MUĞNİ’L-MUHTAC

FERAİZ / MİRAS HESABI

 

IX. DEDENİN ERKEK VE KIZ KARDEŞLERLE BİRLİKTE MİRASÇI OLMASI

 

[Bir kimse öldüğünde geride mirasçı olarak] dede ile birlikte anababa bir veya baba-bir erkek kardeşler ve kız kardeşler bulunsa [bakılır:]

 

Söz konusu mirasçılarla birlikte ashab-ı feraizden bir kimse yoksa dede "terikenin üçte birini almak" ile "erkek kardeşlerden biri olarak kabul edilmek" durumunlarından hangisinde daha çok miras alıyorsa onu alır. Üçte biri alırsa, kalan erkek kardeşlerin olur.

 

Söz konusu mirasçılarla birlikte ashab-ı feraizden birisi varsa, dede şu üçünden hangisi daha fazla ise onu alır: "Terikenin tümünün altıda biri", "ashab-ı feraizin payını almasından sonra kalanın üçte biri", "erkek kardeşlerden birinin payı".

 

Ashab-ı feraizin payını almasından sonra geriye bir şey kalmamış olabilir. Örneğin geride iki kız, anne ve koca kaldığında geriye bir şey kalmaz. Bu durumda dede için altıda bir payayrılır, ancak bu altı payavi yapılır.

 

Ashab-ı feraizin payını almasından sonra geriye altıda birden daha az kalmış olabilir.

Örneğin geride iki kız ve kocanın kalması durumu böyledir. Bu durumda dedeye payayrılıp avl yapılır.

 

Geriye yalnızca altıda bir pay kalmış olabilir. Örneğin geride ölenin iki kızı ve annesi kalmış olabilir. Bu durumda kalan altıda biri dede alır.

 

Bu durumların tümünde erkek kardeşler mirastan düşer.

 

Dede ile birlikte ana-baba bir ve baba-bir erkek ve kız kardeşler varsa dedenin hükmü yukarıda belirtildiği gibidir. Ana-baba bir çocuklar, taksim esnasında dedeye karşı baba-bir gibi hesaplanır. Dede payını aldıktan sonra ana-baba bir çocuklar arasında erkek varsa kalanı o alır, baba-bir çocuklar mirastan düşer. Erkek çocuk yoksa tek kız terikenin yarısını, iki ve daha fazla kız terikenin üçte ikisini alır. Üçte ikiden bir şey artmaz. Yarımdan geriye ise bir şeyartabilir. Bu artan kısım baba-bir çocuklara ait olur.

 

Dede, ölenin kız kardeşleriyle birlikte bulunduğunda bir erkek kardeş gibidir. Bu durumda kız kardeşler dede ile birlikteyken kendileri için belirli pay [ashab-ı feraiz payı] verilmez.

 

Ancak Ekderiyye meselesi müstesnadır. Bu, kişinin ölünce geride kocası, annesi, dedesi ana-baba bir veya baba-bir kız kardeşinin kalmasıdır. Bu durumda ölenin kocası yarım, annesi üçte bir, dede altıda bir, kız kardeş yarım alır. [Miras hepsine bu şekilde yeterli olmayacağından] avl işlemi yapılır. Daha sonra dede ve kız kardeş paylarını ikili birli paylaşır. Dede iki payalır.

 

1. [Ölenin] dedesi veya dedesinin babası ölenin erkek veya kız kardeşleriyle birlikte bulunsa; şayet kardeşler ana-bir ise mirastan düşerler. Şayet ana-baba bir veya baba-bir iseler, doğru görüşe göre mirastan düşmezler.

 

2. Dedenin mirasta erkek kardeşlerle birlikte ne alacağı konusu gerçekten son derece önemli bir konudur. Bu konuya ilişkin meseleler hem sahabe hem de sonra gelen alimler arasında pek çok görüş ayrılığına neden olmuştur. Bu yüzden alimler bu meseleye dalmaktan kaçınmışlardır.

 

[*] - Bir rivayette şöyle buyrulmuştur: Dedenin mirasını taksim etme konusunda en cür'etkar olanınız, ateş [cehennem] karşısında en cür'etkar o/anınızdır. (Suyuti, ed-Dürrü'l-mensur, 2, 127)

 

Kadı Ebu't-Tayyib'in Oarekutnl'den aktardığına göre bu hadisin Hz. Peygamber (s.a.v.)'in sözü olarak nakli sahih olmayıp bu Hz. Ömer veya Hz. Ali'nin sözüdür.

 

[*] - Hz. Ali'nin şöyle dediği nakledilmiştir: Kim cehennem in yokuşlarıyla boğuşmak istiyorsa dede ve erkek kardeşin mirası konusunda hüküm versin. (Beyhaki, Feraiz, 6, 245-246)

 

[*] - İbn Mesud'un şöyle dediği rivayet edilir: Bana isyanlarınıza [yaptığınız günahlara] dair dilediğiniz şeyi sorun, ancak bana dede ve erkek kardeşin mirasına dair soru sormayın. Allah soru soranı amacına ulaştırmasın.

 

Maverdi şöyle demiştir: İslam'da, dede ile birlikte erkek kardeşlerin mirasını ilk olarak taksim eden Hz. Ömer'dir. Sahabe bu konuda ihtilaf ettikten sonra erkek kardeşlerin dede ile bulundukları durumda mirastan düşmeyecekleri konusunda icma ettiler.

 

İbn Abdilberr şöyle demiştir: Bu konuda sadece Mutezile'den bir grup muhalif görüş belirtmiştir.

 

3. Alimler ölenin dedesi ve kardeşlerinin mirasçı olması mesel esinde iki farklı görüş benimsemişlerdir:

 

a. Birinci görüş:

 

Dede baba konumundadır buna göre erkek kardeşleri ve kız kardeşleri mirastan mahrum eder. Bu, sahabeden Hz. Ebu Bekir, İbn Abbas, Hz. Aişe ve bir grubun görüşüdür. Yine tabiundan bir grup da bu görüştedir. Ebu Hanife de bu görüştedir. Bu görüşün delili şudur: Dedeye "baba" da denilir. Ayrıca dede, ölenin oğlu ve oğlunun oğluyla birlikte bulunduğunda tıpkı babanın payı gibi altıda bir almaktadır. İşte bu sebeple erkek kardeşleri mirastan düşürmektedir.

 

b. İkinci görüş:

 

Dede, erkek kardeşlere miras konusunda ortak olur. Bu, Hz. Ömer, Hz. Osman, Zeyd bin Sabit ve sahabeden ve tabiinden bir grubun görüşüdür. İmam Malik, İmam ŞafiI ve Ahmed bin Hanbel bu görüşü esas almıştır.

 

4. [Bu ikinci görüşe göre];

 

Geride dede ve erkek kardeşler dışında ashab-ı feraizden olan kimse yoksa, terikenin üçte birinin mi yoksa dedenin de bir erkek kardeş kabul edilmesi halinde dedenin alacağı payın mı daha çok olduğuna bakılır. Hangisi çoksa dede onu alır.

 

Dedenin üçte biri almasının sebebi şudur: Dede anne ile birlikte olduğunda annenin aldığının iki katını alır. Erkek kardeşler ise annenin payını altıda birden daha aşağıya düşüremediğine göre dedenin payını da altıda ikiden daha aşağıya düşüremezler. Ayrıca erkek kardeşler ana-bir kardeşlerin paylarını bile üçte birden aşağıya çekemediklerine göre dedeyi hiç çekemezler; çünkü dede, ana-bir kardeşleri mirastan mahrum bırakmaktadır.

 

Dedenin erkek kardeşlerden biri olarak kabul edilerek taksim yapılmasının gerekçesi şudur: Dede, ölen şah sa ölenin babası aracılığıyla ulaşma konusunda erkek kardeşler gibidir. Daha fazla olmasının sebebi onda hem ashab-ı feraiz hem de asabe olma yönünün bir arada bulunmasıdır. Bu sebeple bu iki yönün hangisinden daha fazla alıyorsa onu almaktadır.

 

Dede için her ikisi de eşit olursa miras işiyle uğraşan alimler buna "üçte bir" adını verirler; çünkü bu daha kolaydır.

 

5. Dedeyi erkek kardeşe benzettiğimizde bundan şu sonuç çıkar: Dede, kız kardeşlerle birlikte bulunduğunda bir kız kardeşin iki katı kadar alır ki bu doğrudur.

 

6. Erkek kardeşlerin payı dedenin payının iki katından daha az ise dedenin erkek kardeşler gibi kabul edilmesi, üçte bir almasından daha iyidir. Bu, şu beş durumda söz konusu olur: Dede ile birlikte;

 

a. Bir erkek kardeş olması,

b. Bir kız kardeş olması,

c. İki kız kardeş olması,

d. Üç kız kardeş olması,

e. Bir erkek ve bir kız kardeş olması.

 

7. Erkek kardeşlerin payı toplamı dedenin alacağı payın iki katından daha fazla ise dedenin de erkek kardeşlerden biri olarak kabul edilmesi onun için daha iyidir. Buna ilişkin durumları herhangi bir sayıyla sınırlamak mümkün değildir. Bu, kardeşlerin payının beşi bulduğu şu durumlara uyar:

 

a. Beş kız kardeş,

b. İki erkek bir kız kardeş,

c. Üç kız kardeş, bir erkek kardeş.

 

8. Üç durumda, dede açısından üçte bir almak ile erkek kardeşlerden biri olarak kabul edilmesi eşittir: Dede ile birlikte

 

a. İki erkek kardeş olması,

b. Dört kız kardeş olması,

c. Bir erkek, iki kız kardeş olması.

 

9. Dede, terikenin üçte birini alırsa, kalan mal ölenin kardeşlerine ait olur, bunu erkekler iki bayanlar bir payalacak şekilde -dede yokken paylaştıkları gibi- paylaşırlar.

 

10. Dede ve kardeşler ile birlikte ashab-ı feraizden bunlarla birlikte mirasçı olmaları mümkün olan; kızlar, oğlun kızları, anne, nineler ve eş gibi başka birisi varsa dede şu üçünden hangisi fazla ise onu alır:

 

a. Terikenin tümünün altıda biri,

b. Ashab-ı feraizin payını almasından sonra kalanın üçte biri,

c. Ashab-ı feraizin payını almasından sonra erkek kardeşlerden biri olarak taksim yapmak.

 

Altıda bir alabilmesinin nedeni şudur: Dede, ölenin çocuklarıyla birlikte bulunduğunda altıda birden daha az almadığına göre ölenin erkek kardeşleriyle olduğunda evleviyetle daha az almaz.

 

Kalanın üçte birini alabilmesinin nedeni şudur: Dede ile birlikte ashab-ı feraizden birisi bulunmamış olsa dede terikenin tümünün üçte birini alacaktı. Ashab-ı feraizin payı çıktıktan sonra kalanın üçte birini alma hakkına da sahiptir. Bu durumda ashab-ı feraizin payı telef olmuş gibi kabul edilir.

 

Dedenin erkek kardeşlerden biri olarak miras alabilmesinin nedeni ise daha önce geçtiği üzere onu erkek kardeş olarak kabul edebileceğimiz ile ilgili görüştür.

 

11. Bu üçünden hangisinin daha fazla olduğunu bilmenin yolu şudur:

 

a. Ashab-ı feraize verilecek olan pay terikenin yarısı veya daha azı ise bakılır:

 

> Erkek kardeşlerin payı dedenin payının iki katından daha az ise dedenin erkek kardeş gibi kabul edilmesi onun için daha hayırlıdır.

 

> Erkek kardeşlerin payı dedenin payının iki katından daha fazla ise terikenin kalanının üçte biri dede için daha iyidir.

 

> Erkek kardeşlerin payı dedenin payının iki katına eşit ise her ikisi birbirine eşitlenmiş olur.

 

> Ashab-ı feraiz, dede ve erkek kardeşin payının üçünün eşit olması da söz konusu olabilir.

 

b. Ashab-ı feraize verilecek pay terikenin üçte ikisi ise bakılır:

 

> Dede ile birlikte bir kız kardeş varsa dedenin erkek kardeş gibi kabul edilmesi daha hayırlıdır.

 

> Dede ile birlikte kız kardeş yoksa dede altıda biri alır.

 

c. Ashab-ı feraizin payı yarım ile üçte iki arasında ise -mesela terikenin yarısı ve sekizde biri [yani toplamda 5/8'i ise] ise- bu durumda bakılır:

 

 

> Dedenin yanında bir kız kardeş veya bir erkek kardeş yahut iki kız kardeş varsa dedenin erkek kardeş olarak kabul edilmesi daha hayırlıdır.

 

> Kardeşlerin sayısı daha fazla ise dede altıda bir alır.

 

12. Ashab-ı feraizin payını almasından sonra terikede herhangi bir şey kalmıyor olabilir.

Örneğin ölen kişi geride iki kız, anne, koca ve dedesini bırakmış olsa bu durumda miras meselesine ilişkin payda 12'dir.

 

                           Dede     Anne            Kız (2)          Koca     Kardeş

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                           (Asabe)        (Südüs)       (Sülüseyn)   (Rubu')        Sakıt

1. (İlk Payları)     K.          1/6               2/3               1/4         Alamaz

2. (Eşit Paydalı) K.          2/12              8/12              3/12       Alamaz

3. (AvI)               K.          2/13              8/13              3/13       Alamaz

4. (Son hal)        2/15       2/15              8/15              3/15       Alamaz

 

 

Burada paydalar eşitlendikten sonra terike dağıtıldığında paydanın paydan bir fazla olduğu görülmektedir. Bu bir paya göre payda 13 yapılır. Bu durumda dedeye mirasın altıda biri (yani 12 payın altıda biri olan) iki pay verilir. Bu mesele de toplam paydaya eklenerek avl sonucu toplam payda 15 olur.

 

13. Ashab-ı feraizin payını almasından sonra dedeye altıda birden daha az kalmış da olabilir.

 

Bunu şöyle örneklendirebiliriz:

 

                           Dede     Kardeş         Kız (2)          Koca

------------------------------------------------------------------------------------------------------

                           (Asabe)        Sakıt            (Sülüseyn)   (Rubu)

1. (ilk Payları)     K.          Alamaz        2/3               1/4

2. (Eşit Paydalı) K.          Alamaz        8/12              3/12

3. (Eşit paydalı) 1/12       Alamaz        8/12              3/12

3. (Avl)               2/13       Alamaz        8/13              3/13

 

 

Burada işlemin 3. Basamağında dedeye düşen 1/12'lik pay bir tane daha arttırılmakta 2/12'ye çıkarılmaktadır. Ancak dedeye iki pay verildiğinde paylar toplamı 13 olduğundan payda da 13'e eşitlenerek avl yapılmaktadır.

 

14. Dedeye altıda bir pay kalması da söz konusu olabilir. Bunu şöyle örneklendirebiliriz:

 

                           Dede     Kardeş Kız (2)          Anne

------------------------------------------------------------------------------------------------------

                           (Asabe)        Sakıt     (Sülüseyn)   (Südüs)

1. (ilk Payları)     K.          Alamaz 2/3               1/6

2. (Eşit Paydalı) K.          Alamaz 4/6               1/6

3. (Son hali)       1/6         Alamaz 4/6               1/6

 

 

Yukarıdaki her üç durumda da erkek ve kız kardeşler mirastan payalamaz. Çünkü onlar asabedir. Ashab-ı feraizin payı terikenin tümünü kaplamıştır.

 

 

15. Dede ile birlikte ana-baba bir erkek ve kız kardeşler olsa dedenin hükmü şöyledir:

 

a. Ashab-ı feraizden kimse yoksa iki durumdan (terikenin üçte birini almak veya erkek kardeşlerden biri gibi kabul edilmek) hangisi kendi lehine ise onu almaktır.

 

b. Ashab-ı feraizden kimse varsa üç durumdan hangisi lehine ise onu almaktır.

 

Dedenin, erkek ve kız kardeşlerle birlikte bulunduğu durumda taksim konusunda ana-baba bir kardeşler dede açısından baba-bir kardeşler gibi hesap edilir. Yani şayet dedenin kardeş gibi kabul edilmesi onun için daha iyi ise alimler bu kardeşleri de sayıya dahil ederler. Dede payını alınca -ki bu pay belirtilen şıklardan en çoğudurana-baba bir kardeşler arasında bir veya daha fazla erkek varsa kalan miras onlara ait olur, erkekler ve kadınlar bunu ikili birli paylaşırlar. Bu durumda baba-bir kardeşler mirastan düşer; çünkü ana-baba bir kardeşler dedeye şöyle derler: "Her iki grup da sana karşı eşit olduğumuzdan erkek kardeşlerimiz konusunda biz de sana katılırız ve onların payını da biz alırız." Nitekim erkek kardeşler annenin mirastaki payını üçte birden altıda bire düşürür, baba ise onları mirastan hacbeder. Onlar, kendi eksilen paylarını anneden almış olurlar.

 

[İtiraz]  Buna kıyasla ana-bir erkek kardeş, ana-baba bir erkek kardeş ve dede ile birlikte bulunduğunda şöyle diyebilir: "Onu mirastan hacbeden benim, o halde seninle ortak olup onun payını alabilirim" diyebilir.

 

[Cevap] 

a. Erkek kardeşliği aynı yön olduğundan erkek kardeş erkek kardeşin yerini alabilir. Erkek kardeş ve dedelik ise iki farklı yön olduğundan dedenin diğerinin payını hak etmesi düşünülemez.

 

b. Dede açısından kardeş sayısı hesaplanırken dikkate alınan baba-bir kardeş, sürekli olarak mirastan mahrum olan bir kişi değildir, aksine bazı durumlarda kendisi için ayrılan kısımdan payalır.

 

16. Dede, ana-bir erkek kardeşi ana-baba bir erkek kardeş gibi kabul etmiş olsaydı bu kişi, ebediyen mirastan mahrum olurdu. Anababa bir erkek kardeşleri baba-bir erkek kardeş gibi kabul etmemiz, ana-bir erkek kardeşleri de baba-bir erkek kardeş gibi kabul etmemizi gerektirmez.

 

17. Bir kimse öldüğünde geride dedesi, ana-baba bir erkek kardeşi ve baba-bir erkek kardeşi kalmış olsa terike üçe bölünür; bir pay dedeye, kalan pay ana-baba bir erkek kardeşe verilir.

 

Bunu şöyle gösterebiliriz:

 

Dede     ABB(Ana-baba bir) erkekkardeş   BB(Baba-bir) erkekkardeş

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

(Sülüs) (Asabe)

1/3         2/3                                                 Alamaz

 

 

18. Bir kimse öldüğünde geride dedesi, iki tane ana-baba bir kız kardeşi, bir tane baba-bir erkek kardeşi kalsa, miras taksimi şu şekilde olur:

 

 

                                  Dede     ABB kızkardeş (2 tane)   BB erkekkardeş

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                                  (sülüs) (sülüsan)                         Sakıt

 1. (İlk hali)                2/6         2/3                                    Alamaz

2. (Payda eşitleme)   2/6         4/6                                    Alamaz

3. (Sadeleştirme)      1/3         2/3                                    Alamaz

 

 

Yukarıdaki işlemde en baştan ortak paydayı üç olarak belirleyip bunun birini dedeye, ikisini ana-baba bir kardeşe vermek daha iyidir. Her iki durumda da baba-bir erkek kardeş mirastan payalamaz.

 

19. Bir kimse öldüğünde geride dedesi, bir ana-baba bir erkek kardeş, bir ana-baba bir kız kardeş, bir tane baba-bir kız kardeş kalmış olsa miras şu şekilde taksim edilir.

 

Bunu şöyle gösterebiliriz:

 

                                  Dede     ABB erkekkardeş      ABB kızkardeş        BB kız Kızk.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                                  (sülüs) (asabe)                      (asabe)               Sakıt

1. (İlk hali)                 2/6         K 2/3                         K 1/3                   Alamaz

2. (Payda eşitleme)   6/18       8/18                           4/18                     Alamaz

3. (Sadeleştirme)      3/9         4/9                             2/9                      Alamaz

 

 

Yukarıdaki meselede şunu uygulamak daha iyidir: Önce ortak payda üç kabul edilir. Bunların biri dedeye verilir, kalan üçte ikilik pay ana-baba bir erkek kardeş ve ana-baba bir kız kardeşe ait olacaktır. Bu durumda üçü üçle çarparız, paydayı dokuz olarak buluruz. Dedeye üç pay verilir, ana-baba bir erkek kardeşe dört pay, anababa bir kız kardeşe iki pay verilir. Her iki durumda da baba-bir kız kardeş düşer. Bu ve benzeri meselelere "adet" denir.

 

20. Ana-baba bir çocuklar içinde erkek bulunmaz da dişi bulunursa bakılır:

 

a. Bir tane ise bakılır:

 

aa. Dedesi ile birlikte taksimde kendisine ayrılan payla birlikte terikenin yarısına kadar olan kısmı -şayet bu miktarı bulabiliyorsaalır.

 

Buna göre; bir kimse ölüp de geride dedesi, ana-baba bir kız kardeşi ve bir tane baba-bir erkek kardeşi kalmış olsa bu meselede asıl payda 5, eşitlenmiş payda ise lO'dur. Bunu şöyle gösterebiliriz:

 

 

                                  Dede     ABB kızkardeş   BB erkekkardeş

---------------------------------------------------------------------------------------------------

                                               (nısf)                  (asabe)

1. (İlk hali)                 K           1/2                      K

2. (Payda eşitleme)   4/10       5/10                    1/10

 

 

Bu meseleye "Zeyd'in onda birliği" denilmiştir.

 

ab. Kız kardeş, terikenin yarısını bulamazsa yalnızca artanı alır, dededen daha fazlasını alamaz.

 

b. Kız kardeşler iki veya daha fazla ise bakılır:

 

ba. Dede ile taksimde kendilerine özgü olan üçte ikiye kadar olan payı bulabilirlerse alırlar. Buna örnek olarak şu meseleyi gösterebiliriz:

 

 

       Dede     ABB kızkardeş (2)     BB erkekkardeş

------------------------------------------------------------------------------------

       (sülüs) (sülüseyn)                (asabe)

       1/3         2/3                             Alamaz

 

 

bb. Şayet bunlar üçte ikiden daha azını bulurlarsa bulduklarıyla yetinirler. Bunu şöyle örneklendirebiliriz;

 

 

                           Dede     ABB kızkardeş (2)     BB kızkardeş

--------------------------------------------------------------------------------

1. Normal Payı                 2/3                             Alamaz

2. Aldıkları Pay 2/5         3/5                             Alamaz

 

 

Yukarıdaki bölüşüm gösteriyor ki dede bu payı asabe olarak almıştır. Aksi takdirde kızlara daha fazla pay verilir ve avl yapılırdı.

 

21. Üçte ikiden sonra bir şey artmaz.'

 

Bir kimse geride iki ana-baba bir kız kardeş, bir baba-bir erkek kardeş ve bir dede bırakarak ölse taksim şu şekilde olur.

 

 

       Dede     ABB kızkardeş (2)     BB erkekkardeş

------------------------------------------------------------------------------------

       1/3         2/3                             Alamaz

 

 

22. Terikenin yarısından geriye bir şeyartabilir, bu durumda artan dedenin olur. Nitekim bu, "Zeyd'in ondabirliği" meselesinde geçmişti.

 

23. Dedenin, ölenin kız kardeşleriyle birlikte bulunduğunda hükmü erkek kardeş gibidir. Dede ile birlikte kız kardeşlere as ha b-ı feraiz olarak pay verilmez, nitekim erkek kardeşle de böyle verilmez. Yine kız kardeşler sebebiyle avl de yapılmaz. Ancak dedeye onlarla birlikte ashab-ı feraiz olarak pay verilebilir ve dede sebebiyle avl yapılabilir. Nitekim Nevevi'nin "onun için altıda bir payayrılır" ifadesi bunu göstermektedir.

 

Avl'de arttırma yapılır; çünkü dede, dedelik yönü ile ashab-ı feraizden olduğundan, zorunlu olarak ona dönülmektedir.

 

Nevevi daha sonra "kız kardeşler için payayrılmaz" ifadesinde bir istisna yaparak "Ekderiyye meselesi hariç" demiştir. Bu miras meselesini soran veya hakkında soru sorulan kadının adı veya ölen kadının kocasının yahut da ölen kadının beldesinin adı böyle olduğu için bu meseleye ekderiyye denilmiştir. Bir başka görüşe göre bu mesele Zeyd'in görüşünü bulandırdığı için [bulandıran anlamında] ekderiyye meselesi denilmiştir. Çünkü normalde Zeyd (r.a.), kız kardeş dede ile birlikte olduğunda kız kardeşe belirli bir payayırmaz ve dede ile ilgili meselelerde avl yapmaz. Oysa burada hem kız kardeşe pay ayırmış, hem de avl yapmıştır. Buna göre bu meselenin ekderiyye değil mükeddire olarak isimlendirilmesi gerekir. Bir başka görüşe göre ise burada Zeyd, kız kardeşin mirasını bulandırmıştır; çünkü kız kardeşe önce terikenin yarısını vermiş, sonra geri almıştır. Bu konuda başka görüşler de ileri sürülmüştür.

 

24. Ekderiyye adı verilen mesele şöyle olur: 'Bir kadın öldüğünde geride kocası, annesi, ana-baba veya baba-bir kız kardeşi kalmış olsa bu meselede miras paydası 6 olur. Miras şu şekilde taksim edilir:

 

 

                                  Dede     Anne     Koca     ABB veya BB kızkardeş

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------

                                  (südüs)        (sülüs) (Nısf)     (Nısf)

1. (Normal Payları)    1/6         1/3         1/2         1/2

2. (Payda eşitleme)   1/6         2/6         3/6         3/6

3. (Avi)                      1/9         2/9         3/9         3/9

4. (Son hal)               8/27       6/27       9/27       4/27

 

 

Yukarıdaki meselede [2. Adımda] paydalar eşitlendikten sonra kız kardeşin payında avl yapılmış, bundan sonra dede ile kız kardeş kendi paylarını ikili birli paylaşmışlardır. Bunun üçte ikisi dedenin, üçte biri de dedenin olmuştur. [İkisinin payı toplamı 4/9 olduğundan ve dört pay 3'e bölünmediğinden dolayı, payda olan dokuz] üçle yeni payda 27 olarak belirlenmiştir. 27 payın son taksimi ise 3. Adımda belirtildiği gibi olmuştur.

 

Üçte birlik payın dede ile kız kardeş arasında paylaşılmasının sebebi şudur: Dede ve erkek kardeşe ilişkin diğer miras meselelerinde olduğu gibi burada da kız kardeşin dededen daha üstün tutulması sözkonusu olamaz. Bu sebeple kıza, ölenin yakınlığı sebebiyle ashab-ı feraiz payı ayrılmış, daha sonra her iki tarafın maslahatını gözetmek amacıyla bu pay asabeliğe göre dağıtılmıştır.

 

İtiraz: "Kız kardeşin dede sebebiyle asabe olması" kuralını işletirsek dede ashab-ı feraize dönüşse bile kız düşer. Nitekim alimler geride iki kız, anne, dede ve kız kardeş kaldığında iki kızın üçte iki, annenin altıda bir, dedenin altıda bir alacağını söylemişlerdir. Bu durumda kız kardeş mirastan düşmektedir; çünkü o, kızlarla birlikte bulunduğunda asabe olmaktadır. Bilindiği üzere ölenin kızları ancak ashab-ı feraiz olarak payalırlar.

 

Cevap: Kız kardeşin durumu bir açıdan asabelik, bir açıdan ise ashab-ı feraizden biri olma meselesidir. Burada onun ashab-ı feraizden olduğu varsayılmış ancak mirasın taksimi asabeliğine göre yapılmıştır. Ayırca kız kardeş ölenin kızıyla birlikte asabe olduğunda nasıl ki ölenin kızı ashab-ı feraizden oluyorsa yukarıdaki mesele de kız kardeş dede ile birlikte asabe olmuş olsa ve dede de belirli pay sahibi olmuş olsaydı doğru olurdu. Oysa durum böyle değildir. Aksine kız kardeş dede sebebiyle asabe, dede ise asaleten asabedir. Dede, ancak ölenin çocuğu ve oğlunun çocuğunun bulunması halinde asabelikten ashab-ı feraizliğe düşürülmüş olur.

 

Kız kardeşin yerinde erkek kardeş olmuş olsaydı dede düşerdi. İki kız kardeş olmuş olsaydı anne altıda bir, iki kız kardeş ise kalanın altıda birini alır, meselede avl ve ekderiyye söz konusu olmazdı.

 

25. Yukadaki meselede [yani ekderiyye meselesinde] koca bulunmasa, anne mirasın üçte birini ashab-ı feraizden olarak alır, dede de kız kardeş ile kalan üçte biri bölüşürdü. Bu durumda meseledeki payda üç olur, anne üçte bir alır, kalan iki pay ise üçe bölünmediğinden üçle üç çarpılır, böylece payda dokuzda eşitlenir.

 

[Bunu şöyle gösterebiliriz:]

 

                                  Dede     Anne     ABB veya BB kızkardeş

                                  Asabe  (Sülüs)  Asabe

1. (Normal Payları)    K 2/3     1/3         K 1/3

2. (Payda eşitleme)   4/9         3/9         2/9

 

 

26. Kız kardeş yerine çift cinsiyetli bir şahıs olsaydı, koca ve anne bakımından daha kötü olan durum bu şahsın kız gibi düşünülmesi, şahsın kendisi ve dede açısından daha kötü olan durum ise bu şahsın erkek gibi düşünülmesidir. Bu durumda eşitlenen payda 54 olur.

 

Bir mesele iki şekilde düşünülebilir:

 

a. Toplamda dört mirasçımız vardır. Bunların biri malın üçte birini alıyor, diğeri kalanın üçte birini alıyor, diğeri bundan sonra kalanın üçte birini alıyor, sonuncusu ise kalanı alıyor.

 

b. Toplamda dört mirasçımız vardır. Bunlardan birisi malın bir kısmını alıyor, diğeri bu parçanın yarısını alıyor, diğeri iki parçanın yarısını alıyor, diğeri toplam payların yarısını alıyor.

 

İtiraz : Nevevi'nin istisnayı yalnızca ekderiyye meselesine özgü kılması şu açıdan itiraza açıktır: Dede açısından baba-bir erkek kardeşin, ana-baba bir erkek kardeş gibi kabul edildiği meselede kız kardeşe terikenin yarısı, iki kız kardeşe üçte ikisi verilir.

 

Cevap: O meselede varsayılan durum dede açısından değil, erkek kardeşin mevcudiyeti açısındandır. [Nevevi'nin istisna ettiği bu] mesel e özel adı bulunan meselelerdendir.

 

[İstisna edilen diğer meseleler de şunlardır:]

 

a. Müşerreke: Özel adı bulunan meselelerden biri olan müşerreke yukarıda geçmişti.

b. Harka: Harka, bir kimsenin ölüp de geride anne, anne-bir olmayan kız kardeş ve dedenin kalmasıdır. Bu durumda anne üçte bir alır. Geri kalan mal, dede ve kız kardeş arasında ikili birli paylaşılır. Bu durumda ortak payda dokuz olur. Bu meseleye bu ismin verilme sebebi konu ile ilgili sahabe görüşlerinin delinmiş olmasıdır. Bu meseleye başka isimler de verilmişlerdir. Miras konusunda birden fazla isim takılan meseleler oldUğU gibi tek bir isim verilenler de vardır. En çok ismi bulunan meselenin on adı vardır.

 

Mirasla uğraşan alimler meselelere çok isimler vermişlerdir. Bunun bir sınırı olmadığı gibi bunun önünü almanın bir yolu da yoktur. Ben Şerhu't-Tenbih adlı eserde bu konuya dair'bazı hususları zikretmiştim. 

 

Miras alimlerinin "muayat" adını verdikleri başka meseleler de vardır. [Dilbilimci] Cevherı şöyle demiştir: "Doğru yolun bulunmadığı bir meselede doğru yolu bulmaktır".

 

c. İstisna edilen meselelerden biri de şudur:

 

Bir kadın şöyle dese: "Bir erkek doğurursam o mirasçı olduğu gibi ben de mirasçı olurum. Bir kız doğurursam o mirasçı olmadığı gibi ben de mirasçı olamam" bu kadın, ölenin oğlunun kızı ve diğer oğlunun oğlunun karısıdır. Burada iki tane öz kız bulunmaktadır. Terikenin üçte ikisinin kızlara verilmesinden sonra kalan, bu sözü söyleyen kadın ile onun oğlu arasında ikili birli paylaşılmaktadır. Bu kadın bir kız doğurursa üçte iki, alıncak payların tamamını kapsadığından ve geriye onu asabe kılacak bir kimse de bulunmadığından herhangi bir şeyalamaz.

 

d. İstisna edilen meselelerden biri de iki erkekten her birinin diğerinin amcası olması meselesidir.

 

Örneğin iki kişiden her biri diğerinin annesi ile evlense, her birinin bir oğlu olsa, bu oğulların her biri diğerinin ana-bir amcasıdır.

 

e. İstisna edilen meselelerden biri de iki erkekten her birinin diğerinin dayısı olmasıdır.

 

Örneğin iki erkekten her biri diğerinin kızıyla evlense, bu evlilikten doğan erkek çocuklardan her biri diğerinin dayısı olur.

 

Ben bu konulara dair daha önce adı geçen şerhimde açıklamalar yaptım, bunları burada zikrederek konuyu uzatmaya gerek bulunmamaktadır.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

X. MİRASÇILIK ENGELLERİ