Günü'ne kadar
orada kalmış, Harura' da toplananlar arasında yer almış, haricilerle birlikte
Nehrevan' da bulunmuştur.
BİR SONRAKİ SAYFA
İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
RAMAHÜRMÜZ ve
TÜSTER'İN FETİHLERİ, HÜRMÜZAN'IN ESİR ALINMASI