ELBİSESİZ (ÜRYAN)
NAMAZ KILMAK
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bir topluluk suya düşer ve sudan hepsi elbisesiz bir şekilde
çıkarlarsa (elbiseleri suya giderse) yahut yolculuk esnasında yolcuların
elbiseleri yol kesenler tarafından gasbedilirse yahut bir yangın sonucu
elbiseleri yanarsa ve hiç kimse giyecek elbise bulamazsa, bu durumda erkekler
ve kadınlar namazlarını münferit veya (kendi aralarında) cemaat halinde
kılarlar.
Erkekler kadınlardan
ayrı olarak namazın kıyamı, rüklisu, secdesi ve imamları ortalarında durmuşken
birbirlerine bakmadan namazlarını kılarlar.
Kadınlar da
bulabildikleri herhangi bir sütre arkasına saklanarak cemaat halinde
namazlarını, aralarından biri ortalarında durarak, birbirlerine bakmadan
kıyamı, rüklisu ve secdesi olan bir namaz kılarlar.
Erkeklerin ve kadınların
birbirlerine görünmelerini engelleyecek herhangi bir sütre bulunmazsa, erkekler
namaz kılacakları zaman kadınlar yüzlerini erkeklerin tarafından ve kadınlar
namaz kılacakları zaman da erkekler yüzlerini kadınların tarafından çevirerek
izah ettiğim şekil üzere namazlarını kılarlar. Vakit çıkmadan önce elbiseyle
namazını kılan kişinin iade etmesi gerekmez.
Elbiseleri olmayan
topluluk içinden birinin elbisesi varsa ve kıraatı da iyiyse topluluğa imam
olur. Eğer kıraatı iyi değilse kendisi namazını kıldıktan sonra elbisesini
diğerlerine verir, onlar da tek tek namazlarını kılarlar. Eğer elbisesini
vermekten imtina ederse, kötülük yapmış olur. Onu herhangi bir baskı altına
almadan namazlarını kılarlar.
Eğer kadınlar varsa,
elbisesini önce kadınlara vermesi, onun için daha evla olur. Kadınlar
namazlarını bitirdikten sonra erkeklere o elbiseyi verir. Eğer elbisesi olan
kişi, elbisesini vermekten imtina etmiyorsa, birbirlerini bekleme şekliyle
sıraylanamazlarını kılmaları gerekir. Elbisesini vermesine rağnıen ister vaktin
geçmesinden endişe etsin ister etmesin çıplak bir şekilde namazını kılan kişi
iade eder.
Eğer kendisinde yahut
topluluk içinden birinin necis bir elbisesi varsa, necis elbiseyle namaz
kılınmaz. Necis elbise yerine çıplak namaz kılınması caiz olur.
Eğer avret yerini
örtecek yaprak, ağaç kabuğu, deri yahut necis olmayan herhangi bir şey bulma
imkanı varsa, avret yerini örtmeden namaz kılma hakkı kalmaz. Sadece
cinselorganı ve dübür kısmını örtecek kadar bir şey bulması halinde söz konusu
yerleri beraber örtmeden namaz kılamaz. Her iki tarafı değil de sadece bir
tarafı örtecek kadar bir şey bulursa, örtme imkanı bulduğu kadarıyla örtmeden
namaz kılamaz.
Eğer kişi, ön ve arkayı
beraber örtecek kadar bir şey bulamayıp sadece bir tarafı örtecek kadar bir şey
bulursa, arkayı değil de önünü örtmesi daha evla olur. çünkü dübür dışında
orayı örtecek kalçaları vardır. Bu durum erkeklerde olduğu gibi kadınlarda da
aynıdır.
Eğer kişi, eşiyle
beraber çıplak kalmışlarsa ve birinin avret yerini örtecek kadar bir şey bulurlarsa,
evla olan, kadının avret yerini önce örtmesidir. çünkü kadının avretinin
örtülmesi hürmeten daha önemlidir. Eğer avret yerini örtecek nesneyi eşine
vermeyip kendisi avret yerini örterse, kötülük yapmış olur. Avret yerini
örtecek bir şey bulamayan eşinin ise namazı geçerli olur. Cinselorganlarını
örtmek kastıyla olsa da cinsel organlarını ellerlerse, abdestleri bozulur.
Sonraki için tıkla:
ÜZERİNDE NAMAZ
KILINABİLEN VE KILINAMAYAN YERLER