ŞAFİİ el-UMM

SALAT

 

SEFERDE NAMAZ VAKİTLERİ

 

Bize İbrahim b. Muhammed, Cafer b. Muhammed'den; o, babasından; babası da Cabir b. Abdullah yol u y la Res ul ullah (s. a. v)' in haccını zikrederek şöyle dedi: "Nebi (s.a.v) evinden ayrılarak ... " Tahric: Bu hadisi imam Şafii bir müddet sonra zikredecektir. Resuluilah (s.a.v)'in Arafat'ta öğle ile ikindi namazıarını cemederek kılmasını delil göstermiştir. Bkz.Tirmizi, Namaz kitabı, ezanda tekrar yapma babı 1/366

 

Bize Malik, İbn Şihab' dan; o da Salim' den, babasının şöyle naklettiğini haber verdi: "Nebi (s.a.v) Müzdelife'de akşam ve yatsı namazlarını cemederek kıldı." Tahric: Müslim, Hac 2/937 no: 278/703; Taberi, Hac 1/400 no: 196

 

Bize Malik, Ebu'z-Zübeyr'den; o da Ebu't-Tufeyl Amir b. Vasile'den şöyle haber verdi: Ona Muaz b. Cebel şöyle haber verdi: Onlar, Resulullah (s.a.v) ile beraber Tebük'e çıktıklarında Resulullah (s.a.v) öğle ile ikindi namazlarını ve akşam ile yatsı namazlarını cemederek kılıyordu. Dedi ki: Bir gün namazı geciktirdi. Sonra milletin huzura çıkıp öğle ile ikindi namazlarını ceman beraber kıldı. Sonra (çadırına) girdi, sonra bir daha çıktı ve akşam ile yatsı namazlarını cemederek beraber kıldı. Tahric: Müslim, Fedail 4/1784 no: 101706

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bu, Resulullah (s.a.v)'in seyir halinde değil de dinlenme halinde olduğunu gösterir. Bunu şu sözünden anlıyoruz: Girdi, sonra çıktı. Bu, ancak konaklayan için söylenir. Seferde olan kişinin seyir halinde ve konaklama halinde cemetmesi caizdir.

 

Bize Süfyan, İbn Ebi Necih (Abdullah b. Ebi Necih es-Sakafi)'den; İsmail b. Abdurrahman b. Ebi Züeyb el-Esedi'nin şöyle dediğini haber verdi: İbn Ömer ile beraber sefere çıkmıştık. Güneş batmasına rağmen biz ona, inip namazımızı kılalım demekten çekindik. Ufuktaki beyazlık kaybolup gece karanlığı çöktükten sonra indi ve üç rekat kıldıktan sonra selam verdi. Sonra iki rekat kıldı ve selam verdi. Sonra da bize dönerek şöyle dedi: "Ben, Resulullah (s.a.v)'in bu şekilde yaptığını gördüm." Tahric: Müsned el-Hamidi, 2/299-300 no: 680; Sünen, Vakitler 2/286 - 287 no: 591; Sünen el-Kübra, Namaz vakitleri 1/490 no: 1570

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsjn) şöyle dedi: Resuıunah (s.a.v)'in sünneti, seferde olan kişinin öğle ile ikindi namazlarını ve akşam ile yatsı namazlarını bu vakitlerin herhangi birisinin vaktinde cemederek kılabileceğine delilolmuştur. İsterse ilkinin vaktinde, isterse sonrakinin vaktinde ikisini cemederek kılabilir. çünkü Nebi (s.a.v), öğle ile ikindi namazlarını öğle vaktinde ve akşam ile yatsı namazlarını yatsı vaktinde cemederek kılmıştır.

 

İbn Abbas ve Muaz, aralarında cem meselesini şöyle konuştular: Seyir halinde olsun ya da olmasın, yani kişinin, seyir halinde veya konuklamış (dinlenme halinde) olması arasında fark yoktur. çünkü Nebi (s.a.v), Arefe günü cemettiğinde seyir halinde değildi. Ancak Mescidin yanına kadar gitmiştir. Müzdelife'de ise cemettiğinde hareket halinde olmayıp sena / dua ile meşguldü. Muaz, ondan şöyle bahseder: "Cemetmiştir. Ve cemettiğinde seyir halinde olmayıp konaklama durumdayken cemetmiştir." Sünnetin deliloluşuna dayanarak; eğer bir kişinin kasır yapma hakkı varsa, aynı kişiye cemetme hakkı da doğar.

 

Sabah namazı hiçbir namazIa cemedilmez, hiçbir namaz da onunla cemedilmez. çünkü Resulullah (s.a.v) onu hiçbir namazIa cemetmemiş ve hiçbir namazı da onunla cem etmemiştir.

 

Sefer halinde olan bir kişi, birinci namaz vakti girmeden iki namazı cemedemez. Eğer bunu yaparsa, iade eder. Aynı şekilde mukim kişi, eğer bir namazı vaktinden önce kılmışsa, iade eder. Ama vakit çıktıktan sonra cemedebilir. çünkü bu vakit içinde kaza yapabilir.

 

Seferde olan bir kişi, eğer zevalden önce namaza başlayıp zeval oluncaya kadar okumadan bekler ve zeval olduktan sonra namaza başlayıp öğle ve ikindi namazlarını kılarsa, her iki namazı iade etmesi gerekir. Öğle namazını vakit girmeden önce kılmaya başladığı için iade eder. Ama ikindi namazı, normalde kendi vaktinden önce kılınması halinde de geçerli olabilecek bir namazdı, yani cemetme hakkı doğduğunda öğle vaktinde cemedebilirdi, fakat öğleni vaktinden önce kıldığı için cemederek kıldığı ikindi namazını da tekrar iade etmesi gerekir.

 

Güneş zevale girmediğini görmesine rağmen öğle namazını kılmaya başlayan kişi, daha sonra, başlamış olduğu namazın aslında zevalden sonra başladığını netleştirirse, söz konusu namazı kılıp ikindi namazını iade eder. Çünkü namaza, namaz kendisine helal değilken başlamıştır. Bu yüzden sorumluluk üzerinden sakıt olmaz. Birçok açıdan bu namazı kılan kişinin, aslında bu namaza niyetli olmadığı anlaşılır.

 

Cem edecek kişi, önce ikindiyi, sonra da öğleni kılarsa, öğle geçerli, ama ikindi geçersiz sayılır. çünkü öğle vaktinde cemettiğinden dolayı cemedilecek namazların ilki olan öğle namazı kılınmadan ikindi namazı geçerli olmaz. Kişi, öğle namazına abdestsiz olarak başlayıp sonra ikindi namazı için abdest alıp kılsa, öğle ve ikindi namazlarının her ikisini iade etmesi gerekir. çünkü üzerinden öğle namazının yükümlülüğü sakıt olmadan ikindi namazının yükümlülüğü üzerinden sakıt olmaz. Öğle namazını fasit kılacak herhangi sebep, vaktinden önce kılınacak olan ikindi namazını bu sebepten dolayı geçerli kılmaz.

 

Bu saydıklarımızın tamamı ikindi vakti için de olsa aynı durum geçerlidir. Ama ikindi namazı vakti geçtikten sonra olursa, ikindi namazı geçerli olur ve öğle namazını iade etmesi gerekir.

 

Öğlen namazı vaktiyle ilgili şüphesi varken başlasa, daha sonra, vakti girdikten sonra namaza başladığını netleştirmesine rağmen namazı geçerli olmaz. Yahut namazının geçtiğini zannedip bir namaza başlasa, daha sonra, geçirdiği namazın o namaz olduğunu netleştirse, söz konusu namazın yükümlülüğü üzerinden sakıt olmaz. Bu kabilden olan hiçbir namaz geçerli olmaz. Namazın geçerli olması için mutlaka namaz niyeti ve vaktin girdiği niyetle başlaması gerekir. Ama namaza şüpheyle başlanmışsa, niyet tam sağlanmış olmaz ve o namazda geçerli olmaz.

 

Seferi olan bir kişi, eğer öğle ile ikindi namazlarını ikindi vaktinde kılmak için kalkarsa, öğleni kılacağı yerde sehven yahut kasten ikindi namazı ile başlarsa namazı geçerli sayılmaz. ikindi namazı kendi vaktinde olmasına rağmen geçerli olması için önce öğleni, sonra ikindiyi kılması gerekir. Aynı şekilde eğer kendi vakti içinde öğle namazını kıldığı yerde onu ifsat eder ve ifsat ettiğini unutup sonra ikindi namazını, ifsat ettiği öğle vaktinde kılarsa önce öğleni, sonra ikindiyi iade etmesi lazım gelir.

 

Sonraki için tıkla:

 

CEM İLE İLGİLİ BAZI HÜKÜMLER