MUĞNİ’L-MUHTAC

YOLCULUKTA NAMAZ

 

A. YOLCULUKTA NAMAZLARI BİRLEŞTİREREK KILMANIN HÜKMÜ

 

Uzun yolculukta; öğle ve ikindi namazlarının cem-i takdim ve cem-i tehir şeklinde birleştirilerek kılınması caİzdir. Akşam ve yatsı namazlarının da bu şekilde kılınması caizdir.

 

[Zayıf] bir görüşe göre kısa yolculukta da bu şekilde kılınabilir. Kişi birinci namazın vaktinde yolculuğa devam ediyorsa iki namazı cem-İ tehir şeklinde kılması aksi takdirde cem-i takdim şeklinde kılması daha faziletlidir.

 

A. UZUN YOLCULUKTA

B. KISA YOLCULUKTA

C. BİRLEŞTİRİLEREK KILINAMAYACAK NAMAZLAR

D. BİRLEŞTİREREK Mİ AYRI OLARAK MI KILMAK DAHA FAZİLETLİDİR?

E. CEM-İ TAKDİM Mİ CEM-İ TEHİR Mİ DAHA FAZİLETLİDİR?

 

A. UZUN YOLCULUKTA

 

1) Uzun-mübah yolculukta öğle ve ikindi namazlarının öğle vaktinde cem-İ takdim şeklinde veya ikindi vaktinde cem-i tehir şeklinde birleştirilerek kılınması caizdir.

 

Zerkeşi'nin nakledip muteber gördüğü görüşe göre Cuma namazı da cem etme bakımından öğle namazı gibidir. Orneğin yağmur sebebiyle birleştirerek kılma böyledir. Hatta Cuma namazı bu konuda diğerlerinden de önceliklidir.

 

2) Cuma namazının cem-i tehir şeklinde kılınması mümkün değildir; çünkü vaktinden sonraya ertelenmesi söz konusu olamaz.

 

3) Uzun-mübah yolculukta akşam ve yatsı namazlarının da cem-i takdim ve cem-i tehir şeklinde kılınması caizdir.

 

Cem-i tehir şeklinde namazları cem etmenin caiz olduğuna dair delil Buhari ve Müslim'in Enes ve İbn Ömer'den naklettikleri hadistir. (Buhari. Taksirü's-salat, 1091; Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1622)

 

Cem-i takdimin caiz olduğunun delili ise İbn Hibban ve Beyhaki'nin Muaz'dan rivayet ettiği hadistir. Tirmizi bu hadisin hasen olduğunu söylemiştir. (Tirmizi, Ebvabü's-salat, 553; BeyhaKi, Salat, III, 145; İbn Hibban, Salat, 1593)

 

4) Adet dönemini bilemeyen kadın -Ziyadetü'r-Ravda ve elMecmu'da belirtildiğine göre- namazlarını cem-i takdim şeklinde birleştirerek kılamaz.

 

El-Mühimmat'ta şöyle denilmiştir: Bunun sebebi şudur: iki namazı birincinin vaktinde birleştirmenin şartı birincinin kesin olarak veya zanna göre sahih olarak geçmiş olmasıdır. Örneğimizde bu söz konusu değildir. İki namazı ikincinin vaktinde birleştirme de ise böyle bir durum bulunmamaktadır.

 

Zerkeşi şöyle demiştir: Su ve toprak bulamayıp teyemmümle namaz kılan kişi ve namaz borcu üzerinden düşmeyen tüm şahıslar da bu konuda adetini bilemeyen kadın ile aynı hükümdedir.

 

Hocamız Zekeriya el-Ensan, Zerkeşi'nin bu sözü ile ilgili olarak "teyemmümle" ifadesini zikretmeseydi daha iyi olurdu demiştir. Bu durumda teyemmüm yapmadan namaz kılanı da kapsamış olacaktı.

 

 

B. KISA YOLCULUKTA

 

Şafii'nin eski görüşüne göre kişi kısa yolculukta da -nasıl ki nafile namazlarını binek üzerinde kılabiliyorsa- namazlarını kısaltarak kılabilir.

 

Karşı görüşün delili "namazların birleştirilerek kılınmasını kısaltılarak kılınmasına kıyas etmek"tir.(Kıyas)

 

Diğer namazın vaktinde birleştirilerek kılınan namaz edadır. Çünkü her iki namazın vakti bir olmuştur.

 

 

C. BİRLEŞTİRİLEREK KILINAMAYACAK NAMAZLAR

 

1) Metinde zikredilen ifadelerle "sabah namazının bir başka namazla birleştirilmesi" ve "ikindi ile akşam ın birleştirilmesi" dışarıda bırakılmıştır. Bunlar birleştirilerek kılınmaz; çünkü bununla ilgili bir uygulama nakledilmemiştir.

 

2) Namazlar hazarda [yani ikamet halinde iken, yolcu değilken] birleştirilerek kılınmaz.

 

3) Kısa yolculukta -Mekke'de oturan şahıs için bile olsa- namazlar birleştirilerek kılınmaz.

 

4) Günah amaçla yapılan yolculukta namazlar birleştirilmez.

 

 

D. BİRLEŞTİREREK Mİ AYRI OLARAK MI KILMAK DAHA FAZİLETLİDİR?

 

Nevevl'nin "caizdir" ifadesi, yolculukta namazları birleştirmeden ayrı ayrı kılmanın daha faziletli olduğunu göstermektedir. Böylece Ebu Hanife'nin farklı görüşünden de kurtulmuş olunur. Nevevi bunu er-Ravda'da istisna yapmaksızın zikretmiştir.

 

(Mahir: Günümüzde Otobüs - Gemi - Tren gibi vasıtalarla yolculuk sırasında, aktarmalarda zamanın nasıl hızlı geçtiğini dikkate alırsan; ruhsata sarıl derim! Zira kaçan farz'ın yerini, tüm kaza yada nafileler birleşse tutamaz.)

 

[istisnalar]

 

1. Ancak Cüveyni'nin dediği gibi hac esnasında Arafafta, İsnevi'nin dediği gibi Müzdelife'de namazları cem etmek bu hükümden istisna edilir; çünkü orada namazları cem ederek kılmanın daha faziletli olduğu konusunda [mezhepler arasında] ittifak vardır. Zira Nebi {s.a.v.)'in uygulaması sebebiyle böyle yapmak daha faziletlidir.

Hacda namazları cem ederek kılmanın sebebi [nedir? Bu konuda İmam Şafil {r.a.)'ye ait iki görüş bulunmaktadır:]

 

[Birinci görüş]: Daha güçlü görüşe göre bunun sebebi yolculuktur, hac değildir. Bu konu "hac" bölümünde gelecektir.

 

[İkinci görüş]: Nevevi Mensekü'l-kebır adlı eserinde bunun sebebinin hac olduğu görüşünü doğru bulmuştur. Bu, diğer kitaplarında sahih gördüğü görüşlere aykırıdır.

 

2. Yine şüphe eden ve ruhsattan yüz çeviren kimsenin de namazları birleştirerek kılması -Beğavi'nin et-Ta'lık adlı eserindeki ifadesinden ve diğerlerinin sözlerinden anlaşıldığına göre- daha faziletlidir.

 

3. Birleştirerek kılındığında cemaatle kılınıyorsa veya sürekli abdestsizlik sebebi olan özür bulunmaksızın kılabiliyorsa yahut avretini açmaksızın kılabiliyorsa -Ezrat'nin dediği üzere- birleştirerek kılmak daha faziletlidir.

 

4. [namazları ayrı ayrı kılması halinde] Arafat'ı kaçırmaktan veya bir esiri kurtarmak için düşmana yetişmesi gerektiği halde [namazları ayrı ayrı kılsa] yetişememekten korkan kimsenin namazları birleştirerek kılması daha faziletlidir.

 

 

E. CEM-İ TAKDİM Mİ CEM-İ TEHİR Mİ DAHA FAZİLETLİDİR?

 

Kişi -Arafattan yola çıkıp Müzdelife'ye giden ve orada geceleyen kimsenin durumunda olduğu gibi- birinci namaz esnasında yolculuk halinde ise ve ikinci namaz vaktinde konaklıyorsa cem-i takdim şeklinde namazları birleştirmesi daha faziletlidir. Aksi takdirde yani birinci namaz vaktinde yolculuk yapmıyorsa, konaklıyorsa, ikinci namaz vaktinde yolculuk yapıyorsa cem-i tehir şeklinde namazları birleştirmesi daha faziletlidir.

 

[*] - Bu hükmün gerekçesi Buhari ve Müslim'in(1) öğle ve ikindi hakkındaki, Ebu Davud ve diğer hadisçilerin ise akşam ve yatsı namazı hakkındaki rivayetleridir. (2) ---Tahric: (1) Buhari, Taksirü's-salat, 1089; Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1580 - (2) Ebu Davud, Salat, 1212; Nesai, Mevakit, 590

 

Ayrıca bu şekilde hareket etmek, yolcunun durumuna daha uygundur.

 

Metindeki ifadeye dair benim yaptığım açıklama, alimlerin sözlerinin zahirinden anlaşılan durumdur.

 

Geriye kişinin her iki namaz vaktinde de yolculuğa devam etmesi veya her ikisinde de konaklaması kalmıştır. Öyle anlaşılıyor ki bu iki durumda cem-i tehir yapmak daha faziletlidir; çünkü ikinci namazın vakti hakikatte birincinin de vaktidir. Ancak birincinin vakti ikincinin vakti değildir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

B. YOLCULUKTA NAMAZLARI CEM-i TAKDİM ŞEKLİNDE BİRLEŞTİREREK KILMANIN ŞARTLARI