1. Orucu Tutan İle İlgili Şartlar
2. Orucun Vacib Olmasının Şartları
Orucun
vacib olmasının şartlan şunlardır:Akıllı olmak, buluğ çağına ermiş olmak ve
hissen oruç tutmaya muktedir olmaktır. Çocuk yedi yaşma geldiğinde, gücü
yeterse oruç tutması için emredilir. Kendisine şiddetli bir zarar dokunan
hastanın, mubah olan uzun yolculuğa oruç tutmaması mubahtır.
Mukim
olan kimse oruçlu olarak sabahlayıp hastalanırsa, orucunu açması mubahtır.
Ancak mukim olan kimse oruçlu olarak sabahlar da yolculuğa çıkarsa orucunu
bozamaz.
Mukim
olan kimse yolculuğa çıkarsa iftar edemez.
Misafir
veya hasta olan kişi, oruçlu olarak sabahlar da sonra iftar etmek isterse bu
caizdir. Misafir kişi mukim olursa veya hasta şifa bulursa, en sahih kavle
göre iftar etmesi haramdır.
Misafir
veya hasta iftar ederse, tutamadığı günleri kaza eder. Keza hayızlı olan
kadının geçirdiği günleri, kişinin özürsüz olarak tutmadığı günleri veya
niyetsiz oruç tuttuğu günleri kaza etmesi lazımdır.
Baygınlıkla
veya dinden dönüp tekrar İslam'a giren kişinin küfürde geçirdiği günleri kaza
etmesi vacibtir. Ancak aslî kafir İslam'a girince, çocuk buluğ çağına erince,
deli aydınca, geçirdiği günleri kaza etmesi vacip değildir.
Çocuk
oruçlu iken gündüz vaktinde buluğ çağma ererse, onun günün geri kalan kısmında
orucuna devam etmesi vacibtir. Sonradan o günü kaza etmesi gerekmez.
Ramazan
ayında gündüzleyin çocuk oruçlu değilken buluğ çağına ererse, deli olan
ayılırsa veya kafir olan müslüman olursa en sahih kavle göre o günü kaza etmez.
En sahih kavle göre, günün geri kalan kısmında yemekten sakınması da gerekmez.
Yalnız kasten orucunu bozanın veya oruç niyetini unutan kimsenin günün geri
kalan kısmında yemekten sakınması lazımdır. Ancak misafir veya hasta olan
iftar edip, meşru özrü geçtikten sonra günün geri kalan kısmında yemekten
sakınması gerekmez.
Hasta veya
misafirin yemekten önce özrü ortadan kalkar ve geceden oruca niyet etmemişse,
keza mezhep alimlerince kabul edilen rivayete göre günün geri kalan kısmında
yemekten sakınması gerekmez. En zahir kavle göre yevm-ı sekte oruca niyet
ettiği halde iftar eden kimsenin, sonra yevm-ı şekkin ramazan ayından olduğu
anlaşılırsa, günün geri kalan kısmında yemekten sakınması lazımdır.
Ramazan'da
meşru bir sebep yokken iftar edenin günün geri kalan kısmında yemekten içmekten
sakınması rarmazan ayının özelliklerindendir. Yalnız adak veya kaza orucuna
niyetlenip de iftar eden kimsenin, günün geri kalan kısmında yemekten sakınması
lazım değildir.