SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar

iMAN BAHSİ

<< 112 >>

DEVAM: 47- İNSANIN KENDİSİNİ ÖLDÜRMESİNİN BÜYÜK BİR HARAM OLDUĞU, HERHANGİ BİR ŞEYLE KENDİSİNİ ÖLDÜREN KİŞİNİN CEHENNEM'DE ONUNLA AZAB EDİLECEĞİ VE CENNET'E MÜSLÜMAN KİMSEDEN BAŞKASININ GİRMEYECEĞİ BABI

 

179 - (112) حدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا يعقوب (وهو ابن عبدالرحمن القاري، حي من العرب) عن أبي حازم، عن سهل بن سعد الساعدي؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم التقى هو والمشركون فاقتتلوا. فلما مال رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى عسكره. ومال الآخرون إلى عسكرهم. وفي أصحاب رسول الله صلى الله عليه وسلم رجل لا يدع لهم شاذة إلا اتبعها يضربها بسيفه. فقالوا: ما أجزأ منا  اليوم أحد كما أجزأ فلان. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "أما أنه من أهل النار" فقال رجل من القوم: أنا صاحبه أبدا. قال فخرج معه. كلما وقف وقف معه. وإذا أسرع أسرع معه. قال فجرح الرجل جرحا شديدا. فاستعجل الموت فوضع نصل سيفه بالأرض وذبابه بين ثدييه. ثم تحامل على سيفه فقتل نفسه. فخرج الرجل إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال: أشهد أنك رسول الله. قال "وما ذاك؟" قال: الرجل الذي ذكرت آنفا أنه من أهل النار. فأعظم الناس ذلك. فقلت: أنا لكم به. فخرجت في طلبه حتى جرح جرحا شديدا. فاستعجل الموت. فوضع نصل سيفه بالأرض وذبابه بين ثدييه. ثم تحامل عليه فقتل نفسه. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم، عند ذلك "إن الرجل ليعمل عمل أهل الجنة فيما يبدو للناس وهو من أهل النار. وإن الرجل ليعمل عمل أهل النار فيما يبدو للناس وهو من أهل الجنة".

 

[:-302-:] Bize Kuteybe b. Said tahdis etti. Bize Yakub -ki o Arap kabilelerinden birisi olan (Kare'ye nispetli) -b. Abdurrahman el-Kari'dir- o Ebu Hazim'den, o Sehl b. Sa'd es-Saidi'den rivayet ettiğine göre;

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile müşrikler karşılaştılar, birbirleriyle savaştılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karargahına dönüp öbürleri de kendi karargahlarına döndüğünde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabı arasında öyle bir adam vardı ki (onlardan) ayrılan bir kişi gördü mü onu bırakmaı, mutlaka arkasından gider, kılıcıyla onu vururdu.

Müslümanlar: Bugün aramızdan hiçbir kimse filanın gösterdiği kadar yararlılık göstermedi, dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de: 'J!\ma bilin ki o cehennem ehlindendir" buyurdu.

Müslümanlardan bir adam: Devamlı olarak onunla birlikte ben olacağım, dedi.

(Sehl) dedi ki: Onunla birlikte çıktı. O ne zaman durduysa, onunla beraber durdu, o hızlamrsa onunla birlikte hızlandı. Derken adam ağır bir yara aldı. Çabuk ölmek isteği ile kılıcının kabzasım yere, sivri ucunu da iki memesi arasına yerleştirdikten sonra kılıcının üzerine yüklenerek kendisini öldürdü. Onun arkasına takılan adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına çıkıp geldi ve: Şüphesiz senin Allah'ın Resulü olduğuna şahadet ederim, dedi.

Allah Resulü: "Bu neden icap etti" buyurunca, adam şöyle dedi: Az önce cehennemliklerdendir diye söylediğin o adam (hakkındaki bu sözlerini) insanlar büyük bir söz olarak değerlendirdiler (havsalaları bunu almadı). Bunun üzerine ben de: Sizin adınıza onu ben takip edeceğim, dedim ve onun arkasına takıldım. Nihayet ağır bir yara aldı, erken ölmek istediği için kılıcının kabzasım yere, keskin ucunu da memeleri arasına yerleştirdi sonra da kendisini onun üzerine iterek öldürdü.

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de şöyle buyurdu:

"Şüphesiz bir adam insanlara göründüğü kadanyla cennetliklerin am eli ile amel eder. Halbuki o cehennemliklerdendir ve şüphesiz bir adam insanlara göründüğü kadarıyla cehennemliklerin ameli i/e amel eder. Halbuki o cennetliklerdendir. "

 

Diğer tahric: Buhari, 2742, 3966; Müslim, 6683; Tuhfetu'l-Eşraf, 4780, 4787

 

İZAH 113 TE